“İnternette kumar oynar mısınız?”


Aslında bu bir ihbar yazısıdır;
Malum ülkede Kıbrıslı Türklerin kumar oynamaları yasak.
Aynen fuhuşun yasak olduğu gibi!
Fuhuş yasak ama, fuhuş için gelenler devlet eliyle gelirler.
Devletin sağlık kurumlarında haftanın birkaç günü cinsel hastalık var mı diye taramadan geçerler…
Devlete de her biri iyi para bırakırlar!
Ama ne gariptir ki devlet eliyle fuhuş yapanlar yine devletin polisiyle basılır ve haklarında soruşturma açılır…

Kumarhaneler de onlardan pek farklı değil aslında!
Yerliler giremez ama aslında baş müşteri onlardır.
Özel odaları bile vardır, oraları polis basmaz, basamaz!
Zaten basmadan da bazı gazinoların çoktan haberi olur ve torpilli müşterilerini saklarken garibanları yem diye verirler…
Maksat hasıl olsun diye!

Rum ekonomisi tepetaklak olmadan önce bizim gazinoların en çok para harcayan müşterileri onlardı…
Ekonomi çöküp günlük harcamalara bile limit gelince haliyle kumar tutkunları yavaş yavaş ayaklarını çekmek zorunda kaldılar…
Zaten Rum hükümeti paranın kuzeye geçmesini önlemek için birkaç ay içinde birkaç kumarhane açacak ve bu da bizim ekonomiyi vuracak.
Ama bizimkiler her ihtimale karşı şimdi gazinolarda oynanan kumardan çok daha tehlikesini ülke geneline yaymaya çalışıyor…

Geçmişte de bir çok ihbar almış ve anında yazmıştık.
Şikayetler şimdi daha da yoğunlaştı.
Gelirlerinde büyük düşüş olan bazı kumarhane işletmeleri şimdi bu işi internete dökmeye karar verdiler.
Kumar tutkunlarını telefonlarla arayıp, ‘internette kumar oynamak ister misiniz’ diye soruyorlar!
Evden çıkma derdi yok, polis baskını derdi yok!
Bunun için özel şifreli web siteleri kurulacak ve her bir müşteriye ayrı şifre verilip ayrı hesap açacak, bol miktarda da kredi tabi ki…

Onunu için başta da yazdık bu bir ihbardır;
Bu iş bir de internete döküldü mü yandığımız gündür!
Devletin vergisini alamaması bir yana ailelerin çöküşü daha da artacak ve kumar canavarının pençesinde çırpınıp duracağız!
Devlet, devlet babalığını yapmazsa…
20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramımız kutlu olsun…
Yaşanan onca mücadele ve sıkıntının bu günler için olduğunu görünce insanın içi sızlıyor…




Okur Şikayeti

“EL-SEN ŞOV YAPIYOR”


“SAYIN LEVENT ÖZADAM,
İNSAN SAĞLIĞI VE TRAFİK KONULARINA OLAN DUYARLIĞINIZDAN DOLAYI BU KONUYU GÜNDEME GETİRMENİZİ RİCA EDİYORUM.
GAZİMAĞUSA TRAFİK IŞIKLARI YAKLAŞIK 30 GÜNDÜR ÇALIŞMIYOR. HER GÜN KAZA VEYA KAZA TEHLİKESİ YAŞANMAKTADIR.
BU KONUNUN NEDEN KAYNAKLANDIĞINI KONUSUNU BİRAZ ARAŞTIRINCA TRAFİK IŞIKLARININ ELEKTRİK DAİRESİ TARAFINDAN KESİLDİĞİ VE BORCUN ÖDENMEDİĞİ SÜRECE KESİK KALACAĞI BİLGİSİNE ULAŞTIM.
BORCUNDA 20.000 TL CİVARI OLDUĞU SÖYLENİYOR.
ŞİMDİ SORMAK İSTERİM:
1- ELEKTRİK DAİRESİ ADADAKİ TÜM ALACAKLARINI TAHSİS ETTİ GERİYE BİRTEK TRAFİK IŞIKLARI MI KALDI?
2- YOKSA GAZİMAĞUSA BÜYÜK SANAYİDE HAFTALARDIR SAAT 16:00’DEN BERİ YANAN SOKAK LAMBALARININ PARASINI SAYIN CESURER Mİ ÖDÜYOR?
3- SAYIN CESURER’İN BU KONUDA YAPMIŞ OLDUĞU AÇIKLAMA BEN TALİMATLARI UYGULARIM VE KESERİM DİYOR. SOKAKLARA BOŞUNA GÜNDÜZ VAKTİ YANAN ELEKTRİKLERİ DÜZENLESİNLER ÖNCE.
4- VEYA KENDİLERİNİNDEN ÇOK İYİ BİLDİKLERİ ALAMADIKLARI PARALARI VEYA KAÇAK ELEKTRİK KULLAN YERLERİ HALLETSİNLER.
5- SAYIN ULAŞTIRMA BAKANI İSMAİL BAŞARIR HERGÜN BU IŞIKLARIN ÖNÜNDEN GEÇİYOR VE IŞIKLARINI DURUMUNU GÖRÜYOR. AMA YAPILAN AÇIKLAMA İSE ELEKTRİK SAYACININ GAZİMAĞUS BELEDİYESİ ADINA OLDUĞU SÖYLENİP TOPU GAZİMAĞUSA BELEDİYESİ ATIYORLAR. BELEDİYEDE TOPU İÇ İŞLERİ İLE ULAŞTIRMA BAKANLIĞINA ATIYOR.
SORUYORUM BU IŞIKLARDA MEYDANA GELECEK OLAN BİR KAZADA CAN KAYBI OLURSA BU KURUMLARIN BAŞINDAKİ KİŞİLERİN VİCDANLARI SIZLAYACAK MI?
BU SORUMSUZCA DAVRANIŞ SONUNDA BİRİLERİ BUNLARDAN HESAP SORARSA SUÇLU HESAP SORAN MI OLUR.
LÜTFEN SHOW YAPMAYALIM...
HERKES KİMİN NE OLDUĞUNU ÇOK İYİ BİLİYOR...”
(HASAN HASOĞLAN)



