<u><strong> HK Ajans<br /> </strong></u><br /> Bu hafta iş insanlarımızdan Kaner Şirketler Grubu Yönetim Kurulu üyesi Kaan<br /> Kaner ile bir araya geldik. Şirket binasında detaylı bir sohbet<br /> gerçekleştirdiğimiz Kaner ile özelde Ercan Havalanı, genelde de ülke<br /> ekonomisini ele aldık. Kaner Şirketler Gurubu, yerli ortak olarak, yüzde 10<br /> hissesi ile T&T şirketi ile birlikte Ercan Havaalanı’nın özelleştirmesininde yer<br /> alan şirket. Kanerler ayrıca Havaalanında duty free şirketleri ile de faaliyet<br /> gösteriyor. Tüm bunlardan da anlaşılacağı üzere, Kaner Şirketler gurubunun<br /> Ercan Havaalanı konusunda söyleyecek çok sözü var.<br /> Ülke ekonomisinin düzelmesi için Başbakan Hüseyin Özgürgün’e de çağrı<br /> yapan Kaan Kaner, “Yurt dışında yaşayan değerlerimizden dalında uzman 10<br /> kişi ülkeye çağırılsın ve gölge kabine olarak çalışsınlar” dedi. İşte detaylar.<br /> 1991 yılında şirkette çalışmaya başladım<br /> SORU: Bir aile şirketindesiniz. Köklü bir aile işletmesi sizinkisi. Aileniz<br /> tarafından şirkette çalışmak için yönlendirildiniz mi yoksa aklınızda başka bir iş<br /> yapmak mı vardı?<br /> KANER: Bende doğal bir yönlendirme oldu. Babamın 1981 yılında vefat<br /> etmesinden sonra en büyük erkek çocuk olarak, şirkete gelme konusunda<br /> yönlendirildim. Küçük yaştan bu yana yazları sürekli şirkette çalıştık ve<br /> paramızı aldık. Hiçbir zaman başka bir meslek düşünmedim, bir an önce hatta<br /> zamanından da önce, okulu bitirip, askere gittim. 1991 yılında şirkete başladım.<br /> Ercan Havaalanı en büyük işimiz<br /> SORU: Şirkete girdikten sonra siz kendi adınıza neler kattınız buraya?<br /> KANER: Bu bir kişi ile olmaz. Bizim aile kültürümüzde de, şirketimizde de, bu<br /> olmaz. Fikir konabilir ortaya ama, karar hep beraber alınır. Ancak, o günden bu<br /> güne şirket özellikle 2012’den sonra hatta öncesinde de bayağı bir gelişim<br /> sağladı, yatırım yaptı. Farklı sektörlere girildi, ya da, benzer, içinde olduğumuz<br /> ama yelpazesi daha geniş işlere yoğunlaşıldı. Bunlardan en büyüğü de zaten<br /> Ercan Havaalanı oldu. Ondan önce gıda sektörüne girildi. Mağazacılıktan<br /> çıkıldı. Bildiğimiz eski, kumaş, hediyelik eşya işinden çıktık. Daha fazla ithalat<br /> ve dağıtıma yoğunlaşıldı. Bunun yanında yurt dışı olayımız var. Rusya,<br /> Türkmenistan, Türkiye gibi ülkelerde puro, sigara, içki ithalat ve dağıtım<br /> deneyimimiz oldu. Gloria Jean’s Coffees’i alma deneyimimiz çok farklıydı.<br /> Zorlu bir sürecin sonucu bizim için başarı oldu. Ve biz orada açıkcası hiç<br /> maddiyatı düşünmedik. Sadece o hazzı yaşamak istedik. Ülkeye uluslararası bir<br /> markanın Güney’de de olanın direk kendinin gelmesi ayrı bir keyfti.<br /> Dominos’un gelmesi, Coca Cola’nın dağıtımı, Efes’in dağıtımı gibi işler bizim<br /> gururumuz. Duty Free konusunda da iyi bir noktadayız.<br /> Ortağımızla sorunumuz yok<br /> SORU: Toplumda en çok konuşulan konulardan birisi de Ercan Havaalanı’nın<br /> özelleştirilmesi oldu. Siz de bu noktada Ercan’ı alan şirketin yüzde 10 hissesine<br /> sahipsiniz Kıbrıslı Türk ortak olarak. Bu iş nasıl gelişti?