ABD, Nijerya'da kaçırılan kız öğrencilerin bulunması çabalarına, ülkede mevcut bulunan 50-60 kişilik ekibinin yanı sıra 6 askeri danışman ve ABD Afrika Komutanlığı'ndan (AFRICOM) 15-20 kişilik ek bir grupla destek verecek.

Nijerya'da silahlı kişilerin 16 Nisan'da Borno eyaletindeki Chibok köyündeki bir ortaokula baskın düzenleyerek 200'ün üzerinde kız öğrenciyi kaçırmasının ertesinde ABD, konuya ilişkin bu ülkeye yardım etmeye karar vermişti.

Bu kapsamda, ABD'den gönderilen 6 askeri danışman Nijerya'ya vardı.

Bunun yanı sıra ABD Savunma Bakanlığı'nın askeri ataşeliğinde görevli ve Nijerya ile yapılan güvenlik iş birliği kapsamında b ülkeye gönderilen 50-60 personel, bu ülkede mevcut bulunuyor. Ayrıca AFRICOM'dan 15-20 kişilik ek bir grup da Nijerya'ya gönderilecek. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf'e göre, sahada FBI yetkilileri de var.

Ülkeye yeni ulaşan 6 askeri danışman, daha önce Nijerya'ya gelen ABD görevlileri ile İngiltere'den gönderilen ekiplere katılacak.

EKİPLER İSTİHBARAT VE DANIŞMANLIK DESTEĞİ VERECEK

Ekipler, kızların bulunması, kurtarılması çabalarına ve ayrıca Boko Haram örgütünün kontrol altına alınmasına yardım etmeye yönelik stratejilere odaklanacak.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, dün, ekibin Nijerya'da yapacağı çalışmaları şöyle ifade etmişti:

"Ekibimiz, bu kızların ailelerine ve toplumlarına geri döndürülmesini sağlamak için Nijerya Devlet Başkanı Goodluck Jonathan'ın hükümetiyle uyum içinde çalışacak. Aynı zamanda Boko Haram'a gözdağı vermek için mümkün olan her şeyi yapacak".

Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney de ekibin, ABD'nin Abuja'daki Büyükelçiliğinin, istihbarat, soruşturma, rehine pazarlıkları, bilgi paylaşımı ve mağdurlara yardım gibi alanlarda uzmanlık sağlayabilecek askeri ve emniyet personelinden oluştuğunu ifade etmişti.

ABD, ASKERİ OPERASYONDA OLMAYACAK

Ancak ABD yönetimi, operasyona Nijeryalıların öncülük edeceğine, kendilerinin ise istihbarat, danışmanlık ve diğer konularda katkıda bulunacağına işaret ediyor.

Harf, bu durumu "Altını çizmek lazım ki bu, Nijerya öncülügünde bir arama ve operasyon. Kızları bulmak Nijerya hükümetinin sorumluluğu. Ama bizim de yapabildiğimiz her noktada onlara yardım etmeye taahhüdümüz var" sözleriyle ifade etti.

Bu noktada, ABD Nijerya'ya muharip birlikler göndermeyi planlamıyor.

ABD Savunma Bakanlığı Pentagon Sözcüsü John Kirby de ABD'nin böyle bir hazırlığı bulunmadığını bildirdi.

Marie Harf da "Sahada ABD askeri olmasından bahsetmiyoruz, danışmanlık, yardım ve bunun gibi kapasitelerden bahsediyoruz" ifadesini kullandı.

ABD'DEKİ MÜSLÜMANLAR DA TEPKİLİ

Öte yandan, Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR) ile Müslüman Halkla İlişkiler Konseyi'nin de aralarında bulunduğu ABD'deki çok sayıda İslami sivil toplum kuruluşunun temsilcileri, Boko Haram militanları tarafından kaçırılan öğrencilerin serbest bırakılması çağrısında bulundu.

Boko Haram örgütünün, giriştiği eylemlere dini anlam yüklemelerini kınayan temsilciler, hiçbir dinin masum kız çocuklarının kaçırılmasına müsaade etmeyeceği vurguladı. ABD'li Müslümanlar ayrıca Boko Haram'ın yaptıklarının Müslümanlıkla yakından uzaktan alakası olmadığına dikkati çekti.

“FİRST LADY"DEN "KIZLARIMIZI GERİ GETİRİN" TWİT'İ

Öğrencilerin serbest bırakılması için küresel düzeyde yürütülen kampanyaya ABD Başkanı Obama'nın eşi Michelle Obama'dan da destek geldi. Obama, Beyaz Saray'da çektirdiği, elinde "Kızlarımızı geri getirin" yazısı bulunan fotoğrafını sosyal paylaşım sitesi Twitter'dan paylaştı.

ABD'deki bazı medya kuruluşlarında ise eski ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve ekibinin, Boko Haram'ın ülkenin yabancı terör listesine alınmasının önüne geçtiği yönünde iddialar yer aldı.

Clinton ile ekibinin, 2011-2012 yıllarında Boko Haram'ın ABD'nin yabancı terör örgütü listesine dahil edilmesi yönünde istihbarat kurumlarından gelen talepleri dikkate almadığı öne sürüldü.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki ise söz konusu iddialara şöyle yanıt verdi:

"Kurumun iç tartışmalarına girmeyeceğim ama Boko Haram'ın üç liderinin 2012 yılında, Clinton'ın bakanlığı döneminde teröristler listesine alındığını hatırlatırım. Bu, önemli bir adımdı. Terör örgütü olarak tanımlama kararında uzun bir süreç oluyor. Bunun yanında şunu hatırlatırım ki terör listesine alma, terörle mücadelede sadece araçlardan biri, terörle mücadele iş birliğinde birçok adımlar bulunuyor." 
Editör: TE Bilisim