Başbakan Tufan Erhürman bugün KKTC Merkez Bankası Başkanı Rifat Günay ile birlikte bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Merkez Bankası Başkanı Rifat Günay "Merkez Bankası'nın görevi bankacılık sektörünü denetlemek ve düzenlemek. Bir problem olmadığını gördük. Hiçbir sorun yok, hiçbir kısıtlamaya gerek yok. Bankalar yasalar ölçüsünde her ölçüde faizi hiçbir kısıtlamaya tabi olmaksızın sürdürebilir. Likidite sorunu durumunda her türlü desteği vereceğiz. Bu anlamda da Merkez Bankası'nda yeterli rezerv mevcut. Vatandaşların kaygı duymasını gerektirecek bir durum yok. Önlemlerimizi aldık. Kaygı duyulacak bir durum yok." dedi... Erhürman'ın açıklaması ise şöyle: "10-15 kalemlik bir tedbirler silsilesi söz konusu. Bütün bunlara ilişkin birtakım KHK taslakları da hazırlanması gerekiyordu. Biz böyle parça parça sonuçlanmadan, netleşmeden paylaşmayı uygun görmedik. Tüm istişareler tamamlandı. Bakanlar Kurulu tekrar toplanıp bu işe bir nokta koyma aşamasındadır. Bu noktayı koyduktan sonra meclisle paylaşılacak. Meclisle paylaşılmadan önce de ilgililerle son bir istişare yapılacak. Bunların bir kısmı KHK bir kısmı da Bakanlar Kurulu kararıdır. Geç kalınan bir şey yok. Cuma gününden önce bir şey yapsaydınız Cuma'daki yükselişi görmemiş olacaktınız. Panik içinde hareket etmemek gerekli. Süreci kullandık ve bugün doğru zaman olduğunu düşünüyoruz. TC ciddi sıkıntılı bir süreçtren geçiyor. Bizim orada yapacağımız görüşme de sağlıklı bir ortamda ve KKTC ekonomisine yeterli zaman ayırabileceğimiz bir ortamda gerçekleşmesi gerekiyor. Zamanınımızı ayırarak ciddi bir gmrüşmey ihtiyacımız var. İçinde bulunduğumuz olağanüstü koşullar içinde yeterli zaman bulunması gerekli. Yetkililerle görüşerek bu çizgiyi çiziyoruz. TC de bu ilgililer içerisinde yer alıyor. Ziyarertin gerçekten sağlıklı koşullarda gerçekleşmesi gerekiyor. Hepimizin ortak görüşü içinde bulunduğumuz olağanüstü koşullar içinde ekonomik değil uluslararası ilişkiler kaynaklı koşullar olduğu konusunda hemfikiriz. Siyasi ve uluslararası ilişkilere dönük öngörüler olmalı. En kötüsü budur, daha kötü olabilir gibi senaryolar ayrı ayrı değerlendiriliyor. Hedefimiz ekonominin daralmasını önlemek, vatandaşın alım gücünü korumak. Bir acı reçetenin gündeme gelmesi söz konusu değil. Acı reçeteler meselesi kamu maliyesiyle ilgilidir. Kamu maliyesinden ekonominin ayakta kalmasına odaklıyız. Ekonominin canlı tutulması birincil hedef olarak karşımıza çıkıyor. Birinci hedef artık vatandaşın alım gücünü korumak ve ekonomideki hareketliliği koruyacak önlemler almak."