İşçi Sendikaları, Üyelerinin Ekonomik, Sosyal, Kültürel hak ve çıkarlarını korumak ve geliştirmek için işçiler tarafından kurulan Anayasal ve Yasal güvence altındaki kuruluşlardır.
İşçi Sendikaları üyelerinin çalışma koşullarını iyileştirmek, ücretlerini artırmak, onlara çeşitli Ekonomik, Sosyal, Kültürel haklar sağlamakla görevlidir.
İşyerlerinde insanlık onuruna yaraşır bir çalışma ortamı yaratmak, işçilerin kendileri ve iş hayatına ilişkin tüm konularda söz ve karar sahibi olmalarını sağlamak için, üyeleri adına İşverenlerle Toplu İş Sözleşmesi yapmak ve onu işyerlerinde uygulatmak en temel işlevlerindendir.
İşyeri dışında da ihtiyaç duyduğu her alanda üyelerinin yanında olmak Sendikanın görevlerindendir.
* * *
1820 yılında İngiltere de ilk yasal sendika kuruldu, emekçilerin patronlar karşısında ki yasal güç ve yüz oldular. Ülkemiz de kamu sendikaları ve belediye emekçilerini temsil eden işci sendikaları hala hazırda, aktif görev yaparlar. Ancak bu yasal hakka ihtiyaç duyan, özel sektör çalışanları, bundan mağdur olduğu gibi, patronların insafı altında çok zor şartlarda hayatlarını idame etmek için mücadele ederler.
* * *
Bu güne kadar sermayenin aklı ile hareket eden, yönetimler ve mevcut kamu sendikaları, özel sektör emekçisini yalnız bırakmış, hatta görmezden gelmiştir. Yapılması gereken emekçi ile yan yana, omuz omuza verip, yönetimlerden acil olarak özel sektörde sendikasız çalıştırmanın yasaklanarak, emekçiyi en üretken şekilde, geçim derdi ve yükünden kısmen rahatlatılması sağlanmalıdır….
* * *
Ve yine en acil yapılması gereken, asgari ücretin en düşük kamu maaşına derhal endekslenmesidir. Emek ucuz değildir, bilgi, deneyimle kazanan birikim ister. Emekçi yalnız değildir ve acilen yukarıda belirtiğim gibi gereği yapılmalıdır.
 
Behiç Anibal….