KIBRIS Gazetesi köşe yazarı Ahmet Tolgay ile konuşan Mustafa Akıncı, cumhurbaşkanlığına aday olması konusunda halktan adeta baskıya dönüşen yoğun talepler aldığını belirtti. Seçime katılma olasılığının katılmama olasılığından çok yüksek olduğunu ifade eden Akıncı, “Eğer katılma kararımı kesinleştirirsem, bağımsız aday olarak çıkacağım. TDP, TKP’den gelen gelenekle benim köklerimdir, ama TDP adayı olarak çıkmak düşüncesinde değilim. Bana yapılan telkinler geniş bir halk yelpazesinin her kanadından geliyor. Kendimi halkın adayı olarak sunmak isterim” dedi.
Akıncı, cumhurbaşkanlığı aday adaylarından Mehmet Ali Talat’a karşı CTP içinde sergilenen tavrı yadırgadığını dile getirerek, “Talat bu partinin hem genel başkanlığını, hem başbakanlığını ve hem de cumhurbaşkanlığını yapmış bir siyasetçi. Kendisinin diğer aday adaylarıyla birlikte aynı potaya konulmasına hak ettiği değerlendirmeyi yapacağını umarım” diye konuştu.
Akıncı, cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda adı geçen diğer aday adayları hakkında ise herhangi bir yorumda bulunmadı.
Kıbrıs sorununun çözüm süreci ve ada açıklarında bulunan doğal gaz konusuna da değinen Akıncı şunları söyledi:
“Rum tarafı sanki Kıbrıs sorunu 1974’te başlamış gibi bir siyaset gütmekte. Bir süre önce Güney Kıbrıs’ta verdiğim konferansta BM Barış Gücü’nün 1964’ten beri Kıbrıs’ta bulunduğuna dikkati çekerek, o ortamda sorunun nasıl 74’te başlamış olabileceğini sorguladım. Kıbrıs sorununun çözümünde iki halkın ortak bir zemin bulabileceğine ve işbirliği yapabileceğine ta belediye başkanlığı dönemimden bu yana inandım ve özen gösterdim. Lefkoşa’nın iki belediyesi arasındaki ortak kanalizasyon projesi bu bağlamdaki inancımın canlı göstergesidir. Şimdi de şu doğal gaz konusunun işbirliği ve çözüm yönünde bir ortak zemin oluşturabileceğini düşünüyorum.”
(KIBRIS)
Editör: TE Bilisim
