İzcan, yazılı açıklamasında, yarım asırdır konuşulan Kıbrıs sorununun konuşulacak tarafının kalmadığını belirterek, “Zaman konuşarak vakit kaybetme değil sorunu çözme zamanıdır. Bunun için de ilgili tarafların, özellikle iki toplum liderinin samimiyetle çözüme ulaşmak için çalışması şarttır” görüşünü dile getirdi.

İzcan, tarafların çözüm yönünde olumlu adımlar atmaya devam ettiği sürece görüşme sürecinin başarıyla sonuçlanacağına inandıklarını ifade etti.

Her iki tarafta da, antlaşma metninin içeriği ne olursa olsun “hayır” demeye, çözümün önünde engel olmaya şartlanmış bir kesim olduğunu ifade eden İzcan, bu kesimin aşırı milliyetçi ve Kıbrıs’ta federal bir çözümü istemeyen bir kesim olduğunu kaydetti.

Rum lider Nikos Anastasiadis’in Ulusal Konsey’i toplamaktan vazgeçmesinin altında yatan sebebin belli siyasi partilerin Ulusal Konsey’de karar almayı ve bağlayıcı olmayı zorlamaya çalışacakları düşüncesi olduğunu belirten İzcan, her iki taraftaki barış ve çözüm karşıtlarının bu dönemde sürecin önünü kesmek adına olumsuz tavırlar sergileyeceğini, çözüm karşıtı söylem ve propaganda çalışmalarını artıracağını ifade etti.

İzcan, Kıbrıs’ta birleşik federal bir Kıbrıs’ı, ülkeyi yeniden bütünleştirerek, barış, huzur ve güveni sağlayacak bir antlaşmaya ulaşmayı hedefleyen tüm kesimlere bu süreçte çok önemli görevler düştüğüne vurgu yaparak, “Çözüm isteyen kesimler hem liderleri hem de toplumu çözüm için motive etmeli, toplumların çözüm sonrasına adaptasyonu için birlikte çaba harcamalıdır” dedi.

Her iki taraftaki çözüm yanlılarının ortak mücadelesinin kaçınılmaz olduğuna vurgu yapan İzcan, iki taraftaki çözüm güçlerine, liderlere destek olmaları ve adada çözüme ulaşılması için birlikte çalışmaları çağrısı yaptı.

Editör: TE Bilisim