Ofisinden yapılan açıklamaya göre Denktaş “Zirve Kıbrıs” isimli programa katılarak soruları yanıtladı. Seçildiği takdirde Azerbaycan ve Kırgızistan’a da önem vereceğini vurgulayan Denktaş, “ BM ve Türkiye seçimlerde yönlendirme yapıyor” dedi. Denktaş şöyle konuştu: “Seçimlere az bir zaman kaldı. Bu süre içerisinde vatandaşlarımız kendilerine yakıştırılmak istenen güdülecek sürü olgusundan çıkarak sandığa gidip oy vermelidir. Elbette bana verirlerse oylarını sevineceğim. Kafa kafaya bir yarış vardır. Seçmen mutlaka sandığa giderek 11 adayın içerisinden kendilerinin takdir ettiği, iş yapabilecek, bu işin altından kalkabilecek sorun çıkarsa sığınacak bir liman olarak görebileceği adayları kimse gitsinler ona oy versinler. Nasıl olsa hiçbir şey olmaz gitmeyeyim düşüncesinde olanlarla, gidersem Covid -19 ya bulaşırsa korkusuna kapılanlar da iyi düşünmelidir. Ben 30 yıl önce siyasetten çok uzak olduğum bir dönemde kader beni siyasetin içine itti. Rahmetli abim siyasetle uğraşıyordu onu kaybettikten sonra böyle bir karar aldım siyasete girdim. Hiçbir şey olmaz dediğimiz memlekette bugün internet üzerinden yayın yapıyoruz. Gençler internetsiz bir hayat düşünemez ama o gün de yapılamaz denilenler yapılmıştı.” “BENİM ESKİ TUTKUM RALLİ SPORUDUR” “Benim eski tutkum ralli sporudur.” diyen Denktaş, “Günü gelince yarışa girerdik, yarış biterdi arabamızı tamir edip tekrar yola çıkardık. Spor bakanlığım döneminde uğraştık rallicilerin önünü açtık. Bugün gençlerimiz artık Avrupa şampiyonasına katılabiliyor. Biz de zevkle onları seyrediyoruz. O yollardan geçen yabancı plakalı araçları, Kıbrıslı Rumları, Kıbrıslı Türkleri, Türkiye'den gelen yarışmacıları izliyoruz. Kendi ayakları üzerinde duramaz denmişti. 3 yıllık Maliye Bakanlığım dönemimde denk ve artı bütçeye geçtim. Emeklilerden kesilen maaşı 7 yıl sonra ben ödedim.” diye devam etti. “RAUF DENKTAŞ BİR ÇINARDIR” Rauf Denktaş’ın bir çınar olduğunu, Türkiye ve Türk dünyasında da saygı gördüğünü anlatan Denktaş, şöyle devam etti: “BM'de görev yapan herkes fikirlerine katılmasa bile saygı duyduğu bir isimdir. O çınarın altında birçok insan yetişti. Siyasetçilerin bir kısmı o gölgeden faydalanarak yattı uyudu, bir kısmı da o gölgede uyurken ağacı baltalamaya çalıştı. Bana babamın anlattığı oğlum gölgede yaşamakla olmaz. Güneşe de çık yanacaksan yan ama kendi gölgeni yaratmaya çalış. Hayatım 60 yıla yakın siyasetin içerisinde geçti. Bu dönem içerisinde çok ilginçtir Denktaş’a 30 yılı baba diyebildim. Kendisine ülkenin tümü hala baba diyebilir. Ama ben ömrümün son 30 yılında Sayın Cumhurbaşkanım diye hitap ettim. Baba diyebilmenin özlemini ben de çektim. Son 30 yıllık süreçte icraatlarım ve duruşumla güneşte kavrulan ama yavaş yavaş büyüyen yeni meyve veren bir ağaç olarak gölgemi yaratmaya başladım. Arkadaşlarla konuşurken Denktaş Bey'i kullanmalıyız dediler ama o bambaşka bir figürdür onu yukarıda bir yerde bırakalım dedim. Kendi ismimle çıkalım saldıracak olan bana saldırsın babama saldırmasınlar dedim. Dünyada bir tek ABD’de Hillary Clinton ön ismi ile çıkmıştı. Dışarıda bana ya Serdar abi diyorlar ya da Serdar başkan. Denktaş Bey diye çağıran yok . Özetle Denktaş hepimizin atası ona bir şikayetim yok ama burada orijinali vardır. Duruşuyla, sözleriyle