Denktaş, ekonomik mali programdan, milli havayoluna, eğitimden siyasi gelişmelere kadar bir çok konuda önemli açıklamalarda bulundu.

“SOYER, KALYONCU VE ÖZGÜRGÜN’ÜN AÇIKLAMALARINI OKUYUNCA KENDİMİ GÜLÜMSERKEN BULDUM”
Programda, CTP Milletvekilleri Ferdi Sabit Soyer ile Ömer Kalyoncu’nun, diğer taraftan UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün’ün; ‘CTP-BG/ DP-UG koalisyon hükümetinin ömrünü uzun görmüyor’ şeklindeki açıklamalarını değerlendiren Serdar Denktaş; “görevi aldığımız ilk gün bu üç arkadaşımızın açıklamaları çıktı. Üçünün de açıklamasını okuduktan sonra kendimi gülümserken buldum” dedi.

“CTP İÇİNDE BİR BÖLÜM VE UBP TEK KAYNAKLI, TEK MERKEZLİ BİR YERDEN SALDIRIYA GEÇTİ. O TEK MERKEZE BENDEN SELAM OLSUN”
Bu yöndeki açıklamaların tek kaynaklı ve tek merkezli olduğunu düşündüğünü ifade eden Serdar Denktaş şunları söyledi; “CTP içinden bir bölüm ve UBP tek kaynaklı, tek merkezli bir yerden saldırıya geçti. Bu tek merkeze benden selam olsun. Bu küçücük ülkede böyle oyunlara girişmesinler. O tek merkez kendini bilir. Sayın Kalyoncu ve Sayın Soyer’de lütfen bunu fark edebilecek kadar zekâya sahip olduğumuza inansınlar, zekâmızı küçümsemesinler.”

SERDAR DENKTAŞ’TAN SOYER VE KALYONCU’YA TAVSİYE; “ÜLKEMİZE, İNSANIMIZA YAZIK EDERSİNİZ, YAPMAYIN! BIRAKIN BİZİ İYİ NİYETLE BU ÜLKEDE ATILMASI GEREKEN BAZI ADIMLARI RAHAT KAFAYLA ATALIM”
Ömer Kalyoncu ve Ferdi Sabit Soyer’e de, tavsiyelerde bulunan Denktaş; “Bu şekilde hiçbir yere varmaları mümkün değil. İnanılmaz bir önyargı koymaya çalışıyorlar. Yine yıllar sonra Serdar Denktaş’a yönelik bir karakter katli girişimi olduğunun da farkındayım. Yapmasınlar ülkemize, insanımıza yazık ederler. Bıraksınlar bizi iyi niyetle hakikaten bu ülkede atılması gereken bazı adımları rahat kafayla atalım” dedi.

“BU TUTUMUN İKİ NEDENİ OLABİLİR. BİRİNCİSİ HEDEFDE BEN GİBİ GÖSTERİLİYOR ANCAK BEN DEĞİLİM. İKİNCİSİ HÜKÜMETİ BOZMAK İÇİN ZEMİN HAZIRLIYORLAR”
Soyer ve Kalyoncu’nun kendisini eleştirmeden önce telefon açıp birebir görüşecek kadar samimi olduklarının altını çizen Denktaş; “bana öyle geliyor ki bu tutumun iki nedeni olabilir. Birincisi hedefte ben gibi görünüyor ama hedef ben değilim. İkincisi ise bu hükümeti bozmak istiyorlar ve zemin hazırlıyorlar” dedi.








DENKTAŞ; “HÜKÜMETTE UYUMU İLK BAKANLAR KURULU TOPLANTISINDA BAKANLARIN BİRBİRİNE KARŞI OLAN TUTUMUNDA GÖRDÜM. BU HÜKÜMET İŞ YAPAR”
‘Kalyoncu ve Soyer’in bu tür söylemleri koalisyonda sıkıntıya neden olur mu?’ sorusuna karşılık ise Denktaş, hükümet ortağı ile güzel bir uyum sağlayabileceklerini çok net olarak gördüklerinin altını çizerek, samimi duygularını paylaştı.
Denktaş; “Ben hükümette o uyumu ilk bakanlar kurulu toplantısında tüm bakanların tutumundan bunu gördüm. Her bakan birbirinin söylediğine gayet olumlu bir şekilde yanaşıp, katkı koyuyor. Ancak önemli olan sürdürülebilir olması tabi. Bu anlamda da sorumluluk Özkan Yorgancıoğlu ve benim üstümde. Tabi daha fazla Özkan beyin üzerinde, ben yardımcısıyım. Ve bu ilişkinin böyle devam etmesi içinde yardımcı olmaya devam edeceğim. Bu ilişki bozulmadığı takdirde bu hükümet iş yapar.”

