Geçtiğimiz hafta sonunu Girne’de 4 yıldızlı bir tatil köyünde geçiren ailenin başına gelenler ve bize aktardıkları…

Günü birlik gitmişler ilgili işletmeye!

Daha kapıdan girer girmez görevli kızlar bilet uzatmışlar kendilerine…

Büyükler 30 TL’den küçükler de 20 TL’den ödenmiş!

Sonra bir masaya oturmuşlar içecek siparişi vermek için…

Yine bir görevli kız daha siparişleri almadan atılmış önlerine;

Burada ödemeler Euro üzerinden yapılır diye…

Tamam demiş aile reisi sonra kız girmiş yine devreye;

Burada 1 Euro 7TL’den işlem görür…

Adam anında bakmış telefondan günün kurlarına;

Euro satış; 6.4 TL

Kik karar verdi diye sorunca da aldığı cevap;

“Patron tabi ki…”

Patron nerede deyince de;

“Dışarıda” cevabını yapıştırmış görevli kız…

Haliyle sinirlenmiş tam gitme kararı almak üzereyken bakmış çocuklar çoktan dalmış havuza!

Evin reisi bu, çocukları üzmek istemez ya…

Sinir sara olsa da oturmuş oturduğu yere!

Şimdi gelelim günün sonuna…

Girişte toplam 180 ödenmiş ilgili işletmeye!

Ama daha yiyecek içecekler var sırada…

Yemek olarak sadece bir porsiyon köfte bir adet de hamburger var!

Birkaç bira, çocuklar için birkaç dondurma, soğuk sıcak kahveler, birkaç şişe de suyun olduğu yeme içme faturası gelmiş…

Rakamlar hep Euro üzerinden.

Toplamda 67 Euro…

Çarp 7 ile;

469 Türk Lirası…

180 TL havuza giriş parası ekle…

Toplam 649 Türk Lirası ödenmiş işletmeye!

Tabi ki haliyle işletmeden çıkarken reisin surat asık…

Bir porsiyon köfte, bir hamburger ve içecekler için bu kadar para!

Elbette kimine göre para bile değil ama…

Kalabalık bir aile için hem de elle tutulur bir şey yokken, hem de Euro üzerinden, belirlene bu para haddinden fazla para!

Şimdi diyeceksiniz ki işletme baştan söylemiş şartlarını…

Haklısınız da orada resmen hem de yerli turist soyuluyorsa, soyanın hiç mi suçu yok!

Doğal olarak bu işletmenin ismini yayınlamamızı isteyebilirsiniz ama bu şu şartlar yapmayız…

Ama size tavsiyemiz günü birliğine de olsa bu tür yerlere giderken sürpriz faturalarla karşılaşmamak için radarlarınızı iyi açın!

Şimdi gelelim başka meseleye…

Bu ülkede her sabah Merkez Bankası ve özel bankalar döviz kurlarını açıklarlar!

Döviz büroları da öyle…

Aralarında da kuruş farklar vardır ve bu ite iyi para kazanırlar!

Ama bir turizm işletmesinin Euro’yu 60 kuruş fazladan yani 7 TL’den kabul etmesi ne yenir ne de yutulur bir şey değildir…

Etik konularını bırakın bu yerli halkı soymakla eş anlamlıdır!

Aç gözlülükten çok öte bir şeydir bu…

Keyfi ve keyfi olduğu kadar iğrenç bir uygulama!

Bu ülkede her ailenin bütçesi elbette aynı değildir…

Bazıları vardır giderler günlüğü bin TL’den lüks otellerde günlerce konaklarlar!

Ama bazıları da vardır ki hele de kalabalık bir aileyse bir Pazar günü deniz kıyısında serinleme korkusu rüyalarına girer…

Çünkü bir haftalık gelirlerini birkaç saat içinde tüketirler, sonra da bütün hesapları alt üst olur!

Tabi ki sözümüz yüce devletimizin makam sahiplerinedir…

Bu ülke bir turizm ülkesidir ama aile olarak her hangi bir otelde bir gün bile konaklayamayacak binlerce aile vardır!

