Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, ülkenin dört bir yanında yaptıkları köy ve bölge ziyaretlerinde vatandaşların sıklıkla dile getirdiği bir adaletsizliğin olduğuna dikkat çekerek “Türkiye’den gelen su bazı bölgelere verilmemesine rağmen, yani insanlar yıllardır aldıkları kaynaktan aynı suyu almaya devam ediyor olmalarına rağmen, Türkiye’den gelen suyun fiyatını ödemek zorunda bırakılıyor. Böyle adaletsizlik olmaz. Bazı köylerimize suyun kendisi gelemedi ama fiyatı geldi” dedi. Bazı belediyelerin su konusundaki bu geçiş dönemini kendileri açısından bir fırsatçılığa çevirmeye çalıştıklarına dikkat çeken Özersay “bazı belediyeler kendi borçlarını ve mali açıklarını kapatmak için gelen su ile sudaki fiyat artışını vatandaşın daha pahalı su faturaları ödemesi pahasına kullanmaya çalışıyorlar” ifadelerini kullandı. Halkın Partisi Sadrazamköy, Kayalar ve Yıldırım köylerini ziyaret ederek vatandaşların sorunlarını dinledi ve çözüm önerilerini anlattı. Ziyaretler sırasında Özersay’a Girne geçici İlçe Başkanı Yusuf Avcıoğlu ve Gazimağusa İlçe Başkanı Özgür Vehit ile Halkın Partisi’nin bazı yöneticileri ve gönüllüleri eşlik etti. Kuyu Açma İzinlerinde Partizanlık Üreticiyi Birbirine Düşürüyor Ziyaret ettikleri pek çok bölgede vatandaşların kuyu açma izinlerine ilişkin olarak hükümetin keyfi uygulamalarını devam ettirdiği bilgisini aldıklarını vurgulayan Özersay “bu ülkenin kaynaklarını bu şekilde heba ettiler. Oy avcılığı yapmak için, adil olmayan bir biçimde onlarca başvuru arasından herhangi bir bilimsel veriye dayalı olmadan kendi yandaşlarının başvurularını alıp işleme koydular. Bunu yaparak üreticileri de birbirlerine düşürüyorlar. Bakanlar Kurulu’nun geçmişte kendi aldığı kararlara ters düşen yeni kuyu açma izinleri verilmesi hangi mantığa dayanıyor çok belli. Bu ülkenin hükümetleri yıllardır kamunun yararını değil kendi koltuğunu düşünüyor ve herkes bundan bıkmış durumda” dedi. Kırsal kesim arsası dağıtarak insanların oyunu almaya çalışanların zaman zaman aslında özel şahıslara ait olan alanları dağıtmaya kalkıştıklarını ve insanları da birbirlerine düşürerek gençleri hayal kırıklığına uğrattıklarını vurgulayan Halkın Partisi Genel Başkanı “biz bu konuda adil şekilde çalışacak ve gençler bir yandan iş alanları yaratarak diğer yandan gerçekten kendi bölgelerinde yaşayabilecekleri bir konut sahibi yapacak olan bir sosyal konut projesini hayata geçireceğiz” ifadelerini kullandı. Kayalar ve Sadrazamköy’de kırsal kesim arazisi dağıtımı konusunda sorunların varlığına rastladıklarını söyleyen Özersay “insanlar yarım kalan projelerden ve her hükümet değişiminde bir rafta unutulan, hayata geçmeyen sözlerden rahatsızdırlar. Balıkçılıkla hayatını idame ettirmeye çalışan insanlara dalgakıran projesi yaptırıyorlar ama hükümet değişince onu bir kenara atıp ayrılan kaynağı başka alanlara kaydırıyorlar” dedi. İnsanların Kökenine Dayalı Yaklaşımlar Son Bulmalı Özersay insanların kökenine, geldiği yere dayalı olarak ortaya konulan yaklaşımların ya da politikaların bu ülkeye yarar değil zarar vereceğine de dikkat çekerek “bu konuda yıllardır çeşitli şekillerde bir ötekileştirme sorunu yaşadık. Kimse kökeni yahut geldiği yer nedeniyle bir ayrımcılığa veya ötekileştirmeye maruz bırakılmamalı. Öte yandan kimse kökeni yahut geldiği yeri gerekçe gösterip ayrıcalık da talep etmemeli. Bu sorundan çıkışın yolu liyakattır. İşin ehli olan kimse, o işe girecek olan, ihaleyi hak eden kimse ihaleyi alacak olan, kriterleri tutan kimse o kriterler çerçevesinde kırsal kesim arazisini alacak olan o kişi olmalıdır. Bizi birleştiren asıl zemin bu ülkenin vatandaşlığı olmalıdır. Vatandaşlık temelinde herkesin eşit olacağı, sahip olduğu meziyet, gördüğü eğitim ve becerisi sayesinde de fırsat eşitliğinden yararlanacağı adil bir devlet düzeni kurmak zorundayız ve Halkın Partisi olarak bu bizim temel mücadele nedenlerimizdendir” dedi. 

Editör: TE Bilisim