Alithia gazetesi, Rum Haber Ajansı KİPE’nin elindeki bilgilere dayanarak yayımladığı haberinde, BM görevlilerinin, mayınların temizlenmesinin başlanacağı yerlere karar verilmesi için, Kıbrıs Türk ve Rum taraflarıyla istişarelerde bulunacağını ve mayınların temizlenmesine yılsonunda önce başlanmasının beklendiğini belirtti. Kamboçya’dan mayın temizleme uzmanlarının geçtiğimiz yıl adadan ayrılmasının akabinde, UNFICYP’in mayın temizleme için finansman (fon) istediğini ve bunun BM Güvenlik Konseyi tarafından onaylandığını yazan gazete, BM uzmanlarının bunun sonucunda ofis kurmak için kısa zaman önce Kıbrıs’a geldiklerini kaydetti. Gazete, bu ofisin danışma birimi olarak görev yapacağını ve mayın temizleme programını hazırlayacağını belirtti. Gazete yine aynı bilgilere dayanarak, mayın temizleme alanlarının ara bölgeyi ve başka yerleri de kapsayacağını, öte yandan mayın temizlenmesine başlanacak yer konusunda henüz mutabakata varılmadığını ifade etti. Elindeki bilgilere dayanarak, operasyonun şu an başlangıç aşamasında olduğunu yineleyen gazete, bununla birlikte çalışmanın bu yıl, önümüzdeki aylar içerisinde başlayacağını belirtti. Gazete, şu an Kıbrıs’ta, iki milyon metrekarelik bir alanı kaplayan, 7 binden fazla mayın bulunduğunun hesaplandığını da ekledi. RUM DIŞİŞLERİ’NİN AÇIKLAMASI Gazeteye göre, Rum Dışişleri Bakanlığı ise açıklamasında, “Ottawa Sözleşmesi” olarak da bilinen “Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası” ile ilgili sözleşmeden doğan bütün uluslar arası yükümlülükleri yerine getirdiklerini ifade etti. Gazete, UNFICYP’in “Kıbrıs’taki iki tarafın, son yıllarda, mayın temizleme çalışmaları yapılması için, biri RMMO diğeri de Türk askeri kuvvetlerinin kontrolünde bulunan sınır hattındaki dört mayınlı bölgeye erişimi engellemeyi sürdürdükleri” konusundaki açıklamasının ardından, Rum Dışişleri Bakanlığı’nın da açıklama yaparak buna yanıt verdiğini aktardı. Gazeteye göre Rum Dışişleri Bakanlığı, “Kıbrıs’ın kuzey bölümünde etkili bir kontrolü bulunan, aynı zamanda Ottawa sözleşmesinin de taraflarından olan Türkiye’nin, işgal altındaki bölgelerde muhafaza ettiği 20’den fazla mayın tarlasıyla ilgili sorumluluklarını üstlenmek ve bunları yerine getirmekle yükümlü olduğunu” da iddialarına ekledi.