Ekonomi konularında çok fazla yazı yazan biri değilim.

O iş Ekonomistlerin.

Fakat gerek sosyal medyada gereksede yazılı basında bilgi kirliliği çok fazla.

Araştırmayı ve doğru bilgiye ulaşmayı seven biri olarak geldiğimiz durum nedeni ile faydalı olacağına inandığım birkaç noktaya değinmekte fayda görüyorum.

Hepimizinde gördüğü üzere Dünya bir enflasyon krizi ile boğuşuyor.

Haliyle bu durum bizide etkiliyor.

Fakat TL ‘yi kontrol etme şansımız olmadığından bizdeki etkileri oldukça fazla.

Düşünsenize Türkiye kur korumalı mevduat uygulaması ile halkını koruyucu önlemler geliştirirken bizim hükümetlerimiz bu konuda bile birşey yapamıyor.

Bizde olan enflasyonun etkileri Covit 19 pandemisi ile eş.

Neredeyse herkes evine kapandı kapanacak.Dışarı çıkanlar ise artık çok mecbur olduğundan çıkıyor.Bir süre sonra o kesimde kalmayacak.

Et alanlar artık kilo ile değil gram ile satin alıyor.Yerli ürün sütün lt fiyatı ithal gelenden fazla.

İşe gidip gelenler benzin parasını paylaşmak için sosyal medyadan arkadaş arıyor.

İktisat bilimi konusunda düşünce ve görüşlerine değer verdiğim Prof.Dr.Mahfi Eğilmez Hocaya ‘Bu durum hangi şartlar çerçevesinde böyle devam eder ve hangi noktada kırılma yaşanır, sürdürülebilir olmaktan çıkar diye sorulmuş .

Hoca ''Alt gelir gruplarının ne kadar dayanabileceğine bağlı'' demiş.

Ve sanırım o safhaha gelmek üzereyiz.

Hergün artan fiyatlarla zor bir süreç yaşıyoruz.Maaşlarda, bankadaki tasarruflarda eridi.

Bir taraftan gıda diğer taraftan enerji fiyatları günden güne artıyor.

Memur olsun esnaf olsun artık elzem ihtiyaçlar dışında harcamalarımızı kıstık.

Lefkeden Lefkoşaya kendi özel arabanız ile gidip gelmenin maliyeti 200tl.

Bundan 1 yıl önce 100 tl ile Yeşilırmaktan GaziMağusaya gidebilirken bugün ayni miktar benzin ile Yeşilırmaktan ancak Lefkoşaya kadar gidebiliyorsunuz.

2009 da 200 TL ye karşılık gelen dolar miktarı 132 iken bugün 200 tl 12 dolar.

Asgari ücret 6000tl.

Zor zamanlardan geçiyoruz.Buna birde yönetimsel zaafiyetlerde eklenince durum dahada zorlaşıyor haliyle.

İktisat ve ekonomi çevrelerinden gelen açıklamalar oldukça ürkütücü.

Üzülerek söyleyim ki 2002-2022 arasında 20 yılda ne biriktirdiyseniz; nakit, konut, arsa, yarısı gidecek diyorlar.

Geliriniz artmadığı için tasarruflarınızdan harcayacaksınız. Oda varsa tabii.

Enflasyon ile mevduat faiz oranlarına baktığınızda Bankada parası olan bile parasının %50 sini her ay kaybediyor.

Felaket telallığı yapmak için değil sadece önlem alın diye söylüyorum ama iş bu şekilde giderse gün gelecek evinizi arsanızı arabanızı hatta varsa bileziğinizi satacaksınız.

Çünkü enflasyonist polikanın sonucu fakirleşmedir.

Napolyon, kaybedilen bir savaştan sonra komutanları toplamış ve savaşı niçin kaybettiklerini sormuş. Komutanlardan birisi: ‘birçok nedeni var’ demiş ve saymaya başlamış: ‘Birinci nedeni barut bitti’ deyince Napolyon komutanı susturmuş: ‘Gerisini saymana gerek yok demiş.

Diyeceğim şu ki ;Eğer faiz politikasını etkin bir biçimde kullanmıyorsanız enflasyon sorununu çözemezsiniz.