ÇELER
Bu bölümde ilk olarak TDP Milletvekili Zeki Çeler “covid-19 elektronik bileklik takip sistemi” başlıklı konuşma yaptı. Hükümetin gelen önerilere, muhalefetin çağrılarına kulak vermemesi nedeniyle karantina için ciddi mali külfet oluştuğunu kaydeden Çeler, buraya harcanan paralar yüzünden sağlık çalışanlarına sağlanan yemeğin kesilmesi gibi önlemler alındığını söyledi. 
Hükümetin muhalefeti içi boş öneriler sunmakla suçladığını kaydeden Çeler, bugün gündeme gelen elektronik bileklik sistemiyle ilgili Eylül ayında yaptıkları önerilere işaret etti, animasyonlu tanıtım bile hazırladıklarını belirtti. 
“ELEKTRONİK BİLEKLİK SİSTEMİNİ DELENLER CEZA GÖRMEZSE, SİSTEM BAŞARISIZ OLUR”
Çeler, öte yandan geçen süre içinde Maliye’den karantina merkezlerine ciddi paralar ödendiğini söyledi. Sorumsuz insanlar nedeniyle elektronik bileklik sistemi kapsamında sıkıntılar yaşanabileceğini kaydeden Çeler, bunun önüne geçmek için gerekli denetim ve ağır cezaların hayata geçmesinin hayati olduğunu belirtti.
Elektronik bileklik sisteminin dışına çıkan vatandaşa 3 asgari ceza, yabancılara ise 3 asgari ceza ve deport cezası verilmesi gerektiğini anlatan Çeler, eğer prensip olarak üniversitelerden maddi destek alınmayacaksa belki en azından öğrencilerden ilk başta ilgili meblağın tahsil edilip süreç sonunda iade edilebileceğini, bu şekilde sorumlu davranmalarının sağlanabileceğini dile getirdi. 
Çeler eğer sistemi delenler hiç ceza görmezse, sistemin başarısız olacağını kaydetti, ekonominin ayağa kalkması, insanların rahat şekilde hayatlarına dönebilmesi için bu sistemin doğru çalıştırılmasının hayati olduğunu anlattı. 
Karantina için ayda ortalama 20 milyon TL harcanıyorsa, bu sistem ilk önerdiklerinde uygulansa Maliye’nin belki 100-120 milyon TL daha az harcama yapmış olacağını belirten Çeler,  ev takip sisteminin başarılı olması için önerilerinin dikkate alınmasını istedi.
SANER: “ELEKTRONİK BİLEKLİK SİSTEMİ HEM DAHA ÇAĞDAŞ, HEM DE DAHA AZ MALİYETLİ”
Ardından Başbakan Ersan Saner cevap vermek üzere kürsüye çıktı. Saner, ekonomi ve sağlık alanlarında alınan kararların birbirini desteklemesi gerektiğini anlattı.
Elektronik bileklik sisteminin hem daha çağdaş hem de daha az maliyetli olduğunu anlatan Saner, bu konuda bir süredir çalıştıklarını söyledi, Çeler’in bahsettiği önerilerden bilgisi olmadığını ifade etti. 
Saner, bilekliklerin otellere gelecek kapalı gruplarda uygulanmaya başlanması için çalışmanın  sürdüğünü anlattı.
Eloktronik bilekliğin sinyal vermemesi durumunda ne yapılabileceği, telefonda sorun olması durumunda ne olabileceği gibi soruların ilgili teknik şirkete detaylı şekilde aktarıldığını ifade eden Saner, bu konudaki tüm soruların yanıtlandığını belirtti. 
