Tam 3 yıldır Orman Dairesi’nin çam kese böceği ihalesi için yazıp çiziyoruz…

Bize yapılan ihbarlar sonrasında diyoruz ki;

Bu ihalede rakamlar normalin çok üstünde…

Şartnameler sanki de hep adrese teslim hazırlanıyor!

Yıllardır bu ihaleyi niye İstanbullu bir şirket alıyor, diye…

Dilimizde tüy bitmişti ki;

Dün öğrendik…

Merkezi İhale Komisyonu bu ihaleyi iptal etmiş!

Onlar da görmüş ki fiyatlarda ciddi bir dengesizlik var…

İncelemeye alıp yeniden ihaleye çıkılacak!

Doğru yapmışlar, tebrik ederiz…

Ama içimizden de geçmiyor değil;

Peki ya daha önceki ihaleler ne olacak?

Devletin kesesinden haksız kazanç elde edenler…

Onlara alet olan siyasiler?

Sağlık Bakanlığı dün açıklama yaptı bugün manşetimize taşıdık…

İlaç ve Eczacılık Dairesi depolarında tarihi geçmiş ilaç ele geçirmişler!

Tam 90 kamyon dolusu, dile kolay bir rakamdır bu…

Açıklamaya bakılırsa ‘ele geçirildi’ deniyor!

Saklanıyor muydu yani?

Bunun sorumlusu kimdir?

O kadar ilaç hesapsız kitapsız nasıl alındı!

Buna sebep olan kimlerdir?

Bunda bir art niyet var mıdır yoksa iş bilmezlik, savurganlık ya da ardında başka şeyler mi arayalım!

Devletin hastanelerinde ilaç kıtlığı var ama depolar ağzına kadar tarihi geçmiş ilaç dolu…

Bunun perde gerisi hiç gecikmeden ortaya çıkarılmalıdır!

Artık birileri deşifre edilmelidir ki herkesin kulağına küpe olsun…

Geçen hafta içinde kaleme almıştık…

Yana ve sonra tamir edilen Sağlık Bakanlığı’na bağlı Devlet Laboratuarı’nın içine konulan tarihi geçmiş, ambalajları hiç açılmamış tarihi kimyasal maddeler!

Birincisi onların orada ne işi vardır?

O bölge sakinlerinin can güvenliğini hiç mi düşünmediniz?

Olası bir patlama sonrasında bu halka nasıl hesap verirsiniz?

İkincisi o kadar kimyasal madde hangi dönemde alındı, hangi şirketlerden temin edildi, bu hesapsız kitapsız alımlar kimlerin sayesinde yapılmıştır?

Bu alımlar hangi işletmelerden temin edilmiştir?

Ortada birileri devletin kaynaklarını peşkeş çekme durumları var mıdır?

Sorular gayet net ve basittir aslında…

Sevgili okurlar…

Bu ülkenin gittiği yol doğru yol değildir!

Yıllardan beridir, devlet hem yönetenler olsun hem de karanlık çevreler tarafından sömürülmüş, devlet kaynakları şaibeli olarak bazı şeyler karşılığında adaletsiz bir şekilde dağıtılmış, bu arada bir çoğu da mağdur edilmiş ve büyük adaletsizlikler yaşanmıştır…

Bu ülkenin hele de böyle zor şartlar yaşanırken sokağa atacak tek kuruşu bile yoktur!

Ne yazık ki devlet kaynakları şimdiye kadar yeteri hassasiyet gösterilmeden, bazen de art niyetli bir şekilde heba edilmiş ya da edilmesine olanak sağlanmıştır…

En kötüsü de yapılan yanlışların ve art niyetli kararlardan ötürü kimseden hesap sorulmamış, yasa dışı yollardan geçinenlere cesaret verilmiştir…

Eğer aynı tas aynı hamam devam edecekse de bu ülkenin hayır etmesini kimse beklemesin!

“Hangi adalet!”

“Öncelikle sormak isterim onca yıl terfi alamadan emekliye ayrılanlara neden sayın kanlı yine kurum müdürüyken adalet sağlamadı?

Emekliliklerine 3 ay ya da en fazla 2 yıl kalan personele terfi vermek adalet mi?

Bunca kadrosuz çalışan varken, ülke ekonomisi krizdeysen bu kıyak emeklilik hakkı kimin ve kimler için sağlanmıştır. Adalet nerede?

Benim olduğum yerde adaletsizlik olmaz diyen sayın kanlı kim yada kimler için bunca yıldır açılmayan bu terfileri açmıştır?

Bunun altında yatan gerçekler sorgulanmalı, gerçek adalet sağlanmak isteniyorsa öncelikle kadrosuz çalışan personelle işe başlanmalı, emekliliğine 3 ay kala kişilere kıyak emeklilik verilerek adaleti sağladım diyerek, kıyak terfileri , dolgun maaşları haksız ve bugüne kadar olduğu gibi bugün de torpille alınacak mevkileri adalet gibi göstermeye çalışmamalıdır

Gerçek adalet isteniyorsa eşe dosta kıyak emeklilik geçilmemelidir!

Saygılar…”

(Bazı BRT Çalışanları)

MERAKLI KÖŞE?

Angarya çalışan özel kalemler ne olacak?

