“ODTÜ Raporuna göre Jeneratör Yatırımı fizibil değil”

“Eldeki teknik verilere göre elektrik ihtiyacı olarak ulaşılan Pik değerler geçen yıllardan daha aşağıda ve hiçbir tehlikeli bir durum yok”

“Şu an için yatırım olarak Yedek Parça alalım derim Jeneratör alalım demem”

“İlk olarak İletim Yatırımı sonra Üretim yatırımı”

“Düzenli tahsilat ile finansal yapı düzeltilmeden yatırım düşünmek yanlış”

“Kıb-Tek’in bankalara 163 milyon TL AKSA’ya 220 milyon TL borcu var”

“Şu anda Yakıt bedeli,maaşların ödemesi hazır”

“Kıb-Tek genel müdürü Ahmet Dargın “geçmiş hükümetin propaganda aletini getirip önüme koyma saygısızlığını yaptı ben onu görevde tuttuğum halde”

Yukarıdaki açıklamalar Bakan Hasan Taçoy’un bakan olduktan sonraki açıklamaları .

UBP muhalefette iken meclis kürsüsünden Başbakan Ersin Tatar:

300 milyon TL borcu olan bir kurumun bir 300 milyon TL daha borçlandırılmasına kimsenin hakkı yok”

Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi UBP’nin elektrik politikasıdır jeneratör yatırımına gerek yok”

Tüm bu açıklamalar ve daha onlarca Jeneratör yatırımını reddeden açıklamalar yapılırken El-Sen ve “Jeneratör lobisi” UBP-HP hükümeti kurulur kurulmaz Jeneratör yatırımı baskısı gelmeye başladı.

El-Sen diğer sendikalardan hiçbir destek alamadığı halde sırf şov olsun ve “Jeneratör Lobisi”nde aldığı görevi yapmak adına hiçbir görevi olmadığı halde greve gidip yine hiçbirşey elde etmeden “şovunu yapıp” görevini yerine getirdi.

“Jeneratör lobisi” bir önceki 4’lü koalisyon döneminde kuruldu ve bu lobide baş aktör hükümet ortağının olduğu daha gün gibi önümüzde dururken yeni kurulan UBP-HP koalisyon hükümetinde yine baş aktör HP’nin yönetim kurulu üyesi Yusuf Avcıoğlu, 4’lü koalisyon döneminde müdür olarak atanan Ahmet Dargın ve tabii ki EL-SEN sahne aldı.

Kıb-Tek’teki Enerji ihtiyacı olmadığı ve “bozuk mali yapı gerçeği varken" ısrarla Jeneratör yatırımı gündeme getiriliyor ama bu kötü mali yapıyı oluşturan 4’lü hükümetten hesap sorulması hiç gündeme gelmiyor…

İşte esas mesele bu ve halkın malı olduğu söylenen Kıb-Tek’in yaşaması için önce bu büyük borcun oluşmasındaki yanlış yönetenlerden hesap sorulması için heyet oluşturulması gerekirken “jeneratör lazım mı değil mi” heyeti kuruluyor,

EL-SEN kime hizmet ediyor?

Jeneratör Lobisine mi yoksa “Kıb-Tek çalışanlarına mı?”

Eğer asli görevine diyorsa sendikanın kuruluş amacı Kıb-Tek’i yaşatmak ve çalışanların haklarını korumaktır!

Batırılan bir kurumda çalışan kalmayacağı için hak aramana da gerek kalmayacak eğer halktan destek istiyorsan ve “jeneratör lobisi” gibi dış odaklı çıkar çevrelerinin görevlisi değilsen önce 4’lü koalisyon döneminde yaratılan bu “mali çöküşün” zamanın yönetim kurulundan hesap sorarsın sonra görevin olmayan işlere bakarsın.

Bu durumda şu sorular cevap beklemektedir;

UBP enerji politikaları hep kablodan yana iken nasıl olur da bir anda değişiyor, hükümet kurulurken bu kadar ısrar ettiği bu elektrik üretim politikasını neden protokole koymadı?

