Kıbrıs Türk halkının Türkiye ile iyi ilişkiler istediğini ama siyasi irade konusunda da son derece hassas olduğunu kaydeden Erhürman, “Ben Türkiye’deki siyasi gelişmelerle ile ilgili konuşmam. Neden konuşmam? Kimse de benim siyasi iradem üzerinde konuşmasın diye konuşmam. Orada halkın iradesi ile seçilmiş bir hükümet, bir meclis var. Burada da halkın iradesi ile seçilmiş bir hükümet, bir meclis var. Eğer bir hükümet oluşumu görüşülecekse, bir çatı aday görüşülecekse buradaki hükümet bunları görüşür ve kararını verir” dedi. Ana muhalefet CTP lideri Tufan Erhürman, BRT’de katıldığı programda soruları yanıtladı. Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın, Başbakan ve UBP Genel Başkanı Ersin Tatar ve DP Genel Başkanı Fikri Ataoğlu ve YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı’yı Ankara’ya davet edilmesini yorumlayan Erhürman, bir şeyin duyulmasının, zaman zaman gerçekleşmesinden daha “beter sonuçlar” doğurabileceğini kaydetti. Hükümet formülü üzerinde bir buçuk aydır, birtakım dedikodular olduğunu söyleyen Erhürman, bu hükümet formülüne dahil olabilecek partilerin de YDP, DP ve UBP olduğunu herkesin bildiğini söyledi. 11 Ekim’de de cumhurbaşkanlığı seçimine gidileceğini anımsatan Tufan Erhürman, memleket gündeminin sağlık ve ekonomi olması gerektiğini söyleseler de, siyasi gündemin oluştuğunu belirtti. Hükümet kurma çalışmaları ve cumhurbaşkanlığı seçiminin konuşulduğu bu günlerde Ersin Tatar’ın Ankara’ya davet edildiğini söyleyen Erhürman, Tatar ile birlikte DP ve YDP genel başkanlarının da davet edildiğini söyledi. “KIBRIS TÜRK HALKI BİR VAROLUŞ MÜCADELESİ YAŞIYOR” Bu durumun vatandaşlarda ‘cumhurbaşkanlığı seçimi için çatı aday’ ve ‘hükümet kurma’ algısı yarattığını, sokaktaki vatandaşa sorulsa algının bu yönde olduğunu belirten Erhürman, “Bu algının yaratılması dahi, Kıbrıs Türk siyasi iradesi açısından kimsenin memnun olabileceği bir şey değil” değerlendirmesinde bulundu. Kıbrıs Türk halkının tarihi bir varoluş mücadelesi yaşadığını söyleyen Erhürman, bu mücadelenin 1878’den beri sürdüğünü ve bugün bu mücadelenin ekonomik bacağında olunduğunu belirtti. Kıbrıs Türk halkının kendi iradesi konusunda çok hassas olduğunu da söyleyen Erhürman, “Ben Türkiye’deki siyasi gelişmelerle ile ilgili konuşmam. Neden konuşmam? Kimse de benim siyasi iradem üzerinde konuşmasın diye konuşmam. Orada halkın iradesi ile seçilmiş bir hükümet, bir meclis var. Burada da halkın iradesi ile seçilmiş bir hükümet, bir meclis var. Eğer bir hükümet oluşumu görüşülecekse, bir çatı aday görüşülecekse buradaki hükümet bunları görüşür ve kararını verir” dedi. “TÜRKİYE İLE DOĞRU ZEMİNDE DİYALOG KURULMALI” Türkiye Cumhuriyeti ile siyasi konularda doğru zeminde en iyi düzeyde diyalog kurulması gerektiğini de söyleyen Erhürman, “Nasıl ki doğru zeminde Güney Kıbrıs’la, doğru zeminde Avrupa Birliği ile diyalog kurmamız gerektiği gibi, Türkiye Cumhuriyeti ile de kurmalıyız. Doğru zemin Kıbrıs Türk halkının iradesidir” dedi. Kıbrıs Türk halkının siyasi tarihinde müdahale olduğu hissedildiği noktada, ters tepme kelimelerinin de devreye girdiğini söyleyen Erhürman, “Bu halk Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkilerin en iyi düzeyde olmasını ister, ama aynı zamanda bu halk neyin mücadelesini verdiğini bilir ve kendi siyasi iradesi konusunda da son derece hassastır. Özne burasıdır, merkez Lefkoşa’dır, zemin Kıbrıs Türk halkının iradesidir” şeklinde konuştu. “İSTİKRARI HÜKÜMETLER DÜZEYİNDE SAĞLAYAMIYORUZ” Hükümet değişikliklerini de değerlendiren Erhürman, şöyle devam etti: “Bu ülkede istikrara ihtiyaç var. Bu ülkede orta ve uzun vadede planlar yapmamız gerekiyor, tarımda da, sanayide de, turizmde de, yükseköğrenimde de. Bunun için de istikrara ihtiyaç var. İstikrarı hükümetler düzeyinde sağlayamıyoruz. 40 yılda 41 hükümet değiştirdik. Ortalama 1 yıllık hükümet ömürlerinde, siz orta ve uzun planlar yapamazsınız. Ayaklarınız üzerinde durabilmeniz için istikrara ihtiyacınız var. Bunun için de Cumhurbaşkanlığı’nın 5 yıllık istikrarlı görev süresini, mutlaka kullanmalıyız. Şu anki Cumhurbaşkanımızın 5 yıllık görev süresi içerisinde, 5 hükümet değişti. 5 hükümet değişti demek, sizin bütün yol planlarınızın değişmesi demektir.” “ÜLKENİN PROJELERE VE PLANLARA İHTİYACI VAR” Ülkenin projelere ve planlara ihtiyacı olduğunu da söyleyen Erhürman, “Turizmdeki 960 milyon Dolarlık geliri, 1 buçuk milyara nasıl çıkarırız noktasında plan ve projeler üretmemiz gerek. Bu ayakların üzerinde durma ve Kıbrıs sorununun çözümünde de daha güçlü bir aktör olma, Kıbrıs sorunu çözüldükten sonra da çözümün devamlılığını sağlama formülüdür” dedi. “HÜKÜMET YOK HÜKMÜNDE” Ülkenin şu anda yönetilmediğini ve hükümetin yok hükmünde olduğunu savunan Erhürman, sözlerini şöyle sürdürdü: “İki hafta önce 10 gün boyunca Bakanlar Kurulu toplanamadı. İnsanların işsiz kaldığı, yüzlerce esnafın kepenk indirdiği, turizmde otellerin çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldığı, yükseköğrenimde ne olacağını kimsenin kestiremediği, sağlıkta pandemiden dolayı ciddi sıkıntılar yaşandığı dönemde, hükümet ne yazık ki yok hükmünde.” Hükümette çok başlılık ve kararsızlık olduğunu da savunan Tufan Erhürman, “Hata üstüne hatalar var. Ekonomi ile ilgili 5 defa değişen Kanun Gücünde Kararnameler var. Ekonomi dünyası bunun farkında. Böyle bir ekonomi yönetimi olabilir mi?” ifadelerini kullandı.