Cadılar Bayramı’nın ülkemizde bu denli coşkulu kutlanmasını filan eleştirmeyeceğim…

Çünkü eleştirdik mi en fazla tepki esnaftan geliyor!

Eğlence yerlerinden…

Barlardan!

Sözde bayram dolayısıyla giysi satan işletmelerden…

Çünkü olay tamamen ticari boyutlara geldi!

Gençlerin eğlencesi filan değil konu…

Birileri bu işten para kazanacak!

Onlara göre böyle günlere ihtiyaç var…

Vatandaş daha fazla tüketsin daha fazla harca yapsın!

Aileler de zaten öyle yapıyor, birçoğu karşı olmasına rağmen…

Çünkü bu gençler için ciddi bir gelenek haline geldi!

Okullara kadar girdi…

Dersler iptal ediliyor, çocuklar kendi aralarında ilginç giysiler de coşkulu sözde bayram kutlaması yapıyor!

Gündüz okulda akşam da kalabalık caddelerde…

Alkol su gibi tüketiliyor!

Tabi ki tüketilsin, esnaf biraz olsun nefes alsın…

Çünkü biz toplum olarak artık her şeyi bir yana bıraktık para kazanma derdine düştük!

Para kazanılsın da nasıl kazanılırsa kazanılsın…

Başka ülkelerin gelenekleri bunun için iyi bir fırsat!

Zaten şu pek akıllı cep telefonları çıktı gençler hatta çocuklar sosyal hayattan kopmadı mı?

Onların hiç suçu yok ki…

Anasından babasından ne görüyorsa onu yapıyor!

Bir eve misafirliğe gidiyorsunuz herkesin elinde bir telefon, kendi dünyasında…

Bir yerde yemek yiyorsunuz masalar elleri telefon dolu insanlarla dolu!

Bir toplantıya katılıyorsunuz, sözde konuşanı dinliyorsunuz…

Alakası bile yok çünkü herkesin elinde bir telefon sosyal medyayı takip ediyor!

Kim ne demiş, kiminle kapışmış, hangi resmi paylaşmış…

Çocuk anasından babasından gördüğünü yapmayacak da kitap mı okuyacak!

Hani derler ya ağaç yaş iken eğilir, ne güzel söylemiş bunu kim söylemişse yıllar önce…

Bu konuda çok sevdiğim bir söz daha var aslında;

Elma çürükse kabahat ağaçtadır, diye!

Herkes artık bunu nereye çekerse çeksin, isterse kızsın eleştirsin…

Doğru söze ne denir ki!

Tamam Cadılar Bayramı kabul ettik artık…

Okulların bu nedenle tatil edilmesine de eleştiri getirmeyeceğiz ki mutlak vardır bakanlığın bir bildiği!

Ama asıl merak ettiğimiz başka bir konu var ki bize göre hayati önem taşıyor…

Bu ülkede Kitap Bayramı diye bir şey var mı?

Hem de devletin desteklediği…

Devlet politikası haline getirilen bir kitap okuma bayramı ya da etkinliği!

Cılız birkaç tane oluyor ama o da göstermelik…

Dostlar alışverişte görsün diye!

Bu satırları okuyanlara bir soru soralım;

En son ne zaman bir kitap okudunuz, diye?

Ya da hiç okudunuz mu?

Ya da çocuğunuza aldığınız o pahalı pek akıllı telefonlara para harcamaktan çekinmezken bir iki kitap hediye almayı düşündünüz mü?

Eminiz ki çoğunluğun cevabı olumsuz olacaktır…

Çünkü bu ülkede kitap alışkanlığı hızla azalıyor ve ileride bunun en büyük ceremesini çocuklarımız, gençlerimiz çekecek!

Cadılar Bayramına tamam, artık her yıl bu gün geldiği zamanki gibi eleştirmeyeceğiz…

Ama ha keşke…

Bu ülkede Cadılar Bayramı gibi bir de coşkuyla kutlanan bir de Kitap Bayramı olsa ve kutlansa!