<br /> KANER: Öncelikle söz konusu olan özelleştirme değil, 25 yıllığına işletmenin<br /> devridir. Kıbrıslı Türk ortak olarak Ercan Havalimanı operasyonuna dahil<br /> olmak bizler için zorlu bir süreç olsa da, bunu başarmış olmak gurur verici.<br /> Ayrıca ülkemiz ve insanımız adına da Kıbrıslı Türk ortak olarak burada yer<br /> almak bizlere büyük bir sorumluluk da vermiştir. Bu sorumluluğu<br /> memnuniyetle taşıyor ve hakkıyla yerine getiriyoruz diye düşünüyorum.<br /> SORU: Zaman zaman basında ortağınızın size bilgi vermediği için sıkıntılar<br /> yaşadığınızı okuyoruz. Buna ne dersiniz?<br /> KANER: Benim hiç şikayetim olmadı bu konuda.<br /> Diğer ortakla sorun 25 yıl devam eder<br /> SORU: Diğer ortakla sıkıntılar var ama?<br /> KANER: Ben çok da fazla dahil olmak istemiyorum ancak aralarında önceden<br /> olan anlaşma aynen uygulanıyor. Yani ihaleye girmeden önce bir olan bir<br /> anlaşmanın şartları neyse onlar yerine getiriliyor. Farklı birşey değil. <br /> Dolayısıyla, anlaşmanın dışında farklı talep olması anlaşılabilir bir durum<br /> değildir. Ancak şunu söylemek istiyorum; bu konu inşaatın önünde bir engel<br /> değildir. Halkımızın içi rahat olsun.<br /> Havaalanının gelişimine ihtiyaç var<br /> SORU: Sizin duruşunuz nedir? Ercan, ülkedeki en büyük özelleştirmelerden<br /> birisi ve o ihaleyi kazanan firmanın Kıbrıs bacağında siz varsınız. Buradaki<br /> gidişat size göre nasıl?<br /> KANER: Bizim orada 2 hakkımız var. Birincisi Havaalanın işletmesini alan<br /> T&T’nin yüzde 10 hissesine sahip yerli ortağız. İkincisi de Havaalanında<br /> kiraladığımız ticari yerler. Havaalanı ile ilgili kısımda bizim arzumuz şu anda<br /> geçen gün tekrar inşaatın başlaması vesilesi ile harcın atılması ve bu havaalanın<br /> bir an önce ülkemize hizmet olarak katılabilmesi Kaner’in önceliğidir. Ne<br /> isterse olsun. Şimdi orada ticari olarak varlığımızın dışında, bir vatandaş olarak<br /> da ülkenin bu yatırıma ihtiyacı olduğunu görüyoruz. Çok ciddi ihtiyaç var hem<br /> de. İçinde bire bir olduğum için daha net görebiliyorum. 800 bin kişilik bir<br /> havalanına, gerek abron, gerek muhaceret, kısacası fiziki imkanlar yetersizdir şu<br /> anda. Bizim kendi ticari durumumuza baktığımızda, yüzde 10 ortaklık kısmında<br /> bizim bir ticari beklentimiz yok. Çünkü Havaalanının yapılabilmesi için katkı<br /> sağlamaktı burada amaç. Diğer taraftan da duty freelerimiz var ki, şu anda tek<br /> rekabet ettiğimiz Türkiye duty free’leridir. Amacımız, olabildiğince yolculara<br /> iyi hizmet verip ticari yatırımımızı geliştirebilmektir.<br /> Dere istimlakında ödenmeyen para, Çömlekçiler Çirftliği ve İstanbul<br /> Handlening binası dışında bir sorun yok<br /> SORU: Havaalanı ihalesi üzerinden yapılan tartışmalar sizi hiç rahatsız etmiyor<br /> mu?