GÜNÜN FOTOĞRAFI



“Havai fişekle şehitler anılmaz”


“Şafak nöbetine gidecek olanlar için yazdığım yorumlara kızanlar için bir kez daha yazıyorum:
Bir şehide göstereceğiniz saygı onun öldüğü yerde içki içerek müzik dinleyerek havai fişeklerle eğlenerek yapılmaz. Onun arkada bıraktığı insanlara saygı duyup, onların acısına ortak olarak paylaşılır.
Babası 20 Temmuz’da, yani sizin nöbet beklediğiniz gün şehit olan bir şehit çocuğu olarak oraya gidenler için ben onların da benimle aynı acıyı çekmelerini dilemeyeceğim. Ancak umarım ki onların çocukları bir gün sizlerin biz şehit çocuklarına yaşattığınız acıyı çocuklarınız yaşamaz.. Ve bir gün sizin hayattan göçüp gittiğiniz gün sizin ölüm nedeninizle ilişkili olarak çocuklarınızın gözlerinin içine bakarak eğlenmeye kimse gitmez. Hele de bunu siyasi şova dönüştürerek yeni boyanmış saçlarıyla bende şafak nöbetine gideceğim diyen siyasileri tarih affetmez…”
(Harper ORHON- Şehit Çocuğu)


“Fitrelerinizi LTB'ye veriniz!”


“Koskoca Lefkoşa Türk Belediyesi günlük basit işlerini yapabilmek için sağdan soldan malzeme bağışı topluyor...
Bugün de hayırsever bir vatandaş bir kısım boya işlerinin yapılabilmesi için boya bağışında bulundu.
Ben diyorum ki fitrelerimizi de Lefkoşa Belediye Başkanlığına verelim...
Hiç değilse toplanacak fitrelerle bazı minik işlerini daha finanse edebilir!..
(Ahmet TOLGAY)


MESAJ KUTUSU


Sayın Gülsün YÜCEL, Rum tarafı Türk malını rüşvetle sattılar haberi ile kaynıyor. Maria Lambrou’nun mahkemede verdiği ifadeden haberiniz var mı? Bizim Tapu Dairesi bir an önce devreye girmezse ele güne rezil olacağız.

Sayın Ali Çetin AMCAOĞLU, Gönyeli mitinginde KTHY’yi batırdılar diye feryatta bulunmuşsunuz. Bir de kimin batırdığını açıklasaydınız ha keşke…Duyanlar fena öfkelenmiş haberiniz olsun.

Sayın Ünsal ECESOY, bazı gazino işletmeleri yasa dışı yollardan internette kumar oynatmaya hazırlanıyor. Duruma el koymanız ve bu işin önüne geçmeniz isteniyor, bizden iletmesi.

Sayın Nuri GÖKŞİN,
Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde sabahın köründe sıra kuyruğuna giren vatandaşların torpilli hasta şikayetleri size hiç iletilmedi sanırız. Bazı uyanık hastane personeli, hastalara illallah çektiriyor bilesiniz.

Sayın Buran ATAKAN, 28 Temmuz seçimlerine özel bir liste hazırladığınız ve bu yolla KTHY mağdurlarının intikamını alacağınız söyleniyor. Adaylar listeyi merak etmişler bize sormaya başladılar.

