Dernek Yönetim Kurulu kararıyla İsviçre’ye gelen Dernek Başkanı Metin Şadi TAK’a yaptığı açıklamada, 11 Şubat 2014’de Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum tarafının yaptığı ortak açıklamada da yer alan iki toplumlu ve iki kesimli, siyasi eşitliğe dayalı federasyon temelinde bir çözüme dernek olarak destek verdiklerini, Akıncı ve ekibine destek belirtmek için İsviçre’ye geldiğini belirtti.<br /> İsviçre’de Kıbrıs Türk tarafının Federal bir çatı altında çözüm için ciddi bir uğraş verdiğini gözlemlediklerini ifade eden Şadi, “Bu gayretin sonunda bir çözüm olmazsa Kıbrıs Türk tarafında bir hata aranmaması gerekir, Kıbrıs Türk tarafında hata aranmasına Dernek olarak karşı duracağız” dedi.<br /> <br /> Halen çözümlenmemiş konulardaki görüşlerini de paylaşan İŞAD Başkanı Şadi, varılacak çözümde güvenlik ve garantiler başlığı ile ilgili, “Geçmişten gelen sebeplerden dolayı Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi derneğin olmazsa olmazları arasında. Bunun ele alınması gereken yer Yunanistan, Türkiye ve İngiltere’nin de katılacağı beşli konferans” şeklinde konuştu.<br /> <br /> “BEŞLİ KONFERANS…”<br /> <br /> Yunanistan Başbakanı’nın garanti sisteminin devam etmeyeceği güvencesi verilmesi halinde beşli konferansa katılma ön şartını yanlış bulduklarını ifade eden Şadi, “Dernek, beşli konferanstan çıkacak olan karara saygı duyacaktır” dedi.<br /> <br /> Muhtemel bir çözüm anlaşmasının Avrupa Birliği’nin birincil hukuku olması ve antlaşmanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde de kayıt altına alınmasının önemini de vurgulayan Şadi, “Bu, antlaşmadan kaynaklı bir anlaşmazlık konusunda Kıbrıslı Türklerin aleyhinde, AİHM’de dava açılmasını engelleyici bir önlem olacaktır” dedi.<br /> <br /> Dönüşümlü başkanlık konusuna da değinen Şadi, bunun Kıbrıs Türk tarafının devletine sahip çıkması açısından çok önemli bir etken olduğunu, bunun Derneğin kırmızı çizgileri arsında olduğunu belirtti.<br /> <br /> Gelinen aşamada çözümün önemini de vurgulayan Şadi, mevcut çözüm sürecinde Federasyon temelinde bir çözüme ulaşılamadığı takdirde, federasyon temelinde çözüm arayışlarında ısrar edilmemesi ve farklı çözüm arayışlarına yönlenmesi gerekeceğini söyledi.