KTÖS’ten yapılan açıklamada “Zamları ve diğer dayatmaları engellemek için sokaklara çıkıp, hakkımız olan bağımsız birleşik Kıbrıs’ı talep etmekten başka yol yoktur” denildi. “Dörtlü koalisyon hükümetinin elektrik başta olmak üzere birçok alana yansıyan zam kararı her nedense ilk kez oluyormuş gibi bazı sendika ve siyasi partilerce laf kalabalığı ile protesto edilmektedir” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bu açıklamaların hiçbiri zamların gerçek nedenini ortaya koymadığı gibi gizlemeye yöneliktir. Kuzey Kıbrıs’ta zamların kaynağı 1974 yılından bu yana Türk Lirası kullanımı olup, ekonomi üzerinde Kıbrıs Türk toplumunun söz sahibi olmamasıdır. Türkiye ekonomisinin ‘kuyruğuna bağlı bir maşappa’ gibi sürüklenmeye devam ediyoruz. Türkiye’de yaşanan siyasi gelişmelerin yarattığı ekonomik çöküntü, artan dış borçlar, devam eden askeri operasyonlar, turizm gelirlerinin düşmesi ve yabancı sermayenin Türkiye’den çekilmesi Türk Lirası’nın erimesini getirmektedir. Ekonomik göstergeler bu sürecin artarak ve hızlanarak devam edeceğini göstermektedir. Bu nedenle adamızın kuzeyinde bugün yapılan zamlar bir başlangıç olup, artarak sürecektir.” “ENFLASYON ORANINDA ARTIŞ VERMEK KISA VADELİ ÇÖZÜMDÜR… EURO KULLANIMINA GEÇİLMELİ” İki ayda bir maaşlara enflasyon oranında artış vermenin ve devletteki israfı önleyecek tedbirler almanın kısa vadeli çözümler olduğu kaydedilen açıklamada sorunun “temelli” çözümü için TL kullanımından vazgeçmek ve Euro para birimine geçmek gerektiği savunuldu. Açıklama şöyle devam etti: “Kıbrıs’ta çözüm ile birlikte birleşmiş bir ekonomi tüm Kıbrıslılara refah getirecektir. Güney Kıbrıs’ta ortalama bir çalışan Kuzey Kıbrıs’taki çalışanın üç katı maaş ve ücret almaktadır. Çözümle birlikte birleşen bir ekonominin yarattığı sinerji yanında doğal gaz ve petrol gelirleri ile Kıbrıs Avrupa’nın en zengin ülkesi olacaktır. Garantörlük konusu ileri sürülerek Kıbrıs sorununun çözümünün engellenmesi, zamların devamı, Kıbrıslı Türklerin fakirleşmesi, gençlerin adadan göç etmesi ve Kıbrıslı Türklerin boyunduruk altında yaşatılması demektir. Zamları ve diğer dayatmaları engellemek için sokaklara çıkıp, hakkımız olan bağımsız Birleşik Kıbrıs’ı talep etmekten başka yol yoktur.”