yaklaşımıyla buradadır. Çünkü aldığım görevi yapmaya çalışıyorum ve aldığım görevleri de başarıyorum. Sonuçta başarısız bir dönemim olmadı. Evet ben biyolojik oğluyum hem gerçek bir Denktaş’ım. Babamın evinde yaşayan, o evin kokusuyla ve o evin öğrettikleri ile büyüyen biri Türkiye'ye gerçekten bağlıdır.” “FEDERASYON RUMLARA UYMUYOR” Kıbrıs sorununun geldiği noktada, BM parametrelerine Rumların uyum sağlayamadığını belirten Denktaş, aynı doğrultuda devam etmenin anlamı olmadığını vurguladı. Federasyonun Rauf Denktaş'ın aldığı Türk tezi olduğunu söyleyen Serdar Denktaş, “Güney’de federasyon acı taviz olarak kabul edilir. Güney’le buradan devam etmenin anlamı yok ama Anastasiadis'in ortaya attığı ve sonra geri çektiği desantralize federasyonun üzerine gitmeliyiz. Bu çok dar çerçevede merkezi hükümetin kanatlarının güçlü olduğu bir federasyon yapısıdır. Sayın Akıncı maalesef bunu hemen kapacağına yapmadı” dedi. “TÜRKİYE VE BM YÖNLENDİRME YAPIYOR” Hem BM’nin, hem de Türkiye Dışişleri’nin yaptığı açıklamanın seçimlere yönelik bir yön gösterme olduğunu ifade eden Denktaş, şöyle devam etti: “Bizde bir ekonomik kriz bir de seçim var. Seçimlerde kimin ortaya çıkacağı belli değildir. BM’den bir açıklama geldi. Seçim bitince görüşmeler üçlü konferansla başlayacak gayri resmi de 5'li konferans olacak diye Guterres’in yaptığı açıklama yönlendirmedir. Seçimleri etkileme maksadıyla yapılmıştır. Çok belli… Öte yandan hemen Türkiye bir açıklama yaptı tam ters noktada asla federasyon görüşmeyiz diye bu da benzeri bir yönlendirmedir. “KİM TEHDİT EDİLİYOR SÖYLEYECEK DEĞİLİM” Kim tehdit ediliyor diye bu şekilde onu söyleyecek değilim ama bunlar yaşanıyor. Konuşan kişiler de kendisini Türkiye devletinin en üst yetkilileri olarak tanıtıyorlar. Bende diyorum ki bu insanlara bir kimlik sorun inanmayın. Çünkü 30 yıllık siyasi hayatım boyunca o role bürünen insanlarla çok karşılaştım. 60 yıllık hayatım boyunca çekinmeyin dedim. Kendi fikrimiz var, gönlümüz var, düşüncemiz var, irademiz vardır. İnsanlarımız varoluş mücadelesi vermiş ülkesinin bütünleşmesi ile de bir devlet ortaya çıkarmıştır. Halkımız kendi iradesiyle kaderini tayin etme hakkını Annan Planı’nda ortaya koymuştur. Burada insan hakları mahkemesinden kaynaklanan bir de alt yönetim algısı vardır. Bunu propaganda olarak kullanıyorlar. Bizde her bir buçuk yılda bir seçim yapılır. Bu seçimleri ve kendi demokrasimizi seviyoruz.” “TÜRKİYE VE AZERBEYCAN’A GİDECEĞİM” Seçildiği takdirde ilk yapacağım işin Türkiye ile birlikte Azerbaycan'a gitmek olacağını ifade eden Denktaş, “ Neden Azerbaycan çünkü en yakın gördüğüm ikinci ülke Türkiye'den sonra Azerbaycan’dır. Daha önce Bakü’ye gittik Dışişleri Bakanlığım dönemimde. Cumhurbaşkanı ile beraber Kıbrıs Türk Hava Yolları ile direkt uçuş yaparak gittik, Aliyev'in masasında oturduk yemek yedik. Şu anda da büyük bir mücadele içerisindeler bir diğer Türk devleti de Kırgızistan'dır. “ dedi. “İnsanı insan olarak görün, sadece oy olarak gören bir yaklaşımla hareket ettiğiniz takdirde hiçbir yere varamazsınız. Casino çalışanlarının bazıları bana ulaştı. Elimden geldiğince yardımcı oldum.” Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra çok daha fazla yardımcı olacağını sözlerine ekledi.