Aradan 9 yıl geçmiş…

UBP’nin mahkemelik olan kurultayını hiçbir zaman unutmayacağız!

İkinci tur yapıldı akşam saatlerinde rahmetli İrsen küçük ile bizim karşı komşu Konti’nin evinin bahçesinde oturuyoruz…

İrsen bey ve ekibi salondan sürekli bilgi alıyor!

Sonucun zaten kafa kafaya belirleneceği çoktan belliydi…

Son dakikalarda bir İrsen Küçük öne geçiyordu bir Ahmet Kaşif öne geçiyordu!

UBP kurultaylarının en ses getireni olmuştu…

Nihai sonuç geldi İrsen bey 7 oyla yeniden UBP Genel Başkanlığına seçilmişti!

O andan itibaren mangallar yandı, içkiler kadehlere dökülmeye başlandı…

Tam o sırada yanımda oturan İnsen beyin şoförü geldi, telefonu uzattı kendisine!

Türkiye’de dönemin başbakan yardımcısıydı…

İrsen bey elinde telefon ayağa kalktı, buyurun efendim dedi!

Karşı sesi bizzat biz de duyduk, kurultay sonucu soruldu, bu kez tamam mı denildi…

İrsen bey de ‘tamamdır efendim’ diye yanıtladı!

Karşı ses ‘mahkeme filan yok değil mi’ diye sordu…

İrsen bey yok efendim kesin sonuç diye cevap verdi!

Artık herkes rahatlamıştı…

Bizimkiler de Ankara’daki yetkililer de!

Peki bunu niye hatırlatma gereği duyduk, kimseyi kötülemek ya da aşağılamak için filan değil…

Şunu da eklemek gerek, İrsen beyi Başbakan olduğu dönemde öyle ağır eleştirdik özellikle de istihdamlar konusunda yerden yere vurduk ki!

Bir kez bile gönül koymadı, kızmadı, köpürmedi, ya da partiyi karıştırıyorsun demedi…

Dostluğumuz son güne kadar devam etti!

Başbakan Faiz Sucuoğlu en baştan yapması gerekeni biraz zoraki yapınca kendini zor durumda bıraktı…

Dün de yazdık bu işin ayıbı filan yok!

Ya denileni yaparsın ya da benim irademe kimse karışamaz diyerek istifanı verir evine dönersin…

Bunu yapmayınca ya da yapamayınca, tabi ki bu işler biraz da cesaret ister hem kendine hem de karşı tarafa zarar verirsin!

Bu konuda dünkü bir telefon görüşmemiz içimize cız diye oturdu…

Türkiye kökenli bir KKTC vatandaşı kardeşimiz aynen şöyle dedi;

Çok yakında bizi bile Ankara düşmanı yapacak bunlar!

Artık milliyetçi, Anavatanın olmazsa olmazlığını kabul edenler bile böyle söylemeye başlamışsa vay halimize…

İki kardeş ülke arasındaki ilişkiler her geçen gün daha fazla erozyona uğruyor ama bu hiç kimsenin umurunda bile değil!

Hem bizim hem de Ankara’daki siyasetçilerden bahsediyoruz…

Hele de bizimkilerin sustukça susmaları tam bir korkaklık ifadesidir!

Yıllardan beridir Anavatan nutukları atıyorlar ama kendilerini anlatmak için bir türlü cesaret edemiyorlar…

Sonuç ortada!

Doğrudur kriz şimdilik çözülmüştür gibi görülüyor…

Kabine değişikliği günü kurtarmaktan öteye gitmeyecektir!

Sucuoğlu Antalya biletini kesmiştir ama onu çok da rahat günler beklememektedir…

Oysa Sucuoğlu hem partisi hem de ülkesi için toplumun geneli tarafından benimsenmiş bir siyasetçiydi…

En azından kurultay sürecinde bunu gösterdi!

Ama devamını getiremedi…

Siyasette bundan sonra olacakları elbette tahmin etmek zor ama böyle devam ettiği sürece de bizim pısırık siyasetçiler bırakın kendilerine zarar vermeyi, iki ülke arasındaki ilişkilere de büyük zarar verecektir, bundan kimsenin kuşkusu olmasın!

Bunun da kazananı hiçbir zaman olmaz…

MESAJ KUTUSU

Sayın Serdar DENKTAŞ, yeni hükümet döneminde size yakın olanların çeşitli makamlara atanması için devreye girdiğiniz yönünde yorumlarda bulunulmaya başlandı. Partinin huzuru açısından tehlikeli olabilir müdahalede bulunmamanız gerektiğini belirten mesajlarınız geliyor…

Sayın Zorlu TÖRE, meclis içindeki muhalifleriniz meclis prosedürlerine aykırı ziyaretlere başladığınız yönünde şikayetlerde bulunmaya başladılar. Daha ilk günlerde onlarla papaz olabilirsiniz daha fazla duyarlı olmakta yarar görüyoruz…

Sayın Oğuzhan HASİPOĞLU, ikinci kez mağdur duruma düşürüldünüz ama bir de bunun perde gerisinde neler yaşanıyor, neler konuşuluyor onu da detaylı olarak konuşmak gerekiyor. Önümüzdeki hafta kahveye bekliyoruz haberiniz olsun…

Sayın Erhan ARIKLI, hani dediniz ya kabine değişikliği konusunda hiçbir bilginiz yok diye, yani sizin yoksa acaba kimin bilgisi olur onu da sorgulamak lazım değil mi? Biz aksini düşünüyoruz ve bu istihbarat konusunda vekiller arasında ilk sıradasınız…

Sayın Hüsnü FALYALI, medya çalışanlarınızın henüz maaşlarını alamadıklarını üzüntü ile öğrendik. Yaşadıklarınız elbette kolay değil ama bizim meslektaşlarımız da evlerine ekmek götürebilmek mücadelesi veriyor, buna destek olmanızı bekliyoruz!

Sayın Doğa YALÇIN, TDP Genel başkanlığına aday olmanız hem partinizde hem de kamuoyunda sürpriz olarak yorumlandı. Bu arada taban kadın başkandan yana tavır koyuyor diye duyduk, haberiniz olsun istedik…

Sayın İsmet KORUKOĞLU, Ankara Büyükelçiği görevine atandığınızı duyduk hayırlı uğurlu olsun. Kıbrıs Türkünün orada çok daha fazla sesinin duyulması için tarihi günlerden geçiyoruz, umarız bunun bilincindesinizdir…

Sayın Osman YILDIZEV, emekli olduktan hemen sonra ilk olarak Hatay’a uçup diş sorunlarınızı çözdüğünüz konuşuluyor. Zaten buradaki diş masrafları dövizden dolayı uçmuşken neredeyse bütün insanlar Hatay’da uzun kuyruklar oluşturacak gibi görülüyor değil mi?

Sayın Mustafa KIZILYÜREK, zamsız geçmeyen günler vatandaşı daha fazla alkole yanaştırırken Güzelyurt’un en klas meyhanesini açmak için yoğun bir çaba sarf ettiğiniz gözleniyormuş, hayırlı işler bol kazançlar dileriz…

Sayın Mehmet HARMANCI, yerel seçimler için tarih yaklaşırken seçim anketlerinde sizin adınızın bulunmaması kafaları bir hayli karıştırmaya başladı. Zira diğer partiler de sizin duruşunu bekliyor ki ona göre aday belirleyecekler…