Fena mı olurdu yani…

Sırada zeytinyağı ithali!

Kıbrıs Türk Zeytin/Zeytinyağı Üreticileri Birliği’nin dünkü basın açıklaması epey manidar bir açıklamaydı…

İşte en çarpıcı olan kısmı;

“Fiyatların yüksekliğinden bahsedenler, belli ki bazı tüccarların jurnalliğini yapmaktadırlar. Sözü, fiyat yüksek o nedenle ithal kapılarını açalım demeye getiriyorlar. Dünyanın gerçeklerini konuşan yok, üreticinin hangi şartlarda üretim yaptığını soran yok, senelerin emeğine ve üretime saygı yok...”

Belli ki birileri artık bu ülkede zeytin ve zeytinyağı üretiminin de yok olması için düğmeye bastı…

Yakında ithalat başlarsa şaşmayız!

Domatesi, patatesi bile dışarıdan ithal eden bir millet olduk ya…

Zeytinyağı da dışarıdan gelsin!

Hatta narenciye de…

Üretim ve üretici kimin umurunda!

Sadece Merak İşte?

UBP-HP olur mu?

Bu konuyu en çok UBP’liler konuşuyor…

Hem de öyle gizli gizli değil yüksek sesle!

Belli ki  aylık muhalefet dönemine hala alışamadılar ve illa ki en erken zamanda iktidar diyorlar…

Erken genel seçimi de telaffuz eden yok değil!

Hatta birkaç ay içinde olası bir UBP-HP seçeneği çok ciddi bir şekilde beklenir oldu…

Tamam anladık siz iktidar partisisiniz de, bari muhalefette bir yılı doldursaydınız daha iyi olmaz mıydı?

Patates?

Başbakan Tufan Erhürman dün akaryakıt ve bazı ürünlerde indirim olasılığından bahsetti ya…

Bu haber yayınlandıktan sonra en faza gelen soru şu oldu;

Ya patates?

Belli ki insanların içine akaryakıt fiyatlarından daha çok patates fiyatları oturmuş…

Hakları da var zira artık bu ülke yıllardır en leziz patatesi konusunda üretim yaparken artık tüketen ve ithal eden konumuna getirildi!

Gerçekten sazanmış!

Genç bir kız…

İş arkadaşının ziynet eşyalarını çalmış!

Ama gidip kuyumcuda satmamış…

Sosyal medyada da bunları yayınlamış!

Doğal olarak da polis tarafından enselenmiş…

Kızın adı da yaptığına uygun geldi bize!

Damla Sazan…

Gerçek bir sazanmış anlayacağınız!

Başlıklara bakar mısınız?

17 yaşında bir kız…

Belli ki psikolojik bir takım sorunları vardı ve hiç tanımadığı bir kadını 8 bıçak darbesiyle öldürmeye kalktı…

Haliyle ülkede infial yarattı!

Ama infial yaratan başka bir şey vardı…

Bazı gazetelerin başlığı;

“Katil olmak çocukluk hayaliymiş…”

Bunun adına resmen teşvik denir…

Yorum sizin artık!

MESAJ KUTUSU

Sayın Derviş EROĞLU, Ersin Tatar UBP Genel Başkanlık koltuğuna oturduktan hemen sonra artık sizin de partinin Cumhurbaşkanı adayı olacağınız konuşulmaya başlandı. Meraklılar için bilgilendirme yaparsanız fena olmayacak yani…

Sayın Filiz BESİM, illet hastalığa yenik düşen Sonay Adem’in rahatsızlığı döneminde bakanlığınızın kendisine pek fazla ilgi göstermediği yönünde bir takım iddialar yapılmaya başlandı. Umarız da bunların hepsi birer söylentiden ibarettir!

Sayın Aytaç ÇALUDA, kurultayda tek bir dakika bile yalnız bırakmadığınız Ersin beyin genel başkan olduktan sonra en faza konuşulan konuların başında sizin akıbetiniz geliyor. İlk etapta genel sekreter olacağınızı söyleyenlerin sayısı hızla artıyor bilesiniz!