Sayın Ali ÜSTEL,
öyle bir açıklama yaptınız ki özrünüz kabahatinizden daha büyük oldu. Muhterem ağabeyiniz bakan olmasa siz o arazinin sahibi olabilir miydiniz acaba? Bari susun ve bir süre kimseye görünmemeye bakın.

Sayın Halil ORUN, dün AMK’de bütün belediye çalışanlarını toplayıp seçimler için destek istediniz. Bazıları buna fena içerleyip şikayette bulundu. Çalışanın iradesine müdahale etmek biraz ayıp kaçmıyor mu?

Sayın İsmail BAŞARIR, her gün önünden defalarca geçtiğiniz halde trafik ışıklarının yanmadığını görmediğinizi sakın söylemeyin. Bir aydır borcundan dolayı ışıklar yanmıyor ve Allah korusun kötü bir kaza olursa bunun hesabını kim verecek?

Sayın Okyay SADIKOĞLU, anketler her ne kadar sizi aşağılarda gösterse de sürpriz yapabilecek adaylar arasında en başta görülüyorsunuz. İddiaya göre partinizin yaptırdığı ankette ilk 5 içinde yer alıyormuşsunuz. Hadi hayırlısı…

Sayın Ümit BAHŞİ, Ankara’da uzun bir süre ameliyat süreci yaşadıktan sonra adaya döndüğünüzü öğrendik. Seçimlere çok az bir süre kaldığına göre bölge vekillerinden kimleri destekleyeceğiniz de merak konusu olmuş.

Sayın Serdar DENKTAŞ, bir televizyon programında sendikalara ağır bir şekilde yüklenince bazı sempatizanların keyfini kaçırmışsınız. Yine de seçmenin nabzına göre şerbet vermemeniz ve oy kaybına rağmen bu çıkışı yapmanız bazı partilileri de sevindirdi.

Sayın Zorlu TÖRE, hem oruç tutmak hem de 40 derece sıcakta seçim çalışması yapmak sizi epey etkilemişe benziyor. Görenler aradı, halinize pek üzülmüşler. Salıktan öte bir şey olamaz hatırlatmak istedik…

Sayın Ahmet ÇALUDA, bizim yayınladığımız anket sonuçlarını gören bazı partililer hırs yapmış sizi sandıkta bırakmak için şimdi daha fazla çalışmaya başladılar. Son hafta sürprizlerine hazırlıklı olmanızı salık verdiler…

Sayın Özdemir GÜL, televizyon programlarındaki performansınız izleyenleri hayrete sokmuş. Hele de ülke sorunları konusundaki sorulara net cevap vermemeniz hayal kırıklığı yaratmış. Hayırdır niçin bu kadar tutuk oldunuz ki, biz de anlayamadık…

Sayın Fatma AZGIN,
Güzelyurt’ta bir eczanenin hijyenik koşullara uymadığından şikayetler almaya başladık. İçerisi tuvalet kokusundan geçilmiyormuş. Hele de iş başında alkollü birinin olması bizi de şaşkına çevirdi. İlgilenirseniz eczane ismini size verebiliriz.

Sayın Hasan TATLIYAY,
domuz pirzolası partisi nasıl geçti? Ha keşke mübarek Ramazan ayında bunu deşifre etmeseydiniz? Bazı okurlardan epey tepki geldi…

Sayın Kemal Deniz DANA, hem seçim heyecanı hem de sıcaklar tansiyonu yine tavana çıkarmış. Artık biraz da mührü bırakıp karma çalışırsanız sizin için daha hayırlı olacak. Zira potaya çok lakın bir yerdesiniz…

Sayın İsmail GÜNEŞOĞLU, Mağusalı gençler sizin için epey ter döküyorlar. Zira sizi tanımasak da hep güzel duyumlar alıyoruz. Bu sefer olmazsa bile pes etmeyip siyasete devam ederseniz ileriki seçimlerde şansınız bir hayli fazla.



Günün Fıkrası

Zil sesi

Kasabanın saygın papazı, bir akşam meyhaneye gider.
Yemeğini yerken şarabını da o kalabalık meyhanede yudumlamaktadır.
Saatler sonra tuvaleti gelir ve tuvalete gider. Çıktığında,
meyhanedeki o kalabalık kahkahalarla gülmekte ve birbirlerini
dürtüp işaret parmaklarıyla papazı göstererek kahkahalarına
devam etmektedirler. Buna anlam veremeyen papaz, meyhaneciyi
çağırarak neler olduğunu sorar.
Meyhaneci der ki:
-Papaz efendi bizim tuvalette pisuarın üstünde belden aşağısı bir kağıda kapanmış, üstü çırılçıplak bir kadın resmi vardır, zaten görmüşsünüzdür.
-Eeee, der papaz.
Meyhaneci:
-İşte o kağıdı kaldırınca bizim bu tarafta bütün ziller çalar da ondan gülüyorlar"..