Bilindiği üzere DAÜ Senatosu, Sn. A. Öztoprak’ın görev süresinin 14/10/2014 tarihinde sona <div>erecek olması nedeniyle, DAÜ Yasanın kendisine yüklediği görevi yerine getirip 08/07/2014</div> <div>tarihinde, 15/10/2014 tarihinden itibaren Sn. A. Öztoprak’ın yeniden Rektör olarak atanması için</div> <div>Vakıf Yöneticiler Kurulu’na öneride bulunmuştur. Senato’nun bu önerisi 02/10/2014 tarihinde</div> <div>VYK tarafından “değerlendirmeye alınmadan iade edilmiştir”. Senato, önerisinin bu şekilde iade</div> <div>edilmesinden sonra yeniden Sn. A. Öztoprak’ın rektör olarak atanması için öneride bulunulmasına</div> <div>karar vermiş ve VYK 14/10/2014 tarihinde Senatonun Sn. A. Öztoprak’ın rektör atanmasına ilişkin</div> <div>ikinci önerisini de “değerlendirmeye almayarak iade etmeye” karar vermiştir.</div> <div>VYK ayni tarihte Sn. Necdet Osam’ın Rektör Vekili olarak atanmasına da karar vermiştir.</div> <div>Müvekkilim Sn. A. Öztoprak, gerek kendisinin Rektör olarak atanması için Senatonun yapmış</div> <div>olduğu önerinin iadesine mütedair kararın, gerekse Necdet Osam’ın rektör vekili olarak atanmasına</div> <div>mütedair kararın iptali için Yüksek İdare Mahkemesinde 16/10/2014 tarihinde Dava açmış ve bu</div> <div>Davaya bağlı olarak Necdet Osam’ın Rektör Vekili olarak atanmasına ve dolayısıyla görevin O’na</div> <div>devredilmesine mütedair üretilen karar ve/veya kararların “yürürlüğünün durdurulması” amacıyla</div> <div>da tek taraflı bir istida ile Mahkemeye Müracaat etmiştir.</div> <div>Muhterem Mahkeme bu müracaatı tek taraflı olarak ele almayı uygun görmemiş ve Sn. Necdet</div> <div>Osam’ı da Davaya taraf yapıp, kendilerine söz hakkı sağlanması amacıyla istidanın Davalılara yani</div> <div>Kuzey Kıbrıs Eğitim Vakfı’na, Vakıf Yöneticiler Kurulu’na ve Doğu Akdeniz Üniversitesi ile Necdet</div> <div>Osam’a tebliğine emir vermiştir.</div> <div>Muhterem Mahkeme tüm tarafları dinledikten sonra 19/11/2014 tarihinde kararını vermiştir.</div> <div>Yüksek İdare Mahkemesi Yargıcı Sn. Tanju Öncül tarafından verilen bu karar istinaf edilebilir.</div> <div>Kararın istinaf edilmesi halinde ise Yüksek İdare Mahkemesinin 3 yargıcı tarafından karar istinafen</div> <div>ele alınıp değerlendirilebilir. Ancak bu aşamada bu karar tüm tarafları bağlamaktadır ve tüm</div> <div>tarafların bu karara saygı göstermesi icap etmektedir.</div> <div>Mahkeme, hiçbir tereddüte mahal vermeyecek biçimde; Vakıf Yöneticiler Kurulunun, Senatonun</div> <div>önerisi olmadan, tek başına ne Rektör ne de Rektör Vekili atamasına yetkili olmadığına ve</div> <div>dolayısıyla Necdet Osam’ın rektör vekili olarak atanmasına ilişkin işlem ve kararların sakat</div> <div>olduğu sonucuna vararak bunun neticesinde Sn. Osam’ın VYK tarafından Rektör Vekili olarak</div> <div>görevlendirilmesine mütedair kararın yürürlüğünü Dava sonuna kadar durdurmuştur.</div> <div>Bu karardan sonra bazı gazetelerimiz “Dava sonuçlanıncaya kadar DAÜ rektörsüz kalacak” şeklinde</div> <div>manşet atmış, VYK ise buna cevaben “VYK okulun en üst karar organıdır, gerekli kararları alabilir,</div> <div>Rektör Yardımcıları da rektörlük makamı olarak görevlerinde oldukları için çark dönmeye devam</div> <div>edecektir” mealinde bir açıklama yapmıştır.</div> <div>Mahkeme, kararının akışı içinde “idarenin keyfi hareket etmesine olanak tanınmaması gerektiğine”</div> <div>keza “yürütmenin durdurulması ile murad edilenin iptali istenen kararın verilme anının hemen</div> <div>öncesine gitmek olduğunu” vurgulamıştır.