Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı Mağusa’da bölge muhtarlarıyla bir araya geldiği dün akşamki etkinlikte yaptığı konuşmada, Doğu Akdeniz’deki doğal gaz zenginliklerinin de diyalog ve müzakere çerçevesinde adil olarak bölüşülebilmesi ve bu konunun bir gerginlik alanı olmaktan bir an önce çıkmasını temenni etti.

Akıncı, aklın gereğinin, çatışma ve gerilim değil, uzlaşma, müzakere, diyalog olduğunu belirterek, “Doğru olan, işbirliği yaparak zenginlikleri paylaşmaktır. Kıbrıs sorununun çözülmesi Doğu Akdeniz’deki istikrara ve enerji iş birliğine büyük katkı yapacaktır. Çözüm hem ülkemizin hem de bölgemizdeki tüm aktörlerin yararına olacaktır” dedi.

Geçtiğimiz gün Türkiye ile ilişkiler konusundaki bir açıklamasının belli çevreler tarafından istismar edilmeye çalışıldığına işaret eden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Türkiye ile ilişkilerin sağlıklı bir zeminde; karşılıklı saygı ve sevgiye dayalı kardeşlik hukuku içinde olmasını her zaman savundum” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı şöyle devam etti:

“Biz, Türkiye ile dostluk ve kardeşlik içinde karşılıklı saygıya dayalı bir ilişki isteriz. KKTC olarak ayrı bir devletiz. Dünyaya kendimizi Kıbrıs’ta Rumlara eşit siyasi bir varlık olarak kabul ettirme mücadelesi veriyoruz. Kimlik, kişilik ve statümüz bizi tanıyan bir ülke olarak Türkiye için de çok önemlidir. Buna herkesin dikkat etmesi lazım. Bu ilişkiler dengeli olmalı. Biri söyler, diğeri aynen yapar yaklaşımı doğru değildir. Doğru olan, bizim de her zaman yapmaya çalıştığımız gibi iyi niyetle diyalog kurup uzlaşmaya çalışmaktır.

Bu durumu izah etmek için yıllardır bilinen ‘otur deyince oturulup, kalk deyince kalkılan’ ilişki biçimini anlatan deyimi kullandım. Bazıları bunu istismara girişti, Sayın UBP Genel Başkanı ve Başbakan Tatar bu sözü istismar ederek, ‘Akıncı ırkçıdır’ bile diyebildi. 45 yıllık siyasi hayatımda insanlar arasında ırk, cinsiyet, renk ayırımı yapmadığımı herkes biliyor. Bu tür sataşmalara genelde cevap vermemeyi tercih ediyorum ama bu konuda aşırıya gidiyor. Hayatımda ayrıştırıcı, ötekileştirici bir tavrım olmadı. Bu istismara kalkışanlar abesle iştigal ediyorlar.

Bu konuya samimiyetle hassasiyet gösteren, iyi niyetinden kuşku duymadığımız çevreler de oldu. Onları anlıyorum. Bu samimi hassasiyetlerini elbette dikkate alacağız.”

Editör: TE Bilisim