İlgili binalara tuvaletler eklendiği, 2 adet septik kuyunun yapılması için Anıtlar Yüksek Kurulu’ndan herhangi bir izin alınmadığı yönündeki şikayet haklı bulurken, aynı şikayet dilekçesinde yer alan “söz konusu yerin dini tarikatlar tarafından izinsiz işgal edildiği” iddiası hakkında ise, işgale dair bir tespit yapılmadığı kaydedildi.

Dizdarlı’nın şikayete ve incelemeye ilişkin raporu basına paylaşıldı. İlgili tarihte KKTC Turizm ve Çevre Bakanlığı, Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü Fuat Azimli’nin aynı zamanda Taşınmaz Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’na Başkanlık ettiği anımsatılan raporda Azimli’nin 6 Eylül 2018 tarihli yazısında Kutup Osman Türbe ve Tekkesi Dergahı dahilinde yapılan tuvalet ve kuyulardan Anıtlar Yüksek Kurulu’ndan herhangi bir tamir, tadilat ve imar izni alınmadığını ve/veya söz konusu yere herhangi bir izin verilmediğini, mezkur yerde Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından izinsiz yapılan herhangi bir tamir veya tadilat tespit edilemediğini,  Kutup Osman Tekkesi’nin Dini Tarikatlar tarafından izinsiz işgal edilip edilmediği konusunda bilgilerinin olmadığını ve bu konuda herhangi bir tespit yapılamadığını belirttiği kaydedildi.

“Kıbrıs Vakıflar İdaresi Genel Müdürü Prof. Dr. İbrahim Benter ise Kutup Osman Türbe ve Tekkesi’nin tasarrufunun Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nde olduğunu, söz konusu yerin kullanımının kimseye verilmediğini, Kutup Osman Türbe ve Tekkesi’nin dini tarikatlar tarafından işgal edilmediğini ve türbe içerisinde yer alan bazı mefruşatların eksildiği veya alındığına dair bir tespitlerinin olmadığını belirtmiştir” denilen raporda süreç şöyle aktarıldı:

“KKTC Turizm ve Çevre Bakanlığı, Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü Sayın Nazım Ced 15 Nisan 2021 tarihli yazısında Eski Eserler ve Müzeler Dairesi arşivinde söz konusu binaya ait eski eser tescili ya da Anıtlar Yüksek Kurulu onaylı bir proje tespit edilemediğini belirtmiştir.   Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Dairesi’nin başlattığı soruşturma kapsamında Polatpaşa Bulvarı, Gazimağusa’da kain Kutup Osman Türbe ve Tekkesini yerinde görerek incelenmesinin veya değerlendirilmesinin daha yararlı olacağı kanaatine varmamız neticesinde Eski Eserler ve Müzeler Dairesi’nden bu konuda uzman olan bir görevlinin bize eşlik ederek katkı yapmasını talep ettik. Sayın Nazım Ced Dairemizin yapmış olduğu bu davete olumlu cevap vererek Mimar Ceren Kürüm’ü görevlendirmiştir.

13 Nisan 2021 tarihinde Polatpaşa Bulvarı, Gazimağusa’da kain  Kutup Osman Türbe ve Tekkesi’nde gerçekleştirilen keşifte Sayın Ceren Kürüm (Mimar) ve Sayın Mehmet Sezgin (Denetçi) benimle birlikte hazır bulundular. Söz konusu keşif veya yerinde yapılan inceleme neticesinde Sayın Ceren Kürüm 15 Nisan 2021 tarihli bir Teknik Rapor hazırlamıştır. Özetle, mezkur teknik rapora göre, Kutup Osman Türbe ve Tekkesi, Celveti tarikatının Kıbrıs kolunun kabul edilen Şeyh Kutup Osman Fazlı Efendi’nin mezarı etrafında inşa edilmiş mekanlardan oluşan bir 19. Yüz yıl mabet yapısıdır. 1940’lı yıllara dek tekke olarak kullanılan binanın büyük bir bölümü 2003 yılından bu yana Gazimağusa Halk Kütüphanesi olarak kullanılmaktadır.

Şu anki kullanım şekline göre, yapının alçak kotta kalan kuzey kısmı tekke, üst kotta bulunan geri kalanı da avlunun büyük bölümüyle birlikte kütüphane olarak bölünmüş durumdadır.