</div> <div>DAÜ gibi bir Üniversitenin en yüksek karar organı olduğunu iddia eden VYK’nın bilmesi icap</div> <div>etmektedir ki; Mahkeme kararlarımızdaki ifadesiyle, idare hukuku ikelerine göre iptal kararları,</div> <div>iptali istenen idari tasarrufları ve ona bağlı işlemleri tesis edildikleri tarih itibariyle ortadan</div> <div>kaldırır, bir iptal davasında verilmiş olan yürütmenin durdurulması kararı da ayni niteliktedir.</div> <div>(Bak: DAÜ’nün güzide bir öğretim üyesi olan Sn. Tufan Erhürman’ın “İdari Yargılama Hukuku” adlı</div> <div>eserinin 244. sahifesindeki, “geçici emrin sonuçları” bölümü)</div> <div>Bundan hepimizin çıkartması gereken sonuç ise şudur: Sn. Osam’ın rektör vekili olarak atanması</div> <div>ile ilgili kararın yürütülmesi durdurulmuştur ve bu emirle atama kararının hemen öncesine avdet</div> <div>edilmiştir. Dolayısıyla Sn. Osam’ın üniversitenin rektörü olarak yapmış olduğu bütün işlemler ve</div> <div>yasanın 12 (3) maddesi altında kendine 5 rektör yardımcısı seçimi de hukuk aleminden kalkmıştır,</div> <div>yani Osam’ın seçmiş olduğu rektör yardımcılarının hiçbir yasal zemini yoktur ve dolayısıyla</div> <div>üniversiteyi rektör yardımcıları ile yönetmeye çalışmak hukukun veya hukuka saygılı bir idarenin</div> <div>davranış şekli olamaz. Bu dolaylı olarak Mahkeme emrine riayetsizlik anlamındadır. VYK’nın</div> <div>söylediklerinden çıkan sonuç şudur: Mahkeme, Osam’ın atanması kararının yürütmesini durdurmuş</div> <div>olabilir ama biz bildiğimizi okuyacağız ve kanunsuz olarak almış olduğumuz sakat bir kararla rektör</div> <div>vekili olarak atadığımız Osam’ın seçtiği 5 rektör yardımcısıyla yolumuza devam edeceğiz.</div> <div>VYK, “Üniversitenin en üst karar mercii olduğunu” bütün süreç boyunca vurgulamış ve bütün</div> <div>tasarruflarını bu argüman üzerine inşa etmiştir, Mahkemenin kararından sonra da bu hususu</div> <div>vurgulamaya devam etmektedir. Bu söylem hususunda aşağıdaki hususları engin hoşgörülerine</div> <div>sığınarak Muhterem VYK üyelerine hatırlatmakta fayda mülahaza etmekteyim:</div> <div>1. VYK, üniversitenin en yüksek karar organı olmakla beraber Üniversitenin yürütme organı</div> <div>değildir. Üniversitenin yürütme organı Rektörlükdür ve en yüksek karar organı olsanız dahi</div> <div>yürütme organının yetkilerini kullanamazsınız. Bu açıkca yetki gaspıdır.</div> <div>2. Rektörlük, rektör, rektör yardımcıları ve genel sekreterden oluşmaktadır ve görev başında</div> <div>olduklarını iddia ettiğiniz rektör yardımcılarının ise yukarıda belirttiğim idare hukuku</div> <div>prensipleri nedeniyle gayr-ı kanuni olarak seçildikleri ve gayr-ı kanuni olarak göreve devam</div> <div>ettikleri aşikardır. Dolayısıyla onların Üniversitenin yürütme organı olarak yapacakları her</div> <div>işlem veya alacakları her karar da yok hükmünde olacaktır (ultra vires) ve idari yargının</div> <div>denetimindedir. Alacakları her karar Yüksek İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmeye</div> <div>mahkumdur.</div> <div>3. VYK, Üniversitenin en yüksek karar organı olmakla beraber Rektör atamalarında veya</div> <div>rektörün süresinden evvel görevden alınmasında Senatonun önerisi olmadan hiçbir nihai,</div> <div>yürütülmesi zorunlu icrai idari karar üretemez. Dolayısıyla bu konularda Senato, herhangi</div> <div>bir organın ve dolayısıyla VYK’nın da hiyerarşik emri altında değildir (Bak: Birleştirilmiş</div> <div>Yim/İstinaf: 9/2010 ve 10/2010 (D. 1/2011) Prof. Dr. Ufuk Taneri Davası)</div> <div>Saygıyla kamuoyunun bilgisine sunulur.</div> <div>21/11/2014</div> <div>Lefkoşa.</div> <div>Av. Tahir Seroydaş</div> <div>Prof. Dr. Abdullah Öztoprak Tarafından Avukat</div>