Bu sözümüzü nereye çekerseniz çekin artık…

Ama payınıza düşeni de almanız tavsiyesiyle!

Bilmem anlatabildik mi?

“Utanın ve susun…”

“13 Ocak 2012 Toros u kaybettiğimiz tarih 
Bugün 4 Temmuz 2019 
7 sene 5 ay yani
Bu yıllar içerisinde:
*17 Mayıs 2010-13 Haziran 2013 İrsen Küçük hükümeti:UBP
*13 Haziran 2013-30 Agustos 2013
CTP-DP-TDP gecici hukumet
*30 Agustos-15 Temmuz 2015 CTP-DP
*15 Temmuz-16 Nisan 2016 CTP –UBP
*16 Nisan 2016-2 Subat 3016 UBP-DP
*2 Subat-22 Mayis CTP-HP-TDP-DP
22 Mayis UBP-HP

6 hükümet gördü bu ülke ,siz daha Kurucu Cumhurbaskaninizin mezarini bitirememis zihniyetler.
UTANIN da susun..”

(Yudum Mişon CAMBAZ)

MESAJ KUTUSU

Sayın Necdet OSAM, İran’dan gelen öğrencilerin konusunun YÖDAK tarafından ileriye taşındığınızı ve sizden savunma istediğini duyduk. Yaz sıcakları yetmezmiş gibi şimdi de daha bunaltıcı bir süreç yaşayacaksınız desenize! Allah kolaylıklar versin artık!

Sayın Ömer KÖSEOĞLU, Başbakanlığın diğer Müsteşarı ile bazı önemli konularda ters düştüğünüz ve ciddi tartışmalar içine girdiğinizi öğrendik. Bir an önce çözün deriz zira Başbakanın artık son duyacağı şey kendisine yakın olanların anlamsız tartışmalarıdır.

Sayın Ali KİŞMİR, biz yasınızdan dolayı Başbakan ve babası tarafından mahkemeye verildiğinizi üzülerek öğrendik. Bu olayı uzatmadan bir kahveye içmeye gidin deriz zira Ersin beyin içinde be kincilik yoktur, anında unutur gider!

Sayın Dursun OĞUZ, yıllardır gözü bizim sahillerde olan Noel Baba adlı ucube şirket hükümet değişiminden hemen sonra yine piyasaya çıkmış. Bu konuda ciddi söylentiler var önleminizi şimdiden alın deriz!

Sayın Hasan TOPAL, Türkiye’de yapılan bazı festivallere davet edilmeniz ve bunların haber şekli vatandaşlar tarafından yadırganmaya başladı. Onun için sessiz sedasız gidip gelin ki sosyal medyanın gazabına uğramayasınız!

Sayın Börke KAŞİF, uzun bir süredir sessizliğinizi korurken şu kundaklama olayıyla bir kez daha gündeme geldiniz. Büyük geçmiş olsun diyoruz, Allah artık beterinden saklasın. Ara sıra ses verin ki hayatta olduğunuzu bilelim değil mi ama…

Sayın Ahmet MANAVOĞLU, Gelir ve Vergi Dairesi müdürlüğü için artık tüm işlemler tamamlandı ve iş imzaya kaldı Çok büyük bir sorumluluk gerektiren makama geliyorsunuz, başarılı olacağınızdan da kimsenin kuşkusu yoktur…

Sayın Hüseyin AMCAOĞLU, bakanlıkta bir çok müdür tatile çıkınca bir çoğu sizin başınıza kaldı diye duyduk. Adınız bundan böyle artık atom karınca olarak anılacak bilesiniz. Böyle başarılı bir bürokratın umarız kıymetini de bilirler…

Sayın Cafer GÜRCAFER, son günlerdeki bazı icraatlarınızla size çok yakın olan iş adamlarının tepkisiyle karşılandığınız konuşuluyor. Yakında eteklerindeki taşları dökeceklerini söylüyorlarmış haberiniz olsun istedik!

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, şu diyet konusunu fazla abartmış olmalısınız ki haddinden fazla zayıflayarak yakınlarınızın şaşırtmaya başlamışsınız. Birkaç kilo alıp gerekli mesajı vermeniz isteniyor…