Binanın tadilata uğrayan kısmı, kaynaklarda ahır olarak kullanıldığı belirtilen yapının kuzey – doğu köşesinde olup tekkenin diğer mekanlarıyla ayni kotta bulunan bölümdür. Bahse konu ahır Tekkeye dahil olsa da yapılan tadilatlar neticesinde oluşan rutubet üst kattaki kütüphane odasını kullanılmaz hale getirmiştir”

Özgün halinde penceresiz olan ahırın duvarlarında havalandırma için küçük küçük açıklar varken, tadilat sonrası havalandırma boşlukları kapatılarak içeride ahşap panellerle ayrılmış tuvalet kabinleri oluşturulduğu kaydedilen raporda, zeminin seramik döşendiği, ahırın doğu kısmına klozet tesisatı kurulduğu, batı kısmı da yine panelle ayrılarak su depoları yerleştirildiği ifade edildi.

Rapor şöyle devam etti:

“Ahırın güney duvarına çeşmeli bir abdest alma alanı oluşturulmuş ve bu amaçla duvara tesisat döşenmiş zemine de yalak yapılmıştır. Üst kattaki rutubet hasarı söz konusu çeşmenin olduğu alanda ciddi bir izolasyon sorunundan kaynaklandığı ve bu nedenle taş yapının zarar gördüğü anlaşılmaktadır.

Sayın Ceren Kürüm’ün tanzim ettiği teknik rapora göre mezkur parsel üzerinde eski eser tescili bulunmamış olsa da Kutup Osman Tekkesi kompleksinin kütüphane olarak kullanılan kısmı ile birlikte tarihi önemi olan bir yapı olduğunu, uluslararası yapı koruma prensiplerine göre ölçütleri karşıladığını ve tarihi bina niteliği taşıyan bu yapıda gerçekleştirilen tadilatın hem işlev hem de  yapım tekniği açısından uygunsuz olduğunu belirtilmiştir.

Başvuru konusu şikayette bu husus yer almamasına rağmen mezkur binayı gezip incelerken kütüphane bölümündeki odaların damlarının akıttığı, bazı odaların damlarında dışarıyı görecek kadar büyük açıklıklar veya delikler oluştuğu ve yağmurlu günlerde yağmur sularının içeriye veya kütüphanelerin üzerine aktığı cihetle odaların boşaltıldığı tarafımızdan gözlemlenmiştir”

“VAKIFLAR İDARESİ BİNAYA HAK ETTİĞİ DEĞERİ VEREREK UZMANLAR EŞLİĞİNDE TAMİR ETMELİ”

“Bu kadar önemli ve eski nitelikli bir binanın ihmal edilerek bu hale gelmesi gerçekten bizleri çok üzmüştür” denilen açıklamada Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin söz konusu binaya hak ettiği değeri vererek uzmanlar eşliğinde tamir etmesi ve binayı kültüre kazandırması gerektiği vurgulandı.

Kıbrıs Vakıflar İdaresi Genel Müdürü Prof. Dr. İbrahim Benter söz konusu dergahın kullanımının kimseye verilmediğini belirttiği kaydedilen raporda öte yandan binanın “Nakşibendiyye koluna mensup birileri tarafından” kullanıldığı ve söz konusu tadilatların onlar tarafından yapıldığı konusunda bilgi alındığı belirtildi.

Rapor şöyle sürdü:

“Yaptığımız soruşturmada Kutup Osman Türbe ve Tekkesi’nin işgal edildiğine dair bir tespit yapılamamıştır. Ancak 10 Nisan 2021 tarihli keşifte Kutup Osman Tekkesi’ni Eski Eserler Dairesi’nden herhangi bir izin alınmaksızın tuvalet, pis su kuyusu ve bazı tadilatların yapıldığı açıkça görülmektedir. Mezkûr alan içerisinde yapılan bu tadilat ve inşaa faaliyetlerinin 60/1998 sayılı Eski Eserler Yasası’nın 42’nci maddesi tahtında oluşturulan Anıtlar Yüksek Kurulu’ndan izin alınmadan yapıldığı tespit edilmiştir. Bu durumdan habersiz olan ve/veya olmadığını iddia eden Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin toplumun tarihini oluşturan kültürel, tarihsel veya simgesel niteliği ile var olan binayı amacına uygun biçimde gerekli değeri vererek en erken bir zamanda uzmanlar ile istişare ederek yerinde incelemesi ve tamir etmesi gerekir.

Keza, ilgili tarihte Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü görevini yürüten Sayın Fuat Azimli’nin mezkûr yerde herhangi bir tadilat veya tamirat yapılmadığına dair beyanın da gerçekleri yansıtmadığı anlaşılmaktadır.

Netice itibariyle, Sayın Osman Kutup’un Dairemize yaptığı Kutup Osman Tekkesi ile ilgili şikâyetlerinde haklı olduğu sonucuna varmamız kaçınılmazdır”

Editör: TE Bilisim