“ELEKTRONİK BİLEKLİK SİSTEMİNİ BERTARAF ETMEYE ÇALIŞANLAR İÇİN VERİLECEK CEZALAR YASADA VAR” 
Bulaşıcı Hastalıklar Yasası’nda yapılan değişikliğin, elektronik bileklik sistemini bertaraf etmeye çalışanlar için verilecek cezaları da içerdiğini anlatan Saner, yurt dışından gelen KKTC vatandaşı ya da turistin havaalanında öncelikle evine ya da oteline olan sürede gidip gitmediğinin takibi, oraya girdikten sonra karantina sürecinde o adreste konaklayıp konaklamadığı,  misafir kabul edip etmediği gibi konuların denetiminin ve bunlar sonucunda verilecek cezaların da bu değişiklikle ele alındığını söyledi. 
Bu sistem sayesinde temaslıların “ayak izlerinin” de kayıt altında olacağını dile getiren Saner, ilçe emniyet kurulları üzerinden polisin gerekli cezaları keseceğini anlattı.
İhaleye neden sadece 2 operatörün girdiğinin sorulması üzerine Saner, bu konuda Maliye Bakanlığının bilgisi olduğunu, kendisine verilen bilginin sadece o 2 operatörün bu alanda yeterliliğe sahip olduğu yönünde olduğunu anlattı.
ÇELER
Yeniden kürsüye çıkan TDP Milletvekili Zeki Çeler, 14 Eylül günü kürsüde elektronik bileklik konusunda sunum yaptığı, tüm vekillere bu konuda mesaj gönderdiği ve konunun basında da yer aldığını belirtti. 
Denetimin önemini tekrar vurgulayan Çeler, sokağa çıkma yasağı olan Pazar günü Alevkayası’nda tekno partileri verildiği ancak polisin ceza kestiğine dair bir haber görülmediğini kaydetti. 
Çeler denetimin sağlanması için ne yapılması gerekiyorsa yapılmasını istedi, toplumun denetim eksikliği nedeniyle uygulamalara güveni olmadığını, bu nedenle umursamaz ve sorumsuz şekilde hareket edildiğini belirtti. 
ŞAHİNER “KIB-TEK AKARYAKIT ALIM İHALE ŞARTNAMESİNDEKİ SIKINTILAR” ÜZERİNE KONUŞTU
Daha sonra CTP Milletvekili Salahi Şahiner “Kıb-Tek akaryakıt alım ihale şartnamesindeki sıkıntılar” başlıklı konuşma yaptı. 
Konuyla ilgili yaşanan süreci özetleyene Şahiner 100 milyon dolarlık bir ihaleye çıkıldığına işaret etti. 
Hangi standartlarda yakıtın, hangi rafineriden alınacağı, hangi gemi ile taşınacağı gibi unsurları içeren belgelerin ihalede istenmediğini dile getiren Şahiner, “baklavacı börekçi bu ihaleye girmesin diye istenen belgeler şartnameden kaldırıldı” dedi.
İhaleye kimlerin teklif attığını soran Şahiner, olayın “dudak uçuklatan” bir noktaya gittiğini söyledi. 
Teknik şartnameyi hazırlayanlarla birlikte ihaleye katılan şirketlerin belgelerini inceleyecek kişilerin aynı olduğunu dile getiren Şahiner, akaryakıtın azaldığını, Nisan sonuna kadar dayanmayacağını, ihaleye bu işin ehli olmayan şirketlerin girmesiyle ülkeye yakıtın 25 gün içinde gelemeyeceğini belirtti.
İhalenin iptal edildiğini, geçen sürede fuel oil fiyatlarının yükseldiğini kaydeden Şahiner, bu nedenle kurumun neredeyse 4 milyon dolar zarar ettiğini söyledi. 
Sayıştay raporlarına değinen Şahiner, “Temiz Eller Operasyonu dediniz ama eşi benzeri görülmemiş bir yolsuzluğa giden bir gemidir bu gemi” diyerek, Kıb-Tek emekçilerinin sürekli itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını kaydetti, “Bu şekilde devam edilirse sonraki yolsuzluk raporlarında sizlerin de adı yer alacak” dedi.