“TC-KKTC ARASINDA İMZALANAN EKONOMİK –MALİ İŞBİRLİĞİ PROTOKOLÜ’NÜN REZİVE EDİLMESİNDE KARARLIYIZ, TC HÜKÜMETİDE BU KONUDA REVİZYONA HAZIR”
TC-KKTC arasında imzalanan Ekonomik-Mali İşbirliği Protokolü’nün revize edilmesi konusunda kararlı olduklarına dikkat çeken Denktaş, Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin de bu konuda ısrarcı olmadığını dile getirerek şunları söyledi.
“TC Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’da ülkeye ziyaretinde revizyona açık olduklarını söylemişti. Dolayısıyla ‘olduğu şekliyle kalsın ısrarları’ yok. Önemli olan şimdi o değişiklikler üzerinde bizim burada koalisyon ortakları olarak ortak mutabakata varmamız. Ve doğru olan yaklaşımı gidip anlatmamızdır ki bu önümüzdeki günlerde olacak. Değişiklik çalışmasını biz DP Ulusal Güçler olarak, CTP’de kendi içinde yaptı. Şimdi bu ikisini birleştirmek gerekir ki iş artık ayrıntılarda” dedi.

ERCAN HAVALİMANI KONUSUNDA ISRARINI YİNELEYEN DENKTAŞ; “TEK İSTEDİĞİM DEVLETİN TEK HAVAALANININ YİNE DEVLETTE KALMASIDIR”
Seçim öncesi halka söz verdiği şekliyle Ercan Havaalanı ihalesinin reddedilmesi gerektiğini yineleyen Serdar Denktaş; “Şu anda bir ön temas yaptık, bir görüşme talebinde bulundum. Her şeyden önce oturup konuşacağız. Kimseyi batırmak, ortadan kaldırmak niyetiyle hareket etmiyorum. Tek istediğim devletin tek havaalanının yine devlette kalmasıdır. Ve bu doğrultuda girişimlerim devam ediyor” dedi.

DENKTAŞ’TAN KIBRIS TÜRK HALKI’NA MÜJDE, “KIBRIS TÜRK HALKI YENİDEN MİLLİ HAVA YOLUNA KAVUŞACAK”
Kıbrıs Türk Halkı’nın da yeniden milli hava yoluna kavuşacağını müjdeleyen Denktaş; “KTHY’da yeniden kurulacak. İsmi KTHY olmayabilir. “Cyprus Turkish Airlines International” diye bir şirketti hedeflediğimiz ama başka bir isim olur mu? Olur, ancak her halükarda Milli Hava Yolumuz olacak” dedi.










“MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NI DP ULUSAL GÜÇLER OLARAK ÖZELLİKLE TALEP ETTİK. ÇÜNKÜ EĞİTİMİ ÖNEMSİYORUZ”
Eğitim konusunun da gündeme geldiği programda konuşan Serdar Denktaş, ‘Milli Eğitim Bakanlığı’nı DP Ulusal Güçler olarak özellikle kendilerinin talep ettiğini bunun nedeninin eğitime verdikleri önem olduğunu söyledi.
Denktaş; “Milli Eğitim Bakanlığı özellikle talep ettiğimiz bir bakanlık oldu. Ve dikkat ederseniz Eğitimi yalnız bıraktık. Çünkü ‘okul öncesinden, Üniversite’ mezuniyetine kadar ve hatta ‘yaşam boyu eğitimi’ de bunun içerisine katarak ortaya bir program koyuyoruz. Bu program katılımcı bir anlayış ile daha da geliştirilerek, geçmişte olduğu gibi bir gece de ‘şunu yapıyoruz’ gibi bir yaklaşımla değil, zamana yayılacak. Her ne yapılacaksa daha ilk eğitime başlama yaşından başlayıp onların o süreci bitirmesi sağlayacak bir yaklaşımla, sendikalarla, ilgili paydaş sivil toplum örgütleri ile öncesinde çok tartışıp, uygulamaya koyduktan sonrada hiçbir eleştiriye kulak asmaksızın yürüyeceğimiz bir yol, bir harita çizdik kendimize. Ve bunu adım adım uygulamaya koyacağız” dedi.

“ZOR BİR SÜRECİN ARİFESİNDEYİZ. ANCAK NE DEVRALDIĞIMIZI BİLEREK GİRDİK BU YOLA. BU NEDENLE MAZERET YOK…”
Yeni Eğitim-Öğretim yılı arifesinde öğretmen eksikliği, nakiller ve tamiri tamamlanmamış okullar sıkıntısı ile karşı karşıya kaldıklarının da farkında olduklarının altını çizen Denktaş şunları söyledi; “Zor bir sürecin arifesindeyiz aslında kolay bir süreç değil. Ancak ne devraldığımızı bilerek girdik bu yola, onun için mazeret yok. İki haftaya kadar okul zilleri çalmaya başlayacak. Önceliğimiz var olan sorunları en kısa sürede gidermek bu konuda Sayın Bakan Mustafa Arabacıoğlu’da bakanlıktaki mevcut ekibiyle bu konuları konuşup, tartışmakta. Sendikalarla da görüşmesini talep ettik. Bir iki gün içerisinde var olan sorunların aşılması hususunda bir karar üretilecek.”

