Doğru neyse o…

Naylon poşetlerin paralı olması başarılı oldu!

Bu poşetleri eskide bol keseden kullanırken, hatta evdeki çöpler için de ekstradan poşet depolarken 25 kuruş olunca kullanım ciddi oranda azaldı…

Artık kasaların üzerinde çok sayıda poşet yok, hatta hiç yok!

Kasiyer aldığınız ürünleri barkottan geçirirken aynı zamanda soruyor;

Poşet ister misiniz diye!

Birkaç parça alanlar naylon poşet istemiyor…

Alışverişi yüklü olanlar ise ister istemez alıyor eğer yanlarında başka bir tür çanta getirmemişlerse!

Bu arada şunu da belirtmek gerekir ki bazı duyarlı mağazalar da naylon poşet uygulaması tamamen ortadan kaldırdı ve kağıt çantalara dönüş yaptılar…

Müşteriden para filan da istemiyorlar!

Onları da duyarlılıklarından ötürü tebrik etmek gerek…

Marketlere naylon poşet başına ödenen 25 kuruş çok bir şey değil ama…

Damlaya damlaya büyük oluyor işte!

Büyüyünce de verebilen var veremeyen var…

Uygulama tamam başarılı ama bu uygulamada da olan sadece vatandaşa oldu!

Bu konuda daha önceleri cebinden para çıkmıyordu…

Şimdi az ya da çok çıkmaya başladı!

Çıksın hiç zararı yok…

Madem ki konu çevre temizliği, ödesin!

Madem ki artık doğaya dönüşümü olan malzemeler daha fazla kullanılacak, elbette ödesin…

Madem ki artık deniz kaplumbağaları bu naylon poşetleri yutmayacak ve ölmeyecek, kesinlikle ödesin!

Ama işte soru şu;

Bunu niçin sadece vatandaş ödüyor!

Şimdiye kadar bu paralarla ne yapıldı bilmiyoruz…

Her halde yeri gelince birileri çıkıp açıklayacak!

Vatandaşın ödediği paralarla çevre için şu işler yapıldı diye…

Yapılmasın demiyoruz, kesinlikle yapılsın ama vatandaş da neler yapıldığını görsün gözlemlesin!

Görsün ki bu konuda çok daha fazla duyarlı olsun…

Hatta evinin, bahçesinin önünde uçuşan poşetleri de alsın çöpe atsın!

Konu çevre ise her şey amenna…

Hatta bu naylon poşetler ortadan tamamen kaldırılsın, hayatımızdan tamamen çıksın, zaten gerçek hedef de bu olmalı ama…

İşte tüm bunlar için niçin sadece vatandaş bir bedel ödüyor asıl sorun burada yatıyor!

İsimleri çok önemli değil…

Bu ülke sınırları içinde bulunan tüm marketler bizim marketlerimizin, bizim insanımızın sahibi olduğu işletmeler…

Ekonomiye de katkıları var istihdama da!

Ama gelin görün ki işte onların daha önce para ödeyerek satın aldıkları naylon poşetlerin parasını şimdi tamamen bizim halkımız ödüyor…

Onların cebinden kuruş çıkmıyor!

Aynı zamanda poşetlerin üzerinde firmaların isimleri de mevcut…

Bu durumda peki ne oluyor?

Marketler poşetleri beleşe getirirken…

Reklam paraları da vatandaşın cebinden çıkıyor!

Çok da adil olmasa gerek değil mi?

16 TL 36 Kuruş!

“2018’i kapatalım
Gördüğünüz çek Vakıflar idaresi tarafından bana yıllık ödenen kira bedeli...
Bozdurmadım ibret olsun saklayacağım...
Atalarım Güney’deki en büyük 2.vakıf arazisinin sahipleri...
Yaklaşık 250 hissedara düşen yıllık kira bedeli bu
Karşılığında Kuzey’den bir karış toprak almadık..!
Arazi 2000 dönüm yer Pisgobu çiftliği..!
Ama sonradan ganimet toprağını iç edenler satıp T.C’de toprak ağası oluverdi..!
Ne adalet peh..!

İşte sizin adaletiniz bu kadar!
Kavga şimdi başlıyor...
Maznum edebiyatı yapanların bir haline vaktine bakın...!
Oyuna gelmeyin..!”

(Ulaş Caner OCANOĞLU)

Sadece Merak İşte?

Neden şikayet etmedi?

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı sessiz kalmayı yeğliyor ama…

O sessiz kalıyor diye vatandaş da unutmuyor işte!

Bakana dolaylı yönden rüşvet teklif edenler…

Tamam sevgili Atakan onların ağızlarının paylarını verip bir daha da görüşmedi ama!

Niçin bunu hem kamuoyuna deşifre etmedi?

Ayrıca gidip polise şikayetçi olmadı?

Bu sorunun mutlak bir de cevabı olmalıdır…

Doğalgaz mı?

Kıb-Tek yeni projeler üzerinde çalışıyormuş…

Ülkeye doğalgaz getirip elektrik fiyatlarını ucuzlatmak da bu projeler içindeymiş!

Eğer gelirse yüzde 40 daha ucuz olur diyorlar…

İyi de doğalgaz nereden gelecek?

Türkiye’den mi, yoksa Akdeniz’deki sondajlardan mı?

Sistemi kim kuracak?

Kaynağı nereden bulacaksınız?

Mobese?

Resmen yılan hikayesine döndü…

Yıllardır konuşuluyor ama bir türlü gelmiyor işte!

Güvenlik için olmazsa olmaz olan mobese kameraları…

Proje ortaya atılalı birkaç hükümet değişti!

