Cumhurbaşkanı yok…

Başbakan da!

Hükümet eden partilerin başkanları ve bakanlar da…

Sadece birkaç vekil!

Oysa dün 1 Ağustos Toplumsal Direniş bayramıydı…

Ve tabi ki resim tatil!

Ama bizim devlet erkanı bayramı değil tatili seçti…

Sanki de dünkü gün sadece askerin bayramıymış gibi törenlerde çoğunluk asker kanadı vardı!

Niye böyle oluyor peki?

Çünkü bizde öyle mücadele yıllarındaki gibi birlik ve beraberlik yok…

Heyecan ve ruh gitmiş bir kere!

Hiç kimse toplumu filan takmıyor…

Varsa da yoksa bireysel kazanımlar!

Ama dün ası bayramı komşudaki esnaf yaptı…

Bizim bayramlarda genelde sınır kapılarında kuyruklar oluşur!

Bayramlar ‘bayram’ havasında olmadığı için bu günler tatil olarak algılanır…

Doğal olarak ver elini komşuya!

Zaten karşılıklı alış verişler ortada…

Tamam onlar da burada çok harcıyor ama genelde kumarda yiyorlar parayı!

Bu para da artık topluma nasıl yansıyorsa, kesinlikle tartışılır…

Demek ki daha onlardan çok gerilerdeyiz!

Memleketi cazibe merkezi haline getiremedik…

Birileri çok kızar ama!

Onlar gibi düşünmem, çünkü ticaret halleri milliyetçilik filan takmıyor işte…

Madem ki parayı ben kazanıyorum, nerede yersem yerim meselesi!

Örneğin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler dünkü gün BAF üzerinden Rodos’a tatile gitti…

Bunu da çekinmeden paylaştı!

Ortalık yine kalktı oturdu bir kez daha…

Adamın ne hainliğini bıraktılar ne de başka şeyini!

Rodos’ta tatili seçtiği ayrı dert, Baf’tan gittiği başka bir dert…

Sanki de başkaları gitmiyormuş gibi!

Hele de kendini milliyetçi diye tanıtanlar…

Yahu herkesin kahyası mısınız?

Ercan ve İzmir üzerinden bir gitmeyi düşünün hele…

İnsanlar oralarda bizim bir uçak parasına bir hafta tatil yapıyorlar, haberiniz var mı sizin?

Konuyu bağlamak gerekirse…

Ne bu süreç ne de Kıbrıs Türkü eskisi gibi değil!

Hani şu klasik söz olan zaferi ekonomi ile taçlandıramama meselesi var ya…

İşte odur bütün mesele!

İstisnasız herkesin ayda 30 Kıbrıs lirası kazandığı dönem çok gerilerde kaldı…

O zaman toplumsal değerler vardı!

Şimdi bireysel menfaatler peşine düştük toplum olarak…

Kapı komşusuyla ekmeğin paylaşıldığı günleri de çabuk unuttuk!

Onun ülkede milli ve manevi heyecan ve ruh kalmamışsa ya da bunlar artık sadece sembol olarak kalmışlarsa biz daha çok Rum esnafını da Yunan işletmecisini de zengin ederiz…

“Sanki geçmiş yaşanmamış gibi…”

“Neden o zamanlar kalabalık vardı; çünkü o gün önemli olan en büyük hak olan yaşama hakkımızın bize geri kazandırılmasıydı.

Şimdi sanki geçmiş hiç yaşanmamış yaşam hakkımıza tecavüz edilmemiş gibi geleceğe bakmaya çalışıyoruz.

Garantiye gerek yok diyoruz neye güvenerek günümüzde böyle risk yoka güveniyoruz halbuki günümüzde bu risk dünden daha çok.

Dünyanın her yerinde devlet terörü nedeniyle çocuklar ölüyor ve biz sadece izleyerek sosyal medyadan yorum yapıyoruz ama engelleme şansımız ise yok.

Biz, biz olarak vatan bildiğimiz bu topraklarda yaşayacaksak Türkiye’nin garantisi olmadan yaşama şansımız yok.

Aslında KKTC toplumunun hemen hemen tümü aynı inançta ve hiçbir güç bunu değiştiremez…”

(Dimağ ÇAĞINER)

“Neçin acaba?”

“CTP yıllardır sine sine, susa susa bu hale geldi ama hala aynı hamam aynı tas...

Bir sonraki seçimin ardından da gene merak edecekler, anlamayacaklar neden daha da küçüldüklerini.

Ve gene soracaklar, 'necin acaba?' diye! 
Ağzınızla kuş tutsanız da Türkiye'nin kahramanı olamayacaksınız, ama bu halkın kahramanı olabilmek o kadar kolay ki!..”

(Tümay TUĞYAN)

Sadece Merak İşte?

Tek derdimiz domates mi?

Ne varsa artık şu domateste?

Millet pahalı olduğundan yakınıyor…

Hatta isyan bile ediyor!

Yani domatesin bu kadar mühim olduğunu da yeni öğrendik…

Yemeyin kardeşim!

Bu arada elektrik ve akaryakıt zamlarına bile bu kadar tepki konulmuyor ya…

Yanarım da ona yanarım!

Meclis niye tatilde?

