Tarım Bakanı, çiftçiler tarafından makamında rehin alınmış. Tedirginliğin lüzumu yok. Bu ülkenin çiftçisi merhametlidir, hakkını ararken haksızlığa yol açmaması gerektiğini bilir, yasalara saygılı davranır. Ancak muhatabının merhametsiz olduğunu, cevizcinin çuvalından oynamaya bayıldığını da bilir. İsyanı da bundandır zaten. Görevi devrederken, Sayın Çavuşoğlu'nu Toprak Ürünleri Kurumu’nun Genel Tarım Sigortası Fonu'na olan borcunu hemen ödemesi konusunda uyarmıştık. Her fırsatta ödeyip ödemediğini sormaya ve ödenmediğini öğrendikçe de bu uyarıyı tekrarlamaya devam ettik. Çünkü bu borcu ödeyebileceği kaynağı TÜK hesaplarında bırakıp görevi kendilerine devretmiştik. Ama onlar borca sadakat yerine, har vurup harman savurmayı tercih ettiler. Olmayan kaynakla TÜK'ü ithalata zorladılar, bu arada sigortanın parasını da kullandılar. Şimdi hem TÜK daha dipte, hem de sigorta yükümlülüğünü yerine getirip kuraklık tazminatlarını ödeyemiyor. Sigorta yasası çok net olarak fona borçlanma yetkisi vermiyor. Bakanlık ise yönetim kuruluna borçlanma kararı alması için baskı yapıyor. İşte Kıbrıs Türk çiftçisi, kara gün dostu Genel Tarım Sigortası Fonu'na sahip çıkmak için ayaklandı. Bu çok haklı ve yurtsever bir tavırdır, saygıyla selamlanmalı, destek verilmelidir. Bakanlık, hiçbir mazerete sığınmadan TÜK'ün sigortaya olan borcunun ödenmesini sağlamak zorundadır. Hükümet derhal, yasalara uygun biçimde, sigortaya kaynak sağlamalı ve söz verdiği kuraklık tazminatlarını ödemelidir. Günü kurtarmak için yasaları hiçe sayarak atılacak adımlar, geleceğin büsbütün yok olmasına yol açar. Erkut Şahali CTP Milletvekili