Bazı sendikalar sağlıkta angarya çalıştırılıyorlar diye dün bakanlık önünde eylem yaptı ya…

Haklılar ama!

Halen şu anda devletin üst düzey makamlarında da angarya çalışanlar var…

Bazı bakanların özel kalem müdürü olarak bakanlığa getirdikleri ama savcılık görüşü olumsuz çıktığı için atanamayanlardan bahsediyoruz!

Şu anda angarya çalışıyorlar anlayacağınız…

Kadroları yok!

Maaş alma şansları da…

Onları da koruyup kollamak gerek değil mi ama?

Bu kadar fark olur mu?

Hafta sonu Türkiye’deydik…

Gözümüz de fiyatlarda!

Yolda gezerken bir etiketi görünce gözlerimiz fırlayacaktı yuvalarından…

Kirazın 4 TL’den satıldığını görünce!

İsyan etmemek mümkün mü?

Bizde halen 24 TL ve üzerinden satılan kiraz orada şaka gibi sadece 4 TL’den alıcı bekliyor…

Tam 6 katı yani!

Hadi iki ya da üç katını anlarız da…

Bu kadarına da pes doğrusu!

Birileri bizi kazıklıyor…

Resmen!

Kimyasal ilaçlar ne oldu?

Geçen hafta gündeme getirmiştik…

Hazır devletin ilaç depolarında 90 kamyon tarihi geçmiş ilaç ele geçirilmişken!

Ya devlet laboratuarında ki kamyonlarca tarihi geçmiş kimyasal madde…

Bakanlık onlar konusunda da girişim başlatacak mı?

Ve tabi ki orada ne işleri var bunun hesabını soracaklar mı?

Ya da kimlerin ürünleri hangi işletmelerden neden bu kadar fazla alındı diye sorgulayacaklar mı?

MESAJ KUTUSU

Sayın Halil TALAYKURT, çam kese böceği ihalesinde haksız kazancı fark edip iptal edince aslıda çok büyük bir amme hizmeti de yapmış oldunuz. Zira bu ülke insanının vergileriyle çıkılan bu ihaleler artık iyice can sıkmaya başlamıştı.Tebrik eder başarılı çalışmalarınızın devamını dileriz…

Sayın Ali PİLLİ,devletin depolarında ele geçirdiğiniz tonlarca tarihi geçmiş ilaç konusunda umarız soruşturma başlatıp bunun sorumlularının da gece uykularını kaçırırsınız. Bu arada şu kimyasal ilaçlar konusunda girişimde bulunmayı düşünüyor muydunuz acaba? Umarız olası felaketi görüyorsunuzdur…

Sayın Ayşegül Baybars KADRİ, Lefkoşa Şehir Planlama Dairesi’nde çalışıp kanser hastalığına yakalanan olduğunu biliyor muydunuz? Binanın asbest sorununu umarız kısa zamanda çözer ve çalışanlara daha sağlıklı bir çalışma ortamı yaratırsınız, haberiniz olsun istedik!

Sayın Ömer GÜLTEKİN, eski bir bakan arkadaşla bu sıralar fazla sıkı fıkı olduğunuz ve bir ikili oluşturduğunuz gözleniyormuş. Bu kadar samimiyet bazı söylentilere de neden olabilir onun için önleminizi alın deriz!

Sayın Osman YILDIZEV, hem emekli olup hem de Piyangolar Dairesi’nin başına müdür olarak atanmak için bazı girişimlerde bulunduğunuzu duyuyoruz. Hem çalışanlar tepkili hem de eğer bu atama gerçekleşirse milletin dilinden kurtulamazsınız bizden uyarması!

Sayın Faika KANOĞLU, pek yakında İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Kayıt Dairesi müdürlük makamına atanacağınız konuşuluyor. İyi de siz bakanlığı bazı nedenlerden dolayı mahkemeye vermemiş miydiniz? Acaba davayı geri mi çektiniz diye merak konusu olmuş. Gayet ilginç bir durum değil mi?

Sayın Önder SENNAROĞLU, Derviş bey ile hem de Mağdurlar meyhanesinde buluşup poz vermeniz acaba birilerine mesaj niteliğinde miydi? Yoksa sıradan ve masumane bir buluşma mı gerçekleştirdiniz büyük patronla!

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, son dakika hamleleriniz olmasa belki de yükseköğretimde büyük hayal kırıklıkları yaşanacak ve durum felaket olabilecekti? Bunda eski deneyimlerinizin de büyük katkısı var, tebrik eder başarılarınızın devamını dileriz…

Sayın Kemal DÜRÜST, eşinizin rahatsızlığını üzülerek öğrendik, hanfendiye geçmiş olsun dileklerimizi iletin. Bu arada bu kötü günlerde kendisini bir an bile yalnız bırakmamanız dikkatlerden kaçmamış diye duyduk, helal olsun sizin gibi duyarlı bir eşe…

Sayın Emir ERSOY, çok kısa bir süre içinde akaryakıt istasyonunuzu hizmete açacağınız ve işin de başına geçeceğinizi duyduk, hayırlara vesile olsun. Yakında size dostlarınız petrol kralı diye hitap ederlerse hiç şaşırmayın olur mu?