Olgun ve Ertuğ, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’yi, Güvenlik ve Garantiler konusunda yaptığı açıklamalardan dolayı, “yetki sınırlarını aşma” ve “görevinin gerektirdiği tarafsızlığı tamamen yitirmekle” eleştirdi. Eide’yi “taraflı beyanlar yapmaktan kaçma” çağrısı yapılan açıklamada, “gerçek çağ dışılık olan 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 1963’ten beri Rum toplumunun işgalinde olmasını, Kıbrıslı Türklere karşı uygulanan insanlık dışı tecrit ve sınırlamaları, müşterek sahipleri oldukları halde Rum tarafının hidrokarbon yatakları konusundaki tek yanlı ve tahrik edici tasarruflarını ve Rum tarafında tırmanarak devam eden Türk düşmanlığını görmezden gelerek adanın Yunanistan’a bağlanmasını önlemeyi başaran ve Kıbrıs'ta kan dökülmesini önleyen garanti sistemini eleştirmek kabul edilemez” denildi. Açıklamada, 1960’ta hayata geçen Güvenlik ve Garanti sistemi sayesinde, Kıbrıs Türk halkının toplu imhadan kurtarıldığı, Ada’nın bağımsızlığının Enosis adına yok edilmesi ve bir Elen adası haline dönüştürülmesinin önüne geçildiği ifade edildi. “AÇIKLAMA MÜDAHALEDİR VE KABUL EDİLMEZ” Müzakerelerde hassas bir başlık olan Güvenlik ve Garantiler konusunda ve özellikle taraflar arasında bariz görüş farklılıkları olan bir meselede Eide’nin içeriği ciddi şekilde etkileyecek boyutta açıklamalar yapmasının, “müzakerelere müdahale” olduğu belirtilerek “kabul edilemez” olduğu kaydedildi. Eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın ortaklık müzakeresi yapan siyasi eşit taraflardan birinin diğeri üzerine haksız sınırlamalar uygulamasının yanlışlığına; AB Komisyonu'nun 2004’te açıkladığı gibi müzakerelerden sürdürülebilir sonuç alınabilmesi için taraflar arasındaki ekonomik dengesizliklerin/sınırlamaların giderilmesi gerektiğine vurgu yapılan açıklamalara dikkat çekilen açıklamada, Eide’nin de bu gerçeklere vurgu yapabileceği kaydedildi. Eide’nin ayrıca bahse konu açıklamasında “çağdaş ve egemen” bir devletten söz ederken Kıbrıs’ta hangi devletten bahsettiğini belli etmesi gerektiğini, bu devletin Kıbrıslı Rumların uluslararası antlaşmalar ve 1960 Kıbrıs Anayasası hilafına Rum toplumunun işgali altındaki 1960 “Kıbrıs Cumhuriyeti" mi, yoksa, yeni bir ortaklık devleti olup olmadığını belirtmesi gerektiği ifade edildi. Eide’nin açıklamasında kullandığı “çağdaş” ifadesine atıfta bulunulan açıklamada, “Federal bir ortaklıkta Kıbrıs Türk halkını Rum tarafındaki hakimiyetçi zihniyet karşısında etkin ve fiili güvenlik garantisinden yoksun bırakmak çağdaşlık mıdır?” sorusu soruldu. Açıklamada, “Kanaatimize göre Sayın Eide, özellikle bu son açıklamalarıyla yetki sınırlarını aşmış ve görevinin gerektirdiği tarafsızlığı tamamen yitirmiştir” denildi.