“EK BÜTÜNLEME MEVCUT TÜZÜK ÇERÇEVESİNDE YAPILACAK”
‘Ek bütünleme’ sınavlarının yapılıp yapılmayacağı konusunda da kamuoyunun soru işaretlerini gideren Denktaş; “Ek bütünleme ele aldığımız konulardan birisidir. Bu yıl yapılacak, gelecek yıl yapılıp yapılmaması konusu da bu yıldan açıklanacak ki herkes bilsin. Ama bu yıl ki sınav bu önümüzdeki kısa süre içerisinde, okullar açılmadan yetiştirilebiliyorsa mevcut tüzük çerçevesinde yapılacak” dedi.

“MEHMET ZAFER’İ İKAZ ETTİM. ANCAK YANGINDAN MAL KAÇIRIRCASINA BİR UĞRAŞ İÇERİSİNE GİRDİ. BUNUN HESABI SORULACAK”
LAÜ’ne yeni rektör ataması konusunda görüşlerinin de sorulması üzerine Serdar Denktaş, LAÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Mehmet Zafer’i telefon ile arayarak; ‘Sayın Başkan şuanda bu atama etik ve hukuksal olarak tamam değil, yapmayın. Yeni atayacağınız rektör ile ilgili en ufak bir bilgim yok, karşısında değilim, taraftarı da değilim ama bırakın yeni mütevelli heyeti incelesin. Şayet hakikaten faydalı bir rektör olarak görüyorsa sözleşmesini imzalar ve onaylar. Değilse ve tazminat doğar bu tazminatı LAÜ’ye ödettirmem, imzalayan mütevelli heyetlerinden karşılarım’ dedim. Hukukçumuzu da kendisi ile görüştürmeme rağmen bu atama gerçekleşti. Buradan da açık söylüyorum. Sayın Zafer bunların altından kalkamayacak. Bu hafta içerisinde mütevelli heyeti değişecek, yeni atanan rektörü gerçekten hiç tanımıyorum. Randevu talebinde bulundu ama bu aşamada randevu vermeyi uygun görmedim. Çünkü ‘sakın imzalamayın. Boşu boşuna size yeni mütevelliden önyargılı bir tepki oluşacak. Gereksiz’ diyerek kendisine de ikazda bulundum.




Ancak tüm bu ikazlarımıza rağmen Mehmet Zafer yangından mal kaçırırcasına bir uğraş içerisine girdi. Bunun hesabı sorulacak” dedi.

“YENİ DÖNEMDE SPOR AMBARGOSU KONUSUNU ZORLAYACAĞIZ…”
Kıbrıs Türk Halkı’na uluslararası camianın haksız bir biçimde uyguladığı spor ambargosuna karşın nasıl bir politika izleyeceğinin de sorulması üzerine konuşan Başbakan Yardımcısı Ekonomi Turizm Kültür ve Spor Bakanı Serdar Denktaş şunları söyledi:
“Takım sporlarında şuanda uluslararası kuruluşlara üye olarak yurtdışı temas oluşturmamız mümkün değil ve aslında bakarsanız bir başka taraftan da takım sporlarına çok da hazır değiliz. Alt yapımız yok, motivasyon eksikliği var, dolayısıyla Turizm ve Sporu da birleştirirken onu düşündük. Biz ‘Spor Turizmi’ni eğer ülkemize çekebilirsek, yani antrenman maçı, eğitim seminerleri vs tüm bunları ülkemize getirebilirsek gençlerimizi bu olayla buluşturmaya başlarız diye düşünüyoruz.
Diğer yandan, ‘bireysel spor’ dallarında hakikaten önümüz açık. Dolayısıyla zorlamak lazım ancak biz zorlamadık. Devletin bu anlamda öncü olması önemli! Türkiye’den bu kapıların zorlanmaya başlanmasını talep etmek önemli. Örneğin Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray, güney’de bir maça katılmak durumundaysa ki katılacak olacak bunlar ama bizim Türkiye’den talep etmemiz gereken şu; ‘Güney’de bir spor etkinliğine mi katılacaksın? Ercan’dan gelin, şu kapıyı bir zorlayalım’ demeliyiz. Rum izin vermediğinde Dünya’ya da Rum’un gencimize nasıl eziyet çektirdiğini gösterelim. Bu örnekleri çoğaltabiliriz.”
Serdar Denktaş yeni dönemde sporla ilgili bireysel branşları ön plana çıkarırken, alt yapı ve eğitim eksikliklerini gidermek ve kapıları devlet imkânlarını da kullanarak zorlamak, her türlü irtibatı sağlayarak gençlerin önünü açmak olacağını söyledi.

