Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, “Kıbrıs müzakerelerinin başarısızlıkla sonuçlanması, yeni zeminin ne olabileceği, Akdeniz ve bölgedeki enerji, ekonomik, ticari ve siyasi gelişmeler ile Türkiye ve KKTC'nin bölgedeki rolünün” ele alındığı brifingi, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu da dinledi. EDAM Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Ülgen ile EDAM Savunma Analisti Dr. Can Kasapoğlu'nun sunumunu, Müsteşar Mustafa Lakadamyalı ile Genel Müdür Kemal Köprülü de takip etti. ERTUĞRULOĞLU: “BİTEN KONFERANS DEĞİL 50 YILLIK MÜZAKERE SÜRECİDİR” Dışişleri Bakanlığı Uğur Umar Konferans Salonu’nda yer alan brifing öncesinde konuşan Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Kıbrıs'ta 50 yıldır süren müzakere sürecinin, Crans-Montana'da çöktüğünü, başarısızlıkla sonuçlandığını ve sürecin bittiğini belirterek bu sürecin, konferansın bittiği yerden devam edemeyeceğini söyledi. Ertuğruloğlu, Crans-Montana'da bitenin konferans değil, 50 yıllık Kıbrıs müzakere süreci olduğu görüşünü ifade etti. Kıbrıs'ta eğer yeni bir müzakere süreci başlayacaksa bunun devletten devlete zemininde ve bir takvim dahilinde olması gerektiğini söyleyen Bakan Ertuğruloğlu, Kıbrıs Türkünün belirsizlik ortamından bunaldığını ve artık bu şekilde, belirsizlik içinde, zaman kaybederek yaşamak istemediğini vurguladı. Ertuğruloğlu, "Kıbrıs Türk halkının daha çok zamanı harcanmamalı... Bu süreç kaldığı yerden devam ederse sadece Kıbrıs Türk halkı zarar görür" dedi. Ertuğruloğlu, “Kıbrıs Türk halkının biten müzakere sürecini devam ettirmek gibi bir seçeneğinin olmadığını, Kıbrıs Türk halkının Rum'un insafına terk edilemeyeceğini” belirterek, Kıbrıs Türk halkının önündeki tüm seçenekleri değerlendirmesi gerektiğini, çünkü bu belirsizlik ortamının sürdürülür olmadığını kaydetti. Ertuğruloğlu, "Artık zamanımız yok çünkü halkımız bu belirsizlikten bunaldı. Daha ne kadar Rum'un keyfini bekleyeceğiz? Yeni süreç Anavatan Türkiye ile birlikte belirlenecek" diye konuştu. 50 yıllık sürecin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından KKTC'nin artık önüne bakması ve bu yönde izlenecek yolun belirlenebilmesi için ülkede ortak bir siyasi akıl ortaya çıkması gerektiğini ifade eden Ertuğruloğlu, KKTC'nin önündeki tüm seçenekleri tartışması gerektiğini vurguladı. Bazı kesimlerin "müzakerelerin kaldığı yerden devam etmesi gerektiği" gibi bir düşünce içinde olduğunu söyleyen Ertuğruloğlu, "Sürecin kaldığı yerden devamı Kıbrıs Türk halkını Rum'un insafına terk etmektir. Seçenekleri değerlendirmeliyiz diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Kıbrıs Türk halkının da müzakerelerle bir yere gidilemeyeceğini, Rum'un anlaşma istediği olmadığını gördüğünü ifade eden Ertuğruloğlu, şöyle devam etti: "50 yıldır bir tek bizim zamanımız harcandı, suçlanan da hep biz olduk bugüne kadar ama artık dünya kimin anlaşma istemediğini gördü. Kıbrıs Türk halkı seçeneksiz değildir, önünde birçok seçenek vardır. Bunu söylemekten çekinmemeliyiz. Anavatan Türkiye ile birlikte önümüzdeki süreci birlikte belirleyeceğiz." ÜLGEN VE KASAPOĞLU Brifingi veren EDAM Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Ülgen ile EDAM Savunma Analisti Dr. Can Kasapoğlu da, bölgedeki enerji, güç dengeleri, ülkelerin ilişkileri ve Suriye krizine işaret ederek, KKTC'nin bölgedeki rolünün ve Türkiye ile birlikte yürüteceği enerji ve güvenlik politikalarının önemine dikkat çekti. Brifingde, KKTC'nin güvenlik, enerji ve ekonomi politikaları yanında bölgedeki ülkelerle ilişkilerini geliştirilmesinin önemine vurgu yapıldı. Konuşmacılar, bölgedeki gelişmelere bakıldığında Türkiye ile enerji ve güvenlik alandaki işbirliğinin geliştirilmesinin de büyük önem taşıdığını ifade etti.