Sayın İsmail ARTER, bazı basın mensubu arkadaşları kırdığınız yönünde sitem mesajlarınız geliyor. Oysa medyaya karşı eskiden çok daha hoşgörülü ve sevecen değil miydiniz? Hayırdır araya kara kediler mi girdi yoksa?

Sayın Kudret ÖZERSAY, UBP’de genel başkan değiştikten sonra partinizin yeni bir hükümet çalışması içinde olacağı yönündeki iddialar iyice arttı. Bu nedenle en azından hükümet ortaklarınız bilsin diye bir açıklama sanki de şart oldu gibi geliyor bize!

Sayın Mustafa AKINCI, ellerinizi açıp dua etmediniz diye biraz daha kahraman ilan edileceksiniz ama bunu bir de başka yansımalarını da düşünmek gerekiyor değil mi? Bilirsiniz birileri hep iş karıştırmak için fırsat kollarlar, aman dikkat!

Sayın Ali PİLLİ, UBP kurultayında en fazla çalışanlar listesinde yukarılarda olduğunuz için sizin de olası bir iktidar döneminde önemli görevler alacağınız konuşulmaya başlandı. Karanızı verdiniz mi yoksa biraz daha beklemek mi gerekir dersiniz!

Sayın Fahri YÖNLÜER, Fenerbahçe’nin maçlarını daha iyi bir şekilde izlemek için eve aldığınız dev erkan televizyonu alınan sonuçlardan dolayı kırma noktasına geldiğiniz söyleniyor. Yani bu kadar kızgınlık niye,bari bir fukaraya bağışlasanız sevaba bile girersiniz.

Sayın Mehmet Ali YÜKSELEN, LAÜ’nün her geçen yıl başarıdan başarıya koşması ülke iş insanlarının da Lefke’ye yatırım yapmasına neden oluyormuş. Bölge halkından daha fazla öğrenci olan başka bir yer yoktur değil mi? Başarılarınızın devamını dileriz…

Sayın Akın AKTUNÇ, torun gelince hayata bakış açınız hatta yürüyüşünüz bile değişti diye duyduk. Minik yavruya sağlıklı ve mutlu bir yaşam diler genç çifti de kutlarız. Bu arada tavla müsabakalarında alınan hezimete varan sonuçlar değişmemiş. Rakipler kaçacak delik aradığınızı söylüyorlar…

Sayın Erkut ŞAHALİ, bazı rant çevrelerinin zeytin ve zeytinyağında ithalin önünün açılması için kamuoyuna yanlış bilgilendirme yaptığını ve bunun da üretici kesimini çileden çıkardığını biliyor muydunuz? Aman dikkat dolduruşlara gelmeyin deriz…

Sayın İlker ZÜĞÜRT, Gençlerbirliği Başkanlığından zamansız istifanız bölge halkı tarafından infialle karşılandı. Bu kadar kolay pes etmemek olmamalıydı diye mesajlarınız geliyor, bir kez daha düşünmekte yarar görüyoruz…

Sayın Ergül KIZILOKGİL, hastanedeki tedavi sürecinden sonra evde uzun bir süre istirahat edeceğiniz söyleniyor. Bu arada bunu niçin merak edildiğini biliyorsunuzdur değil mi? Millet hastalık filan dinlemiyor çünkü, herkesin aklı fikri dosyalarda…

Sayın Asil NADİR, Ersin beyin UBP’ye genel başkan olması en fazla sizi sevindirdi diye duyduk. Bu arada çok yakında sürpriz yatırımlarınızı açıklayacağınızı duyduk, şimdiden hayırlı uğurlu olsun. Hayırlı işler bol kazançlar  dileriz…

Sayın Okan Veli ŞAFAKLI, hükümete ekonomik konulardaki tavsiyeleriniz ilgi ile izleniyor ama belli ki bunları hayata geçirmek için artık nasihat değil de siyasete soyunmak gerekli oldu gibi geliyor bize değil mi? Bir düşünün deriz, hem de ciddiyetle…