‘SEÇİM VE HALK OYLAMASI, MECLİS İÇ TÜZÜĞÜ VE MAZBATA’ KONULARI ÜÇ AY İÇERİSİNDE ÇÖZÜMLENECEK…
‘Seçim ve Halk Oylaması, Meclis İç Tüzüğü ve Mazbata’ konularında da yöneltilen sorular eşliğinde görüşlerini ortaya koyan Serdar Denktaş, önümüzdeki üç ay içerisinde bu üç konunun çözümleneceği müjdesini verdi.

GEÇİCİ MEMURLARIN GİDİŞATI… “İŞTEN ÇIKARMA GİBİ BİR YAKLAŞIMIZ YOK. ANCAK…”
‘Geçici memurların’ gidişatı konusunda da vatandaşın endişelerini gideren Serdar Denktaş; “İşten çıkarma gibi bir yaklaşımız yok. Konu mutabakata vardığımız ‘Amme Hizmeti Komisyonu’nun yapısının yeniden düzenlenmesi ile ilgilidir. Görev alanların yeniden yapılandırılması ile ilgilidir. Devlette çok sayıda geçici var. Ve bu geçici statüde devlette görev yapan insanlarımızın yetki ve sorumlulukları yok. Çünkü işe alınma şekilleri o yetki ve sorumlulukları gerektiren bir mevki değil. İşten çıkarma gibi bir yaklaşımımız olmamakla birlikte, öngördüğümüz yıllardan beri çalışan bu vatandaşlarımızın yaptıkları görevle ilgili yeniden bir sınavdan geçirmek suretiyle kadrolayıp yetki ve sorumluluğu da devretmemiz lazım. Kamu reformunun içerisinde de bunlar olacak.
Yine aynı şekilde öyle insanlarımız var ki, uzmanlık alanı bambaşka ama hiç ilgisi olmayan alakasız bir yerde sadece vakit geçirmektedir. Bu yüzden kendisi memnun değil, iş tatmini yok, verimi yok ve hizmet alan vatandaş da memnun değil. Bu tür arkadaşları uzmanlık alanlarına göre görevlendirebileceğimiz başka daireler olabilir.





Ancak devlette ama maaş çekip, işe gelmeyenler olduğu söylentisi her tarafta yaygın. Buda çok yakından takip edilecektir. Böylesi varsa da devlet boşa para vermeyecektir.”

“DP-UG’YE OY VERENLER KADIN ADAYLARIMIZI SEÇMEDİ. DOLAYISIYLA KADIN BAKANIMDA YOK”
Kabine de kadın bakan olmamasın tepkilere neden olduğunun sorulması üzerine ise Serdar Denktaş; “Biz parti kararı doğrultusunda Milletvekili içerisinde Bakan ataması kararı aldık. Seçimlerde ise kadın milletvekili adayımız olmasına rağmen, bize oy verenler kadın adaylarımızı seçmedi. Dolayısıyla kadın bakanımda olamadı” dedi.

“YURTDIŞINDA YAŞAYAN KIBRISLI TÜRKLERİN YENİDEN ÜLKEYE DÖNMESİ VE OY KULLANMASI İÇİN ÇALIŞMALARIMIZ VAR”
Yurtdışında yaşan Kıbrıslı Türklerin yeniden ülkeye dönmesi ve oy kullanabilme haklarını teslim etmeleri konusunda çalışma öngördüklerinin altını çizen Serdar Denktaş; “Anayasa değişikliği gündemimizde ve hedeflediğimiz hiç değilse 2014 seçimlerine kadar Anayasa’nın hangi maddelerinin Mecliste özel oy çokluğuyla değişebileceğine imkân verecek bir maddeyi geçirip referanduma sunmayı düşünüyoruz. Bu konuda şu an için CTP ile aramızda net bir görüş birliği yok. Ancak Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza oy hakkını verme konusunu tartışmaya açacağız. Yurt dışında yaşayan insanımızın ülkeye bağlarını öncelikle güçlendirmek gerekir. Bu gelişmeyle insanımızın örgütlenmesinin önünü de açmış olacağız. Askerlikle ilgili bir takım sıkıntılarını oldukça kolaylaştırmıştık. Bunun daha da bir yaygın hale gelmesi lazım” dedi.


Editör: TE Bilisim