<br /> KANER: Rahatsızlık yaratır, ama şu aşamada yaratır. Bazıları çok da gerçeği<br /> yansıtmaz. Cirodan hükümete pay verme Şubat 2017’de başlayacak. Onda bir<br /> sıkıntı yok zaten. Şartname ve sözleşme gereği bu böyle olacak.Bundan<br /> kimsenin kaçınması söz konusu değil. Kendi aralarındaki sıkıntılardan<br /> bahsediyorsanız o ayrı. Devletle olan kısımlarında evet sıkıntılar oldu. KDV’de<br /> oldu, hizmet alımında oldu. Hala daha gündemdedir o. Ombudsmanın raporu<br /> var bu konuda. Çok hassas konular olduğu için bu konunun içerisinde çok fazla<br /> girmek istemem. Şu anda Havaalanı denetleniyor zaten. Her 15 günde bir hem<br /> kendi bakanlığımızın, hemTürkiye’den gelen ekipler kazı, dolgu, beton, aklınıza <br /> gelen her şeyi denetliyorlar. Herhangi bir sıkıntı yok. Dolayısıyla KDV ile ilgili<br /> olan kısımda da sıkıntı, kira mıdır, işletme midir noktasında sürüyor. Bu konu<br /> da zaten mahkemede ve belli bir aşamaya gelmiştir. Havaalanının yapılabilmesi<br /> için bir sıkıntı yok. Normal bir ticaret içerisinde giderilebilecek sıkıntılar var.<br /> Onlar da artık hukuk yolu ile belli bir noktaya gelecek. Ama bu havaalanının<br /> yapılmaması ile ilgili süreci tıkayabilecek veya kısıtlayacak sebepler değil. O<br /> sebepler başka. Örneğin İstanbul Handling hangarının hala orada durması, apronun içinde olması, fiziki olarak bir engel. Ya da dere konusu tamamlandı.<br /> Yaklaşık 2 dönüme yakın arazi istimlak edildi ancak, parası ödenmediği için ara<br /> emri var üzerinde ve iki dere birleştirilemiyor. Derenin yönü değiştirildi, her şey<br /> dört dörtlük geldi, iki dere birleşemiyor. İşte bu sıkıntı. Ya da Çömlekçiler<br /> Çiftliği var pistin içerisinde. Şimdi başlayıp dökülmesi lazım o pistin. On<br /> metresini bir dökelim, sonra da beşini dökeriz gibi bir durum yok. Çok ciddi<br /> makinalar alındı hem de sıfır. Emrullah Bey bu yatırımları da yaptı buradaki<br /> taşeron firma ile birlikte. Mevcut apron büyütüldü 3 uçaklık. O cihaz pisti<br /> dökecek ancak yarın döküme geçilecek olsa dökülemez. Peki kim haklı burada<br /> şimdi? Kim zarar görür, tabii ki ülkemiz görür. Devletin işi, yatırımcının önünü<br /> açmaktır ki, işler yürüsün. Bu aşamada durum budur. Saydığım bu üç sıkıntı<br /> dışında şu anda orada bir sorun yoktur. Ciddi bir gecikme var saydığım<br /> nedenlerden dolayı, yoksa şimdiye bitmiş olacaktı.<br /> Ciro paylaşımındaki pay en az 100 milyon TL<br /> SORU: Ercan havaalanı’nda yapılması gerekenler belirlenen sürede<br /> tamamlanabilecek mi?<br /> KANER: İşte dediğim gibi engel bunlardır. O bahsedilen ortaklar arası sıkıntılar<br /> değil. Devlet ortadaki engelleri kaldırmak için uğraşıyor. Ama bürokratik<br /> engeller var. Biz iş adamıyız. Bunların nasıl yapılabileceği konusunda çok fazla<br /> bilgim yok. Yapılacak olan genelge, tüzük veya yasa değişikliği ise yapılmalı.<br /> Bunu koyan da bizleriz, ihtiyaca göre yenileyecek olan da bizleriz. Bunun<br /> karşısında kim engel olabilir, neden veya niçin engel olunsun. Biz artık “Havaalanı neden özelleşti” konusundan çıkmalıyız. Adı özelleştirme de değil<br /> ama ben size rakamlar ortaya koyarak nedenini söyleyeyim. 