Oda Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, yaptığı yazılı açıklamada, akaryakıta yapılan son zamla ulaşım, elektrik ve bağlı olarak pek çok ürünün zamlanacağına dikkat dikkat çekerek, zamla, ücretlere zam yaparak daha fazlasını geriye alma modeline geçilmiş olduğunu kaydetti. TL değer kaybının nerede duracağı belli olsa, daha uzun vadeli öngörülere fırsat olabileceğini, ancak içerde ve dışarda her yerde belirsizliklerin başını alıp gittiğini söyleyen Tulga, bu nedenle hayatın içine girdiği bu sıkışma haliyle umudu ayakta tutmanın çok zor olduğunu dile getirdi. Açıklamasında, “İlle de bir şeyleri bugün için yapmak, yapabilmek önümüzde görev ve sorumluluk olarak duruyor. Hükümet etmek, hükmetmek ve cesaretli olmak, hayata dokunmaktır. Zaman o zamandır” ifadelerine yer veren Tulga, şöyle devam etti: “Hayat durdu. Maaşlara artış yapmış gibi olduk. Verir gibi yaparken çok fazlasını gerisin geriye aldık. TL değer kaybı bir tek bütçeye yaradı. Öngörülen yüzde 20’lik bütçe artış hedefine her gün değeri azalan TL üzerinden, şimdiden ulaşıldı... Aralık sonundan itibaren TL değer kaybı % 14’leri aştı.” İthalatta vergilendirmenin yüzde 80’inin döviz olarak fiyatlandırılmış olan emtianın; yakıtın, giysinin, yiyeceğin, makinenin TL karşılığı ne ise, bir çarpım ile ortaya çıkan toplam değer üzerinden alındığına dikkat çeken Tulga, dün ithalattan alınan vergi 100 iken, TL değer kaybına bağlı olarak bugün alınan verginin 114 olduğunu kaydetti. Bütçe hedefine neredeyse ulaşıldığını ancak ne olduysa işçiye, çalışana ve vatandaşa olduğunu söyleyen Tulga, “Pek çoğumuz için iki yakayı bir araya getirme imkansız oldu” dedi. Bütün açıklamalara rağmen yapılabileceklerin olduğuna inanç belirten Tulga, şöyle devam etti: “Olmaz, olamaz ne demek! Önerdiğimiz şudur; ithalat üzerinden alınan vergilerden bari bir kısmını hayatı daha çekilir hale getirmek için kullanın… Fiyat istikrar fonu yeterli değilse onu daha güçlü yapacak, güçlü kılacak yolları bulun… Yetmezse lüks tüketimin, rantın vergilendirilmesine geçin.”