ARIKLI
Başbakan Yardımcısı Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı da, “Şahiner çıkarak her hafta aynı meseleri temcit pilavı gibi tekrar tekrar gündeme getiriyor” dedi. 
Pazartesi günü teknik şartnameyi hazırlayan kişilerle Şahiner’i bir araya getirdiğini, kendisine detayların anlatıldığını söyleyen Arıklı , buna rağmen Şahiner’in aynı şeyleri söylediğini belirtti. 
“KIB-TEK’İ İÇİNDE BULUNDUĞU BATAKTAN KURTARMAYA ÇALIŞIYORUZ”
İyi niyetle bir şeyler yapmaya çalıştıklarını, Kıb-Tek’i içinde bulunduğu bataktan kurtarmaya çalıştıklarını söyleyen Arıklı, sanki yeni açılan ihalede de sorun varmış gibi hareket edildiği için üzüldüğünü anlattı.  
24 bin ton akaryakıtın TPIC’ten alınacağını, geriye kalan miktar için zaman olduğunu kaydeden Arıklı, oturup şartnamenin konuşulabileceğini söyledi “bu şekilde konuşmak ne sana ne de seni görevlendirilen kişilere yakışmaz” dedi.
Arıklı, geçen sürede zarar edildiği sözleri üzerine, günlük borsa fiyatı üzerinden akaryakıtın fatura edildiğini söyledi. 
“20 MAYIS’A KADAR YETECEK AKARYAKIT MEVCUT”
20 Mayıs’a kadar yetecek akaryakıtın mevcut olduğunu dile getiren Arıklı kurumda yıllardır süren bir vurgun olduğunu, buna alet olunmamasını istedi. 
Şahiner’in Kıb-Tek soruşturma komitesinde konuşulanları bildiği halde bu şekilde konuşmasını anlamadığını kaydeden Arıklı, “Gelin bu kurumu birlikte kurtaralım” dedi. 
Arıklı “Beni örneğin sayıştay raporları konusunda neden bir şey yapılmıyor diye sıkıştır” dedi.
Elektrik fiyatları ve ucuzlatma yapılacağı açıklamalarıyla ilgili bir soru üzerine, 119 kuruş maliyetli olan elektriğin 22 kuruş zararla satıldığını anlatan Arıklı, bunun devamının mümkün olmadığı, kurumun yeni bir fiyat belirleyeceğini anlattı. 
Bu zammın halka yansıtılmadan nasıl çözülebileceğinin ele alınabileceğini ifade eden Arıklı, 119 kuruşun 65 kuruşunun sabit giderlerden kaynaklandığını, akaryakıt temini dahil bir çok konuda tasarrufa gidildiğini belirtti. 
“TEKNECİK’İN GAZA ÇEVRİLMESİ İÇİN ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR”
Teknecik’in gaza çevrilmesi için çalışmaların sürdüğünü anlatan Arıklı, gaza geçilmesi halinde maliyetlerin oldukça düşeceğini ifade etti.
Arıklı, öte yandan asıl çözümün enterkonnekte sistem olduğunu anlattı; bu konuda çalışmaların sürdüğünü belirtti, bu hayata geçerse Güney Kıbrıs’a da elektrik satılabileceğini anlattı.
Diğer firmalar teklif atmadan TPIC’ten gelecek yakıtın daha ucuz olacağının nereden bilindiği sorusu üzerine Arıklı, daha önce yapılmış ve durdurulmuş ihaleden kalan fiyat üzerinden daha ucuz olduğunu gördüklerini belirtti. 
Arıklı, 24 bin ton için Pazartesi TPIC’le anlaşma imzalanırsa o ihale sürecinin geri çekileceğini, 220 bin tonun şartnamesiyle ilgili, muhalefetle oturup konuşabileceklerini kaydetti. 

Haber: Doğuş Özokutan Çiftçioğlu

Editör: TE Bilisim