Demiştik!

Bu seçim günlerinde yapılacak çalışmalar pandemi açısından ciddi bir sıkıntı olacakdemiştik!

Nitekim Yeniden Doğuş Partisi’nde patlak verdi işte. Ve daha seçim çalışmaları civcivlenmeden parti ileri gelenlerinde bulaşma riski patlayıverdi. Başkan dahil bir çokkişi kendilerini eve kapattıklarını açıklamak zorunda kaldı.

Kim bilir diğer siyasi partilerde de neler oluyor.

Kim bilir ne kadar çok risk var.

Bu haberlerin yayılmasıyla birlikte artık insanlar siyasileri evlerine, dükkanlarına kabul etmeyecekler. Sarılma yok, kucaklaşma yok! Onlar seçim derdinde seçmeni ikna etmeye çalışırken seçmenin aklından kaygı dolu yüzlerce soru geçecek. Bir bu eksikti bunca şeyarasında bizi kaygılandıracak!

●●●

Eğer seçimi hastalıktan daha öncelikli görür ve her şeyinizi seçime endekslerseniz bırakınız seçilmeyi ya da seçilememe kaygısını, seçimin bile iptal olması söz konusu olabilir. Okulların açılmasının bile iptali konuşulurken, çocuklarımızın okula gidememesi konuşulurken; sağlıkla ilgili tüm sorunlar ortadayken inanın seçim vız gelir tırıs gider!

İlk günden beridir alınan önlemlerin yetersiz ve seçime endeksli olduğunu aklı birazcık çalışan herkes bangır bangır bağırdı durdu. Aslında biliyoruz, siyasiler de bunun farkındalar. Lakin hırslar...

Tamam. Siyasetçilik hırs olmadan olmaz da ölümle de yayılmasıylak kadar mı?

İşte o zaman da halk haklı çıkmazmı?

●●●

Korkuya kapılmadan kapıdan dışarı çıkmak mümkün değilken, siyasetçi gidecek, anketör gelecek, kadın kolları gidecek, adaylar gelecek... Broşürler dağılacak yüzbinlerce...

Nasıl korunup nasıl denetleyecekler acaba...?

Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararları bile denetleyemezken. Maske, hijyen malzemeleri, sosyal mesafe, tombala düğün...yerel bulaşı tavan yaptırmışken şimdi de seçim hengamesi...

Zaten yüz yüze hizmet sunan dairelere gidin devletin bu konudaki hassasiyetini göreceksiniz (!)

●●●

Ne yazarsak yazalım her yazımızın içine sinmiş olan bu bulaş korkusu altı ayı aştı.

Biz akıllanacağımıza daha da açıldık saçıldık!

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşamını sürdüren bir çok insan ne yazık ki kurallara uymuyor. Kurallara uymadığı gibi dışarıdan gelen insanların da olması gerektiği gibi içeri alınmaması nedeniyle işte vardığımız nokta bu oldu.

Artık ne bekliyorum biliyor musunuz?

Kıbrıs Cumhuriyeti haklı olarak kapıları kapatacak.Ve kuzeyden geçecek hiç kimseyi almayacak. İşte o zaman birkaç ay önce bizim onlara güvenmediğimiz naraları aynen onlardan bize dönecekhaklı olarak... Çünkü gidişat iyi değil!

O günlerde Güney'de çalışanlar KKTC geçişleri engelliyor diye isyan ediyorlardı. Şimdi Güney kapatırsa kapılarını kuzeye, ne yapacaklar acaba?

●●●

Fütursuz davrandık. Sonuçlarına da katlanacağız...

Buyurun seçim çalışmalarına devam edin bakalım.

Sizi hanesine, işyerine kaç kişi kabul edecek?

Kaç kişi elinizi sıkacak?

Kaç kişi sarılıp sizinle kucaklaşacak?

Ve kaç kişi sizi dikkatle dinleyecek!

Onunla konuşurken, ona bir şeyler anlatırken aday bilin ki kendisinden önce kaç kişiyle sarıldığınızı nefesinizde elinizde yüzünüzde ne kadar virüs olduğunu hesaplamaya çalışıyor olacak dehşet içinde...

Yine de en doğrusunu bilirsiniz siz... Devam edin bakalım!

Dr. Çiğdem Dürüst