Eğitimin en önemli süreçlerinden bir tanesi de ölçme ve değerlendirmedir. Verilenlerin bireylerde ne kadar ilerleme sağladığı istendik hedeflere ne kadar ulaşıldığı ancak yapılan değerlendirmelerle mümkün olmaktadır.
Adamızın kuzeyinde eğitimdeki değerlendirmeler çağdışı “polis-hırsız” yaklaşımına göre yapıldığından 2006 yılında sendikalarımızın yoğun uğraşları ile “Denetleme Değerlendirme ve Yönlendirme Kurulu” yasası yapılmış ve uygulamaya konmuştur. Yasa yapılırken alanında uzman İskoç Profesör John McBeth ve Türkiye’den de Gazi Eğitim Fakültesi’nden uzmanlardan görüşler alınarak bu yasa Dünya’daki birçok ülkeye de örnek olabilecek şekilde hazırlanmıştır. Ardından 32 denetmen istihdam edilmesine rağmen, 2009’da UBP hükümetinin gelişi ile yasayla birlikte hazırlanan tüzükler uygulamaya konmamıştır. 2009’dan sonraki süreçte ise sırf siyasi mevki vermek için kurul başkanının yabancı dil bilme zorunluluğu hiç kimseye haber verilmeden yasadan çıkarılmıştır.
Eğitim Bakanlığı eğitimde denetleme yapamayacak duruma gelen ve denetmen kadrosu kalmayan bir kuruma çare bulacağına, öğretmen sendikalarından gizleyerek Kamu-Sen ile Teknik Kurul yaparak gizli gizli yasayı değiştirmeye çalışmaktadır. Bu anlayış eğitimi sabote etme anlayışıdır ve kabul edilemezdir.
Geçtiğimiz hafta Kamu-Sen üyesi sekreterlerle çalışanı ile gizli gizli Teknik Kurul yapan Eğitim Bakanlığı, eğitimi ve öğretmenleri denetleyecek, değerlendirecek yasa çıkartma peşindedir.
Konuyla ilgili daha önce iletişim kurduğumuz Kamu-Sen başkanı Metin Atan ise sendikal dayanışmaya ihanet edercesine bizlere haber vermeden Eğitim Bakanlığı’nın oyununa alet olmuştur. Kamu-Sen yönetiminin öğretmen düşmanı tavrı asla affedilemeyeceği gibi, sendikal harekete zarar veren tutumu karşılıksız kalmayacaktır.
Eğitim Bakanı Sn. Özdemir Berova kendisine defalarca izah etmemize rağmen konuyu anlamamakta ısrar ederek daire çalışanı sekreterlerle birlikte eğitimi ve öğretmenleri denetleyecek yasa yapma peşinde koşmaktadır. Öğretmenler Yasası’nın 92. maddesi eğitim ve öğretimle ilgili konuların eğitimde yetkili KTÖS ve KTOEÖS ile görüşülmesini emreder. Konu yasa ve tüzükler bu çerçevede 2006 yılında bizlerle çalışılarak hazırlanmış ve meclisten geçmiştir. Tüm bu gerçekler ortada iken, Kamu-Sen üyesi bakanlık çalışanı sekreterlerle eğitimi ve öğretmenleri denetleyecek yasa yapmak “ateşle oynamaktır.” Bu çerçevede hükümeti uyarır, eğitimin, öğretmenlerin ve akademisyenlerin işi olduğunu, bilimsellikten uzak, doğrudan öğretmenleri ve eğitimi ilgilendiren konularda yetkili olan sendikalarımızın dışlanmasının “grev”dahil her eyleme gidebilecek bir sürecin başlangıcı olabileceğini vurgularız.
Saygılarımızla.



Tahir Gökçebel     Şener Elcil
KTOEÖS Başkanı   KTÖS Genel Sekreteri
Editör: TE Bilisim