Ama şu mobeseler bir türlü yola çıkmadı gelsin bu ülkeye…

Sonra da toplum olarak güvenliğimizin olmadığından şikayetçi oluyoruz!

Eline beyzbol sopası alan vekiller de cabası…

Ercan denetleniyor mu?

Geçenlerde bir pilot arkadaş aradı gündeme getirilmesini istedi…

Şu anda Ercan inşaatı devam ediyor!

Ne zaman biteceği belli değil ama asıl sorun şurada yatıyor;

Yapım anında burayı denetleyen birileri var mı?

Zira maliyetler de haliyle yükseldi ve her türlü tingözlüğe uygun bir zemin oluştu…

Pilot arkadaş diyor ki;

Özellikle asfaltın kalınlığına aman dikkat!

MESAJ KUTUSU

Sayın Ahmet HÜDAOĞLU, doğalgaz getirip ucuzu yüzde 40 daha ucuza mal etme projesi bu işin uzmanları tarafından çok samimi bulunmadı! Umarız bu haber indirim bekleyen aboneler için yeni bir bindirim mesajı değildi!

Sayın Narin Ferdi ŞEFİK, Türkiye Adalet Bakanlığı aldığı yeni bir kararla görülen  davalar artık bir yıl içinde sonuçlanacak. Bize de böyle bir modelin getirilmesi için girişimde bulunmanız bekleniyor zira bu konuda sizin de bir isteminiz olmuştu değil mi?

Sayın Bulut AKACAN, ün sizde, şan sizde para sizde, yani eski çalışanlarla kavga edip tutuklanmakta mı vardı kaderde? Umarız aranızdaki alacak-verecek meselesini bir an önce çözersiniz de bir daha böyle talihsiz olaylar yaşanmaz!

Sayın Ali PİLLİ, yani bu hükümet narenciyeciyi batıracak diye bir beyanda bulundunuz da 100 bin dönüm narenciye bahçesini 30 bin dönüme de bu hükümet neden oldu! Bir karıştırın eskileri deriz, gerçeklerle yüzleşmek için…

Sayın Hasan TOPAL, vicdani ret yasasında mecliste bütün gözlerin sizin üzerinizde olacağını biliyor muydunuz? Kulislerde bu yasaya kesinlikle onay vermeyeceğiniz iddia ediliyor, bakalım bu yasaya nasıl bir tepki vereceksiniz biz de merak etmeye başladık…

Sayın Mustafa AKINCI, Cumhurbaşkanlığı resmi sitesinden yapılan bazı paylaşımlar tartışma konusu olmaya başladı. Bizim ülkede doğru söyleyeni dokuz köyden kovdukları için sizde bundan nasibinizi almaya başladınız değil mi?

Sayın Erkut ŞAHALİ, Çatalköy’de bakanlığınıza ait eski ama kullanıma hazır bir otel binasını uyuşturucu ile mücadele için Sağlık Bakanlığı’na devretmeniz kamuoyunda büyük memnuniyetle karşılandı, tebrik ederiz…

Sayın Anıl KAYA, genel seçimlerde 48 oyla kaybetmenin yıldönümünde eski anılarınız yine canlanmış. Olmayacak her işte bir hayır vardır, madem ki meclis koltuklarına bu kadar yaklaştınız bir dahaki sefere niye olmasın ki?

Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, Beylerbeyi yolundaki inşaat faciası devam ettiği için bölge halkından yoğun şikayetler gelmeye devam ediyor. Yağmurlar geçtikten sonra burasını öncelikli bölge ilan etmeniz isteniyor…

Sayın Hasan KARLITAŞ, gelmiş geçmiş hükümetler Lefke’de turizmin gelişmesi için madem ki bölgeye turistik tesis ve otel yapmıyor bu inisiyatifi üzerinize almaya ne dersiniz? Turizm cenneti Lefke’de turistlerin konaklayacağı bir otel olmaması ne büyük eksiklik böyle!

Sayın Sunat ATUN, Kıb-Tek konusunda bundan böyle eskisine göre çok daha fazla konuşup yanlışlıkları deşifre etmeye başlıyormuşsunuz! Biraz geç kalınmış bir karar olsa da yine de hiç yoktan iyidir değil mi, gazanız mübarek olsun artık…

Sayın Erkut AŞÇIOĞLU, hükümetin yanlış icraatlarına sosyal medyada öyle bir sitem ettiniz ki belli bir kesimin duygularına da tercüman oldunuz. Artık ilk genel seçimlerde aktif siyaset sizi bekliyor şimdiden hazırlıklara başlayın deriz…

Sayın Okan Veli ŞAFAKLI, ekonomik gidişat konusunda öyle karamsar tablolar çiziyorsunuz ki hem iş insanları hem de vatandaş yatırıl yapmaktan iyice ürker hale geldi. Bu arada tavsiyeleriniz hükümet tarafından dikkate alınıyor mu acaba dersiniz?

Sayın Ziya EMİR, pek yakında restoran işine de gireceğiniz ve Lefkoşa’nın göbeğinde dillere destan bir işletme açacağınız konuşuluyor. Yani bu kadar enerjiyi nereden buluyorsunuz bu da çok ayrı bir mesele değil mi? Hayırlı işler dileriz…

Sayın Fuat NAMSOY, Doğu Ekspresi ile Kars ziyaretinden öyle bir memnun olmuşsunuz ki resmen gözlerinizin içi gülmeye başlamış. Ara sıra böyle kaçamaklar her zaman iyi gelir  değil mi? Bakalım bundan sonra istikamet nereyi gösterecek?