KPMG International Cooperative Türkiye İnşaat Araştırmasının önsözü şu satırlarla başlıyor.Türkiye inşaat sektörü, etkilediği 200’den fazla alt sektör ile ekonominin dinamizmini destekleyen en önemli sektörlerden biridir.
Şu bir gerçek ki Ülkelerin lokomotif sektörleri inşaat sektörlerdir.
Ekonomik Büyüme ile GSMH’nın artması bu sektöre bağlı
O durursa sanayi duruyor.Üretim duruyor.
İstihdam duruyor.
“İnşaat sektörü yalnız başına bina ya da altyapı tesislerini yapmakla kalmıyor. Birbirinden farklı 200’den fazla sanayi sektörünü, ana, yan ve alt sektörü etkiliyor.
Sektörün yoğun etkileşim içinde olduğu alt sektörleri şu şekilde sıralayabiliriz:
Yurtiçi müteahhitlik hizmetleri ve belgelendirme, yurtdışı müteahhitlik hizmetleri, teknik müşavirlik hizmetleri, gayrimenkul, finans, iş ve inşaat makineleri, inşaat malzemeleri sanayisi.Diğer yandan inşaat malzemeleri sanayii de şu başlıklarda incelenebilir:
Çimento, hazır beton, prefabrikasyon, seramik, tuğla ve kiremit, bims (ponza ve süngertaşı), alçı, kireç, gazbeton, cam, demirçelik, boru, alüminyum, ahşap, plastik, boya, doğal taşlar, yalıtım, çatı kaplama malzemeleri, ısıtma-soğutma-havalandırma, asansör, aydınlatma, mutfak ve banyo, mobilya. Kum, kil ,çakıl ve taşocakçılığı.Alüminyum ve pvc. Sanayi.
Peki Kaportacıya ,Lastikçiye ,Restorantçı, Dönerci, Marangoza ,Benzinciye olan etkilerini yok sayabilirmiyiz.
Elektrik ile ilgili sektöre yada Beyaz eşyaya…
Bugün ülkemiz için büyük bir gelir kaynağı olan Eğitime.
Üniversiteler için yapılan binalara ,yurtlara alınan yüzlerce halı ,şilte,çatal kaşıktan tutunda perdesine, ısıtma gereçlerine kadar bunları imal eden satan her sektöre etkisi olduğu bir gerçek.
İşte bunları tetikleyen inşaat sektörü ülkemizde son yıllarda farklı sebeplerden durgunluk yaşıyor.
İnşaat müteahhitleri birliği aylardır uyarıyor. Gürcafer “Muhaceret Affı hususunda kafa yormak artık kaçınılmaz oldu dedi. Çünkü sistem insanları daha fazla kaçak kullanmaya itiyor dedi. En ufak hatadan dolayı cezaya düşen bir işçi sistem tarafından kötüye sürükleniyor”.
Ekonomi kötü durumda. Çalıştıracak işçi bulamıyoruz dedi.
Hükümet bu sıkıntıları değerlendirerek bir adım attı ve yasa gücünde kararname ile genel af çıkardı.
Bu duruma birçok çevreden olumlu mesajlar gelirken CTP yasa gücünde kararnamelerin ancak ekonomik konularda ivedilik olması halinde çıkarılabileceğine vurgu yaparak bu affın çıkarılması için ekonomik konularda ivedilik olmadığı gerekçesi ile Anayasa mahkemesine başvurmayı düşündüğünü açıkladı.
Açıkçası açıklama sırf muhalefet olsun diye yapılmış gibi duruyor.Bunu bizde söylemiştik diyerek 3 ay öncesine kadar hükümette olduklarını unutarak yapılmış bir açıklama olarak göze batıyor.
Açıklamanın altında herhangi bir imza yok.
Kendi web sitelerinden yayınladıkları için herhalde gerekmiyor.
Belkide siteleri hacklenmiştir diye birdaha baktım.Ama bu konuda bir uyarı yok.Açıklama böyle.Yinede kendilerine uyarım olsun.Sitelerinde böyle bir açıklama bulunuyor.
Tabii konu şu ki Teoride iyi olmak yetmiyor esas olan zamanı geldiğinde yazdıklarınızı, çizdiklerinizi pratikte hayata geçirmektir.

Gerisi LAF-I GÜZAF