Ülkemiz Koronavirüs ile tanışana kadar, bir Sağlık Bakanlığı’mız vardı.

En azından, sağlıkla uğraşır gibi görünürdü.

Koronavirüs gelince, biraz da gurur meselesi kıvamında bir yaklaşım sergilendi.

‘’Ben batarsam herkes batar.’’ diyecek noktaya geldi/getirildi Sayın Sağlık Bakanı’mız.

Sağlık sisteminin genelini ele aldığımızda, gelmiş geçmiş tüm hükümetler sınıfta kaldığı kesin.

Koronavirüs ile mücadelede başarı kriterleri şayet vaka sayıları ise, sınıfı geçtik.

Sınıfı kimler geçti?

Evde kalan halk ile ‘’gerçek cephede’’ savaşan ‘’gerçek emekçiler.’’!

Başka kim geçti?

Açıktan ya da gizli bir şekilde yardım yapan ‘’kocaman gönüllüler.’’

İki kere iki dört!

Peki ya Sağlık Bakanlığı?

Geçmedi, geçemedi!

Neden geçemedi?

Başta, kendisini COVID-19 Test karnesine mahkum ettiği için.

Bu karneden geçer not almanın tek ederinin, negatif sonuç açıklama yanılgısına düştüğü için.

Ülke sağlığını COVID-19 Test negatifliğine indirgediği için.

Devamında, COVID-19 ile mücadele ederken, sağlığın geri kalanını göremediği için.

COVID-19 ile mücadelede, gerek ihale, gerek doğrudan alım, gerek bağış gerekse hibe yolları ile ilaç, tıbbi ve sarf malzemesi ve tabii ki COVID-19 testlerinin temini konusuna ‘’tek el’’olamayıp ‘’tekellere’’ boyun eğdiği için.

Merkezdeki koca otorite olarak, Gazimağusa’daki mini otoriteye ses çıkaramadığı için.

Devletin hastanesini üç günde özel hastaneye taşıyıp, üç hafta orada konaklayıp, üç gün içerisinde belediye yardımları ile gerisin geriye dönme plansızlığında bulunduğu için.

Yaşlılarımızı, büyüklerimizi evlerinde unuttuğu için.

Yaşlı bakımevlerinin yolunu unuttuğu için.

Binlerce tablet ilacın kayboluşunun ardındaki organizasyona sessiz kalmaya devam ettiği için.

Klinik izni olan yerlerde anestezi ile doğum yaptırılıp, komplikasyonlarını görmezden geldiği için.

Kendisini özel hastanede devlet doktorlarına devam ederken, devlet doktorlarının hatırı sayılır bir kesiminin özel hastanelerde, devlettekinden daha çok mesai yaptığını görmediği için.

Devletin elinde hali hazırda işleyen bir diş sağlığı ve hastalıkları birimi var iken, büyük başarı ile darmadağın edip, özel bir üniversite hastanesine taşıma projesi ile kıyak geçtiği için.

Ayranı yok içmeye babından, az parayla çok işler yapmak gerekirken, durduk yere, sırf birilerinin plan, proje, ego ve ihtirasları uğruna DNA laboratuvarını açtığı, açarken de yüzbinlerce Lira’yı, bu laboratuvara gömdüğü için.

‘’Ben bakanım, yaparım.’’ derken, halkın lütfederek gönderdiği bir devlet makamındaki memurluk sorumluluğunun ağırlığını hissetmek ile, güçlü olmak kavramlarını karıştırdığı için.

Neresi kaldı ki sağlığın?

Test kaldı geriye sadece…

COVID-19 Testi.

Şükür bugün de negatif.

Hatta yarın da negatif çıkacağı bu günden belli.

Çok test yapacağız, çoook…

Hepsi ama hepsi negatif çıkacak…

Çünkü sağlık zaten elden gitti, geriye bir ‘’bakan’’lık kaldı.

COVID-19 Test ‘’Bakan’’lığı!

Hayırlı işler, bol kazançlar…

Dr. H. İlker İpekdal

İletişim: 0542-8529899