Devlet bu oyunu zaten oynuyordu.

İkinci işi görmüyordu, duymuyordu, dillendirmiyordu!

Mutlu azınlığın devlet güvencesindeki haksız kazanç kapısını.

Devletin olanaklarını kullanarak özelin rızkına ortak olmayı.

Emek eziciliğini…

Şimdi bazıları çıkıp, ikinci iş yapılsa da vergilerini ödediklerinden bahsedecekler.

İkinci işi yapmasınlar, vergilerini de ödemesinler, istemeyiz!

Bu kadar net!

Devleti onlar mı kurtarıyor?

Aksine batırdı ve batırmaya da devam ediyor!

İkinci iş, alanın razı verenin razı olduğu bir sisteme dönüştürülmüş.

Özelde muayene kapısını çalınca, devletin de kapısı sonuna kadar aralanır.

Özelde öğretmeni ‘’doyurunca’’ devlette de yollar açılır.

Özelde elde edilen gelirler, villalara yapılan havuzun, bizi seven galericilerden aldığımız lüks arabaların taksitlerini karşılar.

Pandemi sürecini yaşamaya başlamamızla birlikte, ikinci işin ülkemizde ne kadar yayılmış bir kanser vakası olduğunu gördük.

Her yere sirayet etmiş.

Başta sağlık ve eğitime.

Üstelik, halkın ekonomik dengesini bozduğu gibi sağlık dengesini de bozmaya başladı.

Tüm uyarılara rağmen de devam ediyor bu kanserli yapı!

Pandemi, ekonomik anlamda en çok özel sektörü etkilerken, kamu ise kârından zarar etmenin gailesine düştü!

Kapanan binlerce ‘’özel’’ iş yeri var ama ‘’devlet destekli çalışan özel’’ işletmelerin kapanma oranı kat be kat daha az.

Özel sektörde işsiz kalanların sayısını bile doğru düzgün bilemiyor devlet.

Özel işletmesi olan devlet memurunun ek mesaisinin beşte biri kadar destek alamayan bir özel sektör var karşımızda!

Şimdi de sağlık etkileniyor.

Kamuda çalışanlar, özele aktarıyor Covid-19 vakalarını.

Daha pandeminin başında, özel hastanede çalışan bir doktor, ilk vakalardan birisi ile temas ettiğini saklayıp kendisini evine kapatmıştı. Medyada yer bile bulmamıştı.Gizlemişti kendisini çünkü.

Geçtiğimiz gün de 9 Eylül İlkokulu’nda 3 öğretmen pozitif idi.

Olabilir. Herkesin başına gelebilir.

Ama asıl sorun, bu öğretmenlerden bazılarının Artı Eğitim Merkezi’nde de yazı zamanlı çalışmaları idi.

Devletten özele bulaş zinciri.

Ve şimdi de Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi alarm veriyor!

Sağlık çalışanlarında bir bir pozitiflikler saptanırken, bizim ‘’bazı’’ çalışkan doktor kesimi, özel hastanelerde, üniversite hastanesinde, özel kliniklerde cirit atmaya devam ediyor.

Hikmetinden sual olunmaz ama çok şükür ki herhangi bir pozitif doktor çıkıp da özel hastanelere bu virüsü yaymadı!

Hep böyle mi devam edecek?

Zor.

Vakalar arttıkça riskler artacak.

Öğretmenlerin, doktorların devletten özele veya özelden devlete vaka taşımaları riski her geçen gün artıyor.

Pandemi sürecinde halkın ekonomisine kibrit suyu döken ikinci iş zihniyeti, şimdi de toplum sağlığını göz göre göre tehdit ediyor!

Bizim oy devşirici devlet belli ki ikinci iş konusunda üç maymunu oynamaya devam edecek.

O zaman geriye sadece ‘’bulaşMAMA duasına çıkmak’’ kalıyor.

Amin…

İletişim: 0542-8529899