Ekonomi ve Enerji bakanı Hasan Taçoy muhalefette ve görevde iken jeneratör yatırımı en son düşünülmesi gerekiyor önce mali yapı düzeltilmeli derken bir anda nasıl çark etti, mali yapı tamam mı?

Kıb-Tek’i yakıt alamayacak duruma düşüren bir önceki yönetim kurulundan hesap sormayı düşünüyor musunuz?

Bir önceki yönetimde baş aktör Yusuf Avcıoğlu sizlere Kıb-Tek’in mali durumu hakkında meclis kürsüsünden bilgi istediğiniz halde bilgi vermeyip “Kıb-Tek’e gelin verelim” deyip gittiğiniz halde eksik bilgi vermesinin ve gerçeği gizlenmesine destek verip dikkatleri başka tarafa çekmesinin sonunda oluşan bu kara deliğin hesabı Avcıoğlu’na sormayacak mısınız?

Memleket Haziranda karanlığa gömülecek” diye beyanat verip Jeneratör ihalesine çıkılma baskısı yaratmaya çalışan müdür Ahmet Dargın’dan KKTC halkını ve tüm siyaseti “jeneratör lobisine hizmet adına” yanıltmasının hesabını sormayacak mısınız ?

Kıb-Tek’in bankalara ve AKSA’ya olan borcunu nasıl ve ne kadar zamanda ödeyebileceksiniz?

4’lü koalisyon döneminde dönemin maliye bakanı müjde verir gibi “maaşlar ödenecek” açıklamasını devamlı eleştiren Bakan Taçoy “şu an yakıt bedeli ve maaşları ödemeye hazırız” diye açıklama yapacak duruma getiren bir kurum UBP-DP dönemindeki mali tablolar yıllık mali raporlardaki durumu göz önüne alınarak ciddi bir soruşturma yapılması için neyi bekliyorsunuz?

EL-SEN neden bu mali yapıyı yaratanlara karşı tek bir açıklama yapmadı ve hala daha 4’lü koalisyon dönemi sendika tarafından koruma altında?

Sendika her şeye karışırken ulaşılan bu büyük borca ve 15 ay süresince bir liralık yatırım yapılmamasına neden sessiz kaldı ?..

Kıb-Tek’te yaşanan gelişmelere yanıtsız kalan sorulara, kamuoyunun bilmediği meselelere önümüzdeki günlerde de devam edeceğiz…

MERAKLI KÖŞE?

Mesaj kime?

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu…

Dün KKTC’de önemli temaslarda bulundu!

Ama önceki gün Yeni Erenköy’de bölge insanı ile buluştu…

Yanında KKTC’den tek bir yetkili yoktu!

Haliyle bu tablo bazı kesimler tarafından eleştirildi…

Aslında bu ilk değildi!

Daha önce de Türkiyeli bazı bakanlar bazı köylerde temaslarda bulundular…

Bunu yapmamaları için bir engel yok da!

Burada verilmek istenen mesaj nedir işte onu bilemeyiz…

Ve bu mesajlar kime verilmek isteniyor!

Bu arada bir dipnot;

Çok yakında Karpaz yarımadası için çok ama çok önemli kararlar alınacak ve gelişmeler yaşanacak…

Tabi ki beraberinde yoğun tartışmaları da getirecek! 

Detaylar pek yakında!

DAÜ Raporu ne oldu?

Biraz fazlasıyla tekrar ediyoruz bunun da farkındayız ama…

Ortada YÖDAK’ın hazırladığı bir DAÜ raporu var!

Raporu yazıp Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’na gönderdiler…

Bakan Çavuşoğlu da bu raporu bir komiteye havale ettiğini açıklamıştı!

İşte bu raporun akıbetini merak ediyoruz sadece?

Soruşturmaların sonuçlanması neden bu kadar gecikiyor?

Perde gerisinde bilmediğimiz başka şeyler mi var?