2012 yılındaki<br /> cirosu 32 milyon TL idi. KKTC tarihinde bir ilk oldu T&T’nin kurumlar<br /> vergisi 30 milyon tl’ye yakındı bu yıl. İçerisine atılan yatırımı saymıyorum,<br /> başta ödenen yüz milyon Euro + KDV’li kısmı saymıyorum, 2017’de ödenecek<br /> olan ciro paylaşımının en azı (bu gelen yolcu ve kur ile değişken) 100 milyon tl<br /> üzerindeki rakamı saymıyorum. İstihdam üç katına geldi. Devletin giderleri <br /> azaldı çünkü T&T’ye geçti yönetim. Genel gider de azaldı. Ama şu anda bir<br /> bakacak olursanız önünüzde bir tehdit durur. Kule greve girdiği taktirde<br /> uçuşlarımız engellenecek. 200 kişi çalışıyor orada. Ben kimsenin hakkını<br /> yemem yanlış anlaşılmasın. Ama 200 kişinin çalıştığı kule bütün adayı<br /> kilitleyecek pozisyonda. Grev bir araç olmaktan çıkmalıdır. Kendi hakkın için<br /> başkasının hakkını engellemek bir hak olarak görülmemelidir. Grev dışında<br /> hakları ne ise sorunu çözmek için bizler de yardımcı olalım. Sistemi kilitlemek<br /> hak olmamalıdır.<br /> İş insanları olarak ortak çalışmalarımız var<br /> SORU: Yurt dışından yatırımcıların gelip de ülkemizdeki değerleri almasından<br /> hep korktuk. Siz Ercan’da yerli ortak olarak bir örnek oldunuz. Bu örnekleri<br /> çoğaltarak kendi iş insanlarımızın bir araya gelerek bu gibi özelleştirmelerde<br /> ihalelere girmeleri söz konusu olamaz mı?<br /> KANER: Toplumumuzun vizyonu ile doğru orantılıdır bu. Hangi kurumda<br /> olduğu hiç fark etmez. İşte grev örneği. “Bu benim hakkım” deniyor. Veya iş<br /> adamı diyor ki “Bu benim bahçem. Kimseyle paylaşmam” Bir araya gelip,<br /> dediğiniz gibi daha büyük bir güç oluşturmayı Ercan’da çok denedik. Ama o<br /> kültürümüz maalesef oluşmamış. Demek ki yeterince tehdit gelmemiş ülkeye<br /> şikayet etmemize rağmen, ya da bu tehdidi Kıbrıslı Türk iş insanları olarak biz<br /> algılayamadık. Son zamanlarda birkaç oluşum var. Bizler de bir tanesinin<br /> içerisindeyiz. Bazı özelleştirmelerin içerisine girebilmek için daha büyük bir<br /> güç olarak çalışmalar yapılıyor. Herkesin bir gerekçesi var olmaması için ama<br /> inanın elde edebileceğiniz fırsatlar daha büyüktür o birleşmeden.<br /> Adada bir anlaşma sonrasına hazır değiliz<br /> SORU: İş insanlarımızın bireysel davranmayı alışkanlık haline getirdikleri veya<br /> toplu birşeyler yapmada “ acabaları” çok olduğu için mi bunu başaramıyor?<br /> KANER: Evet.“Acabalarımızı” ya da “kaybedeceklerimizi” düşünürüz.<br /> Olumsuzuz hep. O fırsatı göremiyoruz. Bizim Kıbrıs Türk tarafı olarak adada<br /> bir anlaşmaya, ertesi günden AB müktesabatının uygulanacağı bir ortama<br /> girebilecek bir hazırlığımız yok. Bunu neden yapmıyoruz? Üstelik bu önümüzde<br /> bir gerçek olarak duruyor. Farzedelim ki “zaten bir anlaşma olmayacak”. Peki<br /> kendimizi geliştirmek için bunu niye yapmıyoruz? Ne yapmamız gerektiği<br /> bellidir. Neden birleşmek gerektiği, neden birlikte hareket etmek gerektiği<br /> ortadadır. Özelleştirmeler nasıl olur, nasıl olmalıdır. Bugün internete girseniz <br /> orada hepsi yazar. Ercan’da yapılan çok doğru bir modeldir. Rakamlarla ortadır,<br /> önemli olan denetleyebilmektir. Çünkü Ercan verilmedi. Bu ülkenin malıdır. 