Geçenlerde bir hastam geldi.

Genç bir kadın hastam.

Obezite ameliyatı olmuş. Midesi küçültülmüş.

Kalıcı bir değişiklik yani.

Ameliyattan birkaç ay sonra bir iç organında enfeksiyon söz konusu olmuş.

Özel bir hastanede yatırılarak tedavi edilmiş.

Bana geliş nedeni farklı idi ama maalesef önemli bir hastalığın daha tanısını koymak üzereyiz.

Bazı testler yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor.

Bize tıp fakültesinin kapısından girildiğinde öğretilen bir kural vardır.

Hastanın şikayetlerini ve tıbbi geçmişini iyi dinleyin! Tanıya yarıdan çok yardımcıdır.

Şikayetleri ve hastalığının öyküsünü anlatacak kişi hasta ve yakınıdır.

Peki tıbbi geçmişini nasıl öğreneceğiz?

Elindeki tetkiklerden ve diğer tıbbi belgelerden.

Maalesef, bu hastamın elinde geçirdiği ciddi operasyona ait tek bir kağıt bile yoktu!

Yine, enfeksiyon nedeniyle yattığı özel hastaneden altığı bir doktor notu da yoktu.

Hangi tanı ile hangi tedavinin yapıldığını öğrenemiyorsunuz elindeki kağıtlardan.

Hemşire takibi de yok. Varsa yoksa bir test, bir iki tahlil sonucu…

Çareyi doktorunu aramakta bulduk. Aradık sorduk ama, sanki sorgulayıcı konumuna düştüğümüz için olacak, çok da samimi konuşamadık.

Aldığımız bilgi ile yetindik!

Bu örnek ilk değil.

Çoğu hastanın elinde tıbbi dökümanları yok.

Sorduğunuzda, doktorunda olduğunu, doktorunun vermediğini, hastanenin vermediğini söylüyor.

Bazıları da, tıbbi dökümanlarını isteme, ellerinde bulundurma haklarını bile bilmiyor!

Eline MR raporu tutuşturulan hastaya, MR görüntülerinin nerede olduğunu sorduğunuzda: ‘’Bana sadece bunu verdiler.’’ diyor.

Hastanede yattığınızı gösteren, orada hangi doktorlar tarafından neler yapıldığını anlatan, adına ‘’epikriz’’ denilen belgeye ulaşamadığınız zamanlar çok oluyor. Nalbantoğlu Devlet Hastanesi ve Özel üniversite hastaneleri epikriz sorununu çözmüş olsa da diğer hastanelerde bu soruna çok fazla rastlanıyor.

Geldiğimiz noktada, hastalarımızın tıbbi belgeleri, ameliyat raporları hala bir düzene girememiş durumda.

Tetkiklerine ulaşabildikleriniz var ulaşamadıklarınız var.

Güya ülkemizde bir otomasyon var.

Var ama yok.

Güya hastaların kayıtları tutuluyor.

Tutuluyor ama tutulmuyor.

Hastalarımızın hatırı sayılır bir kesimi, büyük küçük fark etmez, kendilerine hangi işlemlerin hangi sağlıkçı tarafından yapıldığını bilmiyor.

Konsültasyon denilen yazılı haberleşme kavramı bile, biz doktorların çoğunun uygulamasına hala girmemiş durumda!

Pandemi telaşında kaybolup gidiyor hastaların tıbbi dökümanları.

Tıbbi geçmişleri kararırken, karartılırken, sağlıklı bir geleceğe kavuşmaya çalışıyorlar.

Modern teknolojide el yordamı ile sağlık bulmak ise konu,

Bunu çok iyi başarıyoruz…

İletişim: 0542-8529899