Menfi ya da müspet bir sonuç bekliyoruz sadece…

MESAJ KUTUSU

Sayın Hasan TAÇOY, El-Sen’in eyleminden hemen sonra hükümetle sendikanın uzlaşması kafalarda çeşitli soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Bu arada artık sessizliği bozup da bir de gelişmeleri sizden dinlesek devlet ciddiyeti açısından da iyi olacak gibi geliyor bize!

Sayın Kudret ÖZERSAY, sendikanın açıklamasından sonra kablo ile elektrik konusunda cevap hakkınız olduğu için bu konuda kamuoyunu aydınlatmayı düşünmez miydiniz? Bilirsiniz bizde sessiz kalmak biraz kabullenmek olarak algılanır!

Sayın Mustafa AKÇABA, Lefkoşa’da Tren Yolu Polikliniğine giden hastalardan hem sabah kayıtları hem de hekim eksikliği ile ilgili şikayetler geliyor. Vatandaş bir sabah çok erken saatlerde buraya denetleme için gidip yaşanan olumsuzlukları gözlerinizle görmenizi istiyor!

Sayın Hasan SUNGUR, dairelerin sadece emlakçılar tarafından satılması gerektiği yönündeki açıklamalarınız emlak camiası dışında kimseden ilgi görmedi aksine tepki gösterenler olmaya başladı. Bu konuyu bir kez daha düşünün deriz…

Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, Girne’nin göbeğinde etik dışı yazılarla dolu olan reklam panosunu anında kaldırarak bundan böyle bu konuya da denetim getirme kararı aldığınızı memnuniyetle öğrendik. İpleri ne kadar elinizde tutarsanız otorite de o kadar kolay sağlanmış olur…

Sayın Narin Ferdi ŞEFİK, bazı hukukçular hükümetin istediklerinizi erine getirmediği için bu kez adli yıl açılış töreninin çok sade olacağını ve tepkinizi de böyle ortaya koyacağınızı iddia etmeye başladılar. Yıllardır dilinizde tüy bitti ama dertlere çare olan birilerini bulamadınız değil mi?

Sayın Kubilay ÖZKIRAÇ, kurumda bir çalışanın müsteşarlık mevkiine atanması için girişimde bulunulduğu yönünde çeşitli ihbarlar yapılmaya başlandı. Bu konuda umarız kurumun haklarını ve çıkarlarını korumak için inisiyatif üstlenirsiniz değil mi?

Sayın Özlem GÜRKUT, yasalara ve tüzüklere rağmen bazı hastane ve hekimlerin reklam konusunda titiz davranmadığı ve bu konuda otorite boşluğu yaşandığı konuşuluyor. Artık diyoruz yönetimi ve denetimi biraz sertleştirseniz de herkes haddini bilsin, fena mı olurdu yani!

Sayın Cemal ERDOĞAN, Belediye Başkanı olduğunuz Esentepe’de yasa dışı ve izinsiz işlemlerin yakın bir gelecekte başınızı ağrıtabileceği konusunda uyarılar gelmeye başladı. Umarız başınızı belaya sokacak kararlara geçit vermezsiniz…

Sayın Aslı EROĞLU, bir kurumun asbaşkanlığına atanmanız konusunda duyumlar gelmeye başladı. Soyadınız nedeniyle bu konuda çeşitli tepkilerle karşılaşabilirsiniz onun için birden fazla düşünün deriz. Dertsiz başınızı niye derde sokasınız ki!

Sayın Zeki ÇELER, evdeki kasa iddiaları nedeniyle en çok bazı meraklıların para ararken kedilerinizi kaçırabilecekleri endişesine kapıldığınız gözlemleniyormuş. Eğer böyle bir şey gerçekleşirse size bizim mahalleden onlarcasını gönderebilirsiniz dert etmeyin deriz!

Sayın Mehmet EZİC, dillere destan olan muhteşem düğün nihayet gerçekleşmiş ve gençler muratlarına ermişler. Genç çifte bir ömür boyu mutluluklar dileriz. Artık bundan böyle size de torun bekleme sırası geldi dede olmak size epey yakışacak…