Genç yaptığı yazılı açıklamada, halk dilinde ‘faiz yasası’ olarak bilinen yasanın, borç ilişkilerinde uygulanacak olan düzenlemeleri içerdiğine dikkat çekerek, “Dörtlü koalisyon döneminde yapılan bir çalışma vardı. Tüketicileri koruma değişiklik yasa tasarısıydı ve kapsamı daha dardı. Önergesini vermiş olduğumuz ivedilikle talep etmiş olduğumuz borç ilişkilerinde uygulanacak kurallarla ilgili yasa tasarısı çok daha fazla düzenleme içeren bir çalışmadır” dedi.

Genç şöyle devam etti:

“2012’de bu yasa tasarısını hazırlayanlar ciddi bir çalışma yaptılar ama o dönemin siyasi iradesi yasalaşma için adım atamadı. Bizim dönemimizde bu yasayı ele aldım. Günümüzde yeterli midir diye inceledim. Bu yasa çok kapsamlı ve vatandaşın ihtiyaçlarına yanıt verecektir. Bizim bu yasayı sunma nedenimiz de budur. Hem bu yasayı hem 4l’ü koalisyonda çalışılan tüketicileri koruma değişiklik yasa tasarısını hem de diğer paydaşlardan gelen önerileri yasayı harmanlayıp bankaları, vatandaşı, devletimizi en iyi şekilde temsil edecek bu yasayı komiteden ve Genel Kurul’dan geçirmeyi amaçlıyoruz.”

“TÜRK LİRASI GELİRİ OLAN BİR KİŞİ YİNE TL’YLE BORÇLANMALI”

Ülkede ciddi bir cari açık olduğunu belirten Genç, bunun nedenlerinden birinin ekonominin ithalata dayanması olduğunu söyledi. Diğer nedenlerin ise gelirlerin istendiği zaman artırılamaması ve ülke için yapılan tüm alımların döviz üzerinden yapılması olduğunu ifade etti.

Genç şöyle devam etti:

“Dövizdeki dalgalanmalar ekonomimize ciddi zarar veriyor. Bankacılık sektöründe de dövizle borçlanmada mağduriyetler yaşanıyor. Gelirimiz ve para birimimiz Türk lirası. Yapılacak bu çalışma ticari krediler için değildir. Tamamen bireysel tüketici kredilerinde olacak; ev kredisi, taşıt kredisi gibi kredilerde uygulanması planlanan değişikliklerdir. Esas amaç şudur; Türk lirası geliri olan bir kişi Türk lirası üzerinden kredi ilişkisine girmelidir. 8 yıl boyunca bankacılık yapmış, krediler bölümünde çalışmış biri olarak şunu söyleyebilirim; TL’yle borçlanan her zaman kar eder. Borçlandığınız an taksit tablonuz netleşir. Dövizle borçlanmada günün sonunda ne ödeyeceğinizi bilemezsiniz. Faiz oranı dövizle kredi almada TL’ye oranla düşük gibi görünse de risk her zaman büyüktür. Vatandaş dara düştüğünde sorgulamaz, o sorunu çözmeye bakar. İyi araştırıp taksit tablosunu net ortaya koyan bankalarla çalışsınlar.”

“ERKEN DÖNEMDE YAPILAN ANKETLER GERÇEĞİ YANSITMAZ, ADAY PERFORMANSI SONUCU BELİRLER”

Genç, nisan ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimine ve adaylara ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanlığı seçimine uzun zaman varken yapılan anketlerin gerçeği yansıtmadığını ve çoğunun düzmece olduğunu savunan Mesut Genç, gerçek değerlerin daha ileri bir vadede ortaya çıkacağını belirtti.

Halkın Partisi olarak seçime girdiklerinde iyi bir oy oranıyla ve 9 milletvekiliyle Meclis’e girdiklerini hatırlatan Genç, o dönemde yapılan bazı anketlerin de benzer bir politika izlediğini ve HP’nin oy oranlarını düşük gösterdiklerini ifade etti.

Adayın Cumhurbaşkanı olması durumunda bu ülkeye ne kazandıracağının önemli bir husus olduğuna dikkat çeken Genç, “Sayın Akıncı 5 yıl önce Türkiye’yle iyi ilişkiler vaadinde bulundu. Şu an geldiğimiz noktada iyi bir ilişki var mı diye bakalım, yoktur. İkili ilişkileri belli düzeyde tutma işini Dışişleri Bakanı üstlendi. Akıncı’nın örtülü ödenek vaadi vardı örneğin. Ne oldu? Hiçbir şey. Kendisinden önceki cumhurbaşkanları nasıl kullandıysa kendi de kullandı. Açıklama da yapılmadı. Kudret Özersay’ın da vardı örtülü ödeneği ancak o kullanmadı ve iade etti. Dış politika konusunda vatandaş olarak baktığımda, hiçbir adayı Sayın Kudret Özersay’la yan yana koyamam. Yapılan temaslar, atılan adımlar, doğal gaz konusundaki girişimleriyle Özersay başarılı bir dış politika izledi” dedi.

“BU ÜLKE BİR 5 SENE KAYBETTİ, BİR 5 SENE DAHA KAYBETME LÜKSÜ YOKTUR”

Halkın Partisi olarak Kudret Özersay’a desteklerinin tam olduğunu sözlerine ekleyen Mesut Genç, “Bu seçimde önemli olan bireydir ve bağımsız olmak zorundadır. Eğer bir 5 sene sonra aday olsaydı bu ülke bir 5 sene daha kaybolurdu. Akıncı döneminde bir 5 sene kaybettik. Bir 5 sene daha kaybetme lüksümüz yoktur. Şunu görmeliyiz ki, seçim geliyor diye ‘çöktü’ denilen müzakereler yeniden gündeme getiriliyor. Bu maratonu Özersay’ın göğüsleyeceğine inanıyorum” şeklinde konuştu.  Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın aday olmasının herhangi bir sorun teşkil etmediğini de sözlerine ekleyen Genç,  “Hükümet icraatlarına devam edecek” dedi.

Editör: TE Bilisim