25<br /> yıllığına işletme hakkı devredildi.<br /> Yapılabilecek yeni özelleştirmelere hazırlanıyoruz<br /> SORU: Cümle arasında “yeni yatırımlar için birlikte hareket etmeyi deniyoruz”<br /> dediniz. Bunu biraz açabilir miyiz?<br /> KANER: Bizim de içinde olduğumuz bazı guruplar var. Söz konusu bazı<br /> özelleştirmeler olacağını bildiğimiz için, önceden hazırlanmak lazım. Bunun bir<br /> pratiğini yapıyoruz. İnşallah çalışmalarımız hep o yöndedir ki, bundan sonra<br /> adada yapılacak büyük özelleştirmelerde Kıbrıslı Türk iş insanları birleşip<br /> birlikte girelim. Diğer taraftan şirketimizin Güney Kıbrıs ile de çalıştığı komite<br /> var. Olası birleşme sonrası durumu tartışıyoruz orada.<br /> Ekonomi sıkıntılı<br /> SORU: Ülke ekonomisini nasıl değerlendiriyorsunuz?<br /> KANER: İyi değil. Sağlam değil, stabil değil. Sıkıntılı, çok ciddi sıkıntılı<br /> görünüyor. Ansızın ürününüze fon gelme riski var. Çok yaşadık bunu. Plansız<br /> programsız, sektörle iç içe olmayan, ya da ekonomik akıl ülke menfaatine<br /> olmayan, tamamen günü birlik bazı şeyleri kapatabilmek adına alınan kararlar<br /> ciddi şekilde ülkemizi etkiliyor.<br /> Yurt dışındaki diasporamızı çağırmamız şart<br /> SORU: Hükümet sektörle ilgili bir adım atacağı zaman sizlere danışıp, fikir<br /> alıyor mu?<br /> KANER: Zaman zaman sohbetlerimiz var ama bunlar ne kadar dinlenir ve<br /> gereği yerine getirilir çok emin değilim. Belli bir yere kadar dinleniyoruz.<br /> Bizim daha da çok gelişebilmemiz için ve devletimizin daha da güçlenmesi için<br /> yurt dışındaki diasporamızı çağırmamız lazım. Çok değerli insanlarımız var yurt<br /> dışında her sektörde. Çağırın bu insanları. Buradan, arkadaşım da olan<br /> Başbakan Hüseyin Özgürgün’e sesleniyorum. Çağırın bir 10 kişilik ekip, teslim<br /> edin. Küçük olduğumuz için gelişimi hemen hissedeceksiniz. Enerji gelecek,<br /> yatırımcı gelecek, çünkü belirsizlikten dolayı yerel yatırımcı bile endişe içinde.<br /> Ülkede bir ekonomi politikası artık net olarak oluşması lazım. Gölge bakan<br /> olsun bu diasporadan 10 kişi ve ne yapılması gerektiğini saptasınlar, ortaya <br /> koysunlar. Ama tabii ki baştakilerin de bunu uygulaması gerekir düze çıkmamız<br /> için.<br /> <br /> <img src="/images/upload/kaan kaner 2 kktc.jpg" width="600" height="398" alt="" /><br /> <br /> SORU: Son olarak neler söylemek istersiniz?<br /> KANER: Devletin politikasını tüm sektörlerle ilgili gözden geçirip buradaki<br /> toplum barışını sağlaması lazım. Politikalar günü birlik değil, uzun vadeli<br /> planlanarak konmalıdır. Dolayısıyla küçük bir toplum oluşumuzdan dolayı<br /> avantajlarımız çok fazladır. Cennet gibi bir adada yaşarız. Daha iyisi için<br /> mücadele edelim.