Eroğlu yayınladığı yani yıl mesajında, Ortadoğu’da sorunların azalacağı yerde arttığını görüp üzüldüğünü belirterek, “Ne yazık ki, bazı devletler uzlaşmayı, paylaşmayı, yardımlaşmayı tercih etmek yerine, bencilliği, diğerlerini hiçe sayarak her şeyi kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirmeyi tercih ediyor, buna yönelik gayretler içinde bulunuyorlar” ifadelerini kullandı.

Dünya nüfusunun önemli bir bölümünün hâlâ aç, susuz ve sağlıklı barınma koşullarına sahip olmadığını kaydeden Eroğlu, bu durumun tüm insanlık adına yüz kızartıcı olmasına rağmen bir türlü elini taşın altına koyması gerekenler tarafından giderilmesi için adımlar atılmadığını belirtti.

Eroğlu, Kıbrıs konusunda Rum uyuşmazlığı ve aşırıcılığı yüzünden halkın mağdur edilirken, kendilerini uygar dünyanın baş aktörleri olarak görenlerin halen daha sessiz kalmaya devam ettiğini de kaydetti.

“BİR ANLAŞMAYI ENGELLEYENİN KENDİLERİ OLDUĞUNU İDRAK EDEMİYORLAR”

Rumları şımartmakla aslında Kıbrıs’ta bir anlaşmayı engelleyenin kendileri olduğunu idrak edemeyenlerin Kıbrıs Türkünün hakkından, hukukundan vazgeçeceğini sanıp aldandığını kaydeden Eroğlu, 2017 yılı içinde bir kez daha Rum tarafının Kıbrıs Türk halkını 1974 öncesine götürmeyi hayal ettiğini, bunu masa başı oyunları ile yapabileceğini zannettiğini ifade etti.

İsviçre’de yapılan görüşmelerin sonuçsuz kalmasının en başta gelen nedeninin Rumların siyasi eşitlik, egemenlik temelinde bir anlaşma yapmak istememesinden kaynaklandığını bildiren Eroğlu, “Sıfır asker, sıfır garanti olmazsa anlaşma olmaz” diyen Rum tarafının aslında “Enosis’in önünü açmazsanız, azınlık haklarına razı olmazsanız anlaşma olmaz” demek istediğini kaydetti.

“ENOSİS MÜCADELESİNİN OKULLARDA OKUTULMASI İÇİN YASA GEÇİRDİLER”

Eroğlu, bununla yetinmeyen Rum tarafının Meclisinden amacı Kıbrıs’ı Yunan yapmak olan Enosis mücadelesinin okullarda anılması için yasa geçirdiğini hatırlattı.

Kıbrıs Türk halkı olarak bu gelişmeleri iyi değerlendirmek, birlik, beraberlik içinde, uyanık olarak dünyada hak ettiği yeri almak için başlatılan mücadeleyi sürdürmek gerektiğini bildiren Eroğlu, artık, yeni bir yol haritası çizmenin zamanının geldiğini ifade etti.

“DEVLETİMİZE DÖRT ELLE SARILMALIYIZ”

Eroğlu şöyle devam etti:

“Hepimiz Devletimize dört elle sarılmalıyız. Devletimiz, bizim, kendi kendimizi idaremiz, egemenliğimiz, güvenliğimiz, üzerinde yaşadığımız coğrafya demektir. En büyük gücümüz Devletimiz ve birlik beraberliğimizdir. Bu bilinçle hareket edersek mutlaka istediğimiz hedeflere ulaşacağız.

İçte ise insanlarımızın, örgütlerimizin dediklerine kulak verilmelidir. Ekonomik güçlenmeye, kalkınmaya, sosyal sorunların giderilmesine,  trafik ve çevre sorunlarının aşılmasına daha fazla ağırlık verilmesi lâzımdır.

Anavatan Türkiye ile uyum içerisinde, izolasyon ve ambargonun kaldırılmasını sağlayacak aktif, dinamik bir tutum izlenmelidir. 7 Ocak 2018 tarihinde yani kısa bir süre sonra ülkemizde milletvekilliği seçimi yapılacak. İnşallah seçim sonucunda çalışan, etkin bir meclis yapısı ve güçlü bir hükümet ortaya çıkar.

Beklentimiz bir an önce yaşam kalitesi daha yüksek, refah seviyesi istikrarlı bir şekilde artan sorunlarını asgariye indirmiş bir KKTC devletidir.”

Bu yönde çaba gösteren, demokrasiye katkı sağlayan herkese başarı dileyen Eroğlu, 2018’in tüm dünyaya, Anavatan Türkiye ve KKTC’ye güzellikler, sağlık ve mutluluk dolu günler getirmesini, diledi ve herkesin yeni yılını candan kutladığını sözlerine ekledi.

Editör: TE Bilisim