İlgilenenler bilir.

Botox diye bir ilaç var.

Aslında zehir.

Tedavi amaçlı kullanılan bir zehir. Bir bakteri üretiyor. Vücuda girdiğinde, hangi kası tutarsa, o kası felç ediyor. Kalıcı olmasa da, etki süresi 3-6 ay kadar sürebiliyor.

Doğru yapılırsa tedavi edici, yanlış yapılırsa hayatı tehdit edici, hatta öldürücü.

Botox’un en çok bilinen kullanım alanı ise, yüzdeki kırışıklıkları azaltmak.

Yani güzel görünmek.

Dün 1 Mayıs idi.

Tarihine baktığımızda, ‘’8 saatlik iş günü’’ ile yola çıkılan işçilerin akan kanlarına karşı, 350 bin işçinin örgütlü ve kararlı tepkisinin günü idi.

Bu günlerde ise, ciddi siyaset malzemesi, polemik konusu oldu gibi.

Hükümet ve muhalefet, diğer tüm hükümetler gibi 1 Mayıs’a yönelik açıklamalarını yaptı. Bir Bakanlık hariç. Biraz daha ‘’işçiseven, emekseven’’ görüntü verdi.

Sayın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, önce marketlerden başladı, sonra diğer yerlere de yaymaya çalıştı.

1 Mayıs gününü ‘’gücünün yeteceğini zannettiği’’ her iş yerinde tatil ilan etti.

1 Mayıs’ta, müfettişler iş yerlerini denetleyecek, çalışan başına agari ücret ödenecek, kurulan ihbar hattına gelen ihbarlar derhal değerlendirilecek.

Son bir haftanın gündemini, ülkemizin işçi kesiminin sorunları ve sorunların çözümü değil de, Sayın Bakan’ın ‘’sopalı’’ açıklamaları ve açıklamalarına karşı yapılan tepki açıklamaları doldurdu.

Yazık oldu. 

1 Mayıs’ta tatil konusunda sorun yok, karşılığının verilmesi durumunda çalışılmasında da sorun yok. Asıl sorun, işçi ve işveren arasındaki hukukun tesisinden ziyade, işçi ve işveren arasında ‘’hakkımı alırım’’ – ‘’hakkını vermem’’ gibilerinden algı uyandırabilecek bir kutuplaşma. Sayın Bakan’ın açıklamaları, genel tutumu, tavır hal ve hareketleri hep bu yönde idi. Yanılıyor olabilirim, ancak, sorduklarımdan da benzer yorumları aldığımı belirtmem gerekir.

Dün 1 Mayıs idi.

Marketler, çoğu restoranlar ve iş yerleri kapalı idi.

Açık olan restoranlarda çalışan emekçiler, her zamankinden daha fazla olan kalabalığa hizmet etmek için normalden daha çok çaba harcıyorlardı.

Bet ofislerindeki, casinolardaki emekçilerin, dülgerlerin, bahçıvanların, temizlik işçilerinin yanına uğramamıştı ne 1 Mayıs ne de 1 müfettiş…

Beden işçileri kadınlarımız yine ‘’iş başında’’ idi tatilin keyfini çıkaranlar için!

Dün 1 Mayıs idi.

İnşaattan düşüp bu dünyadan göçenlerin de günü idi.

Aylardır üniversite baronlarından emeklerinin karşılığını alamayanların, yatırımları bile yapılmayanların günü idi.

Özel hastanerlerde, sorgusuz sualsiz maaş kesintilerine uğrayanların da tatil yaptıkları gün idi!

Sağlık Bakanlığı’nın, bırakın kadrolamayı, sözleşmeli bile değil, hizmet alımı şeklinde istihdam ettikleri ancak ödemelerinin yapılmadığı sağlık emekçilerinin de günü idi.

Dün 1 Mayıs idi.

Cingöz patronların, 1 Mayıs ilanlarında Sayın Bakan’a şirin görünüp de, sonraki günlerde o 1 günün ya da ek ödemenin hesabını, çalışanından gani gani alacağının hesabının yapıldığı gün idi.

Dün 1 Mayıs idi.

Lefke’de, varlıklı bir şahsın konağında tam 16 yıl yatırımsız çalıştırılan …. Hanım’ın nezdinde, bilmem kaç kişinin sömürüsünün ‘’bir günlüğüne’’ ertelendiği gün idi…

Dün 1 Mayıs idi.

Kapitalizmin nimetleri ile semiren sermayenin desteğiyle kurulan/desteklenen partilerdeki bakanların, milletvekillerin, ‘’Çav Bella’’lı, zafer işaretli emek haykırışlarının zirve yaptığı gündü!

Bir gecelik eğlencesi, bir işçinin aylığından fazla olan, halkın içindenmiş gibi geçinen bazı siyasilerin, emekçilerin bayramını, duygusal mesajlarla kutlama günü idi…

Dün 1 Mayıs idi.

‘’Emek’’ ile evli olduğunu söylenlerin buruş buruş ‘’kapitalizm metreslerine’’, kimseciklere çaktırmadan botox yaptırdıkları bir gün idi.

Bugün 2 Mayıs. Yarın 3, diğer gün 4…. Ve günler geçip gidecek…

Emek yine sömürülecek, alasını da yine siyasiler yapacak…

Diğer 1 Mayıs yaklaştığında, yine bir başkası çıkacak ve kapitalizm metresine bir botox da o yapacak…

Bir günlüğüne de olsa ‘’kapitalizm’’ dümdüz olacak, ‘’emek’’ parlayacak!

Emekçi ilan edilerek ‘’ayrılan’’ sınıfımız da, bir türlü ulaşamadıkları haklarını gökkuşağının altında aramaya devam edecek….

Dr. H. İlker İpekdal

İletişim: 0542-8529899