Kimsenin tatil keyfinde filan değiliz yanlış anlaşılmasın…

Ama meclis ve ülkenin yarısı tatildeyken, curuise gemilerinden paylaşımlar yapılırken nasıl olur da aynı anda ekonomik krizden şikayet ederiz işte bu düşündürücü!

En azından milletin vekilleri…

Bu ülke insanı ağlarken, en azından bu seferlik tatillerinden feragat edip saksıyı daha fazla çalıştırabilirlerdi!

Atlas’ın beklentisi ne?

Atlas Global’ın patronu geçenlerde KKTC hükümetine hem sitem etti hem de seslenmiş oldu…

KKTC’den çok şey bekliyorlarmış!

Ucuzluk istiyor yani…

Vergilerin düşürülmesini!

Yahu sizin için koca KTHY’yi batırdılar sizi kurtardılar daha ne istiyorsunuz ki…

Nüfus sayımı ne zaman?

Herkes plansız programsız icraatlardan şikayet ediyor ama…

Kimse de hadi artık nüfus sayımı yapılsın demiyor!

Zira nüfusun bile belli olmadığı bir ülkede hükümet edenler hangi icraatı yapsalar, hangi projeleri üretseler sonuçta hiç bir şey olmayacak…

Devlet erkanını tatilde havuz başında bunları da düşünmeye çağırırız!

MESAJ KUTUSU

Sayın Ayşe ÖZTABAY, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. TDP MYK’sı önceki gece yaptığı toplantıda bu kararı onayladı ve iş artık atanma yazısına kaldı. Bu arada kararı İskender dönerle kutladığınız gözlenmiş, afiyetler.

Sayın Zorlu TÖRE, 2020 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmak için nabız yokladığınız ve kulis yaptığınız konuşuluyor. Kurultay pazarlıklarında konuyu gündeme getirdiğiniz de iddia ediliyor, hadi bakalım hayırlısı…

Sayın Özdil NAMİ, CTP içinde ciddi bir kesimin görüşlerinize muhalefet yaptığını hatta partili olarak görmediklerini ifade etmeye başladıklarını biliyor muydunuz? Kablo ile elektrik konusu önümüzdeki günlerde başınızı epey ağrıtacağa benziyor, aman dikkat!

Sayın Ömer GÜR, bakanlıkta ek mesailerin hayli abartıldığı ve bunu da devlete ağır yük getirdiği iddiaları yapılmaya başlandı. Hele de bir şoför arkadaş var ki balıkta geçirdiği zamanı bile ek mesai diye size yutturuyormuş, aman dikkat!

Sayın Sunat ATUN, UBP genel başkan adaylığınızı daha fazla gecikmeden açıklamanız iyi oldu zira artık bakanlık pazarlığı söylentileri ayyuka çıkmıştı. Hayırlara vesile olsun, Allah utandırmasın…

 …

Sayın Erçin TEKAKPINAR, sizin bakan partisinin baskılarına daha fazla boyu eğemedi ve nihayet yerinize başka bir partilinin atanmasını kabul etti. Artık uzun bir tatili hak ettiniz umarız seri olan yerleri tercih edersiniz…

Sayın Cemil SARIÇİZMELİ, belediyenize bağlı Bafra turizm bölgesinde oradaki işletmelerin resmen çevre katliamı arattıklarından şikayetler artamaya başladı. Şu ceza makbuzunu bir elinize alsanız da ziyaretlere başlasanız diyoruz…

Sayın Murat ERSOY, Atlasglobal’ın direktörü olarak KKTC’den hala bazı isteklerde bulunmanız hayretle karşılanıyor. Hem seferleri azalttınız hem de zeytinyağı gibi üste çıkma durumu hasıl oluyor değil mi?

Sayın Erkut ŞAHALİ, vatandaş artık basında limit üstü kalıntılı ürünlerin konu edindiği tek bir haber bile görmek istemiyor! En tepedeki isim olarak elbette işiniz kolay değil ama artık ne edip ne yapıp bu sorunu gidermek zorunluluğu gibi bir göreviniz de var değil mi?

Sayın Faiz SUCUOĞLU, dünkü hezimete varan sonuçlardan sonra kurultaydan hemen sonra usta hocalardan tavla dersleri almaya karar vermişsiniz. Yani eften püften kişilere yenilmediniz fazla gurur meselesi yapmayın deriz…

Sayın Bülent DİZDARLI, Çetinkaya aylardır beklenen başkanına kavuştuğuna göre artık sizin için de mega eziyet bitti demektir. Şimdi gönül rahatlığıyla uzun bir tatile çıkıp, keyif yapabilirsiniz değil mi?

Sayın Ezcan ÖZSOY, pek muhterem validenizin vefatını üzüntü ile öğrendik. Merhumeye Tanrı’dan rahmet size ve tüm aileye sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin inşallah…

Sayın Fikri TOROS, parti içinde Kudret hocaya muhalefet yapanlar listesine nihayet girdiniz desenize! Size birkaç vekil daha iştirak ederse hükümet sallanır diyorlar biraz daha temkinli olmakta yarar görüyoruz…

Sayın Alihan PEHLİVAN, hükümete karşı yayınlar biraz dozu aşınca pek yakında sürgün işlemlerinin başlatılacağını duyduk. Hele sizi öyle bir yere vermek istiyorlar ki ek mesaisi yüzde 100 diyorlar, sakın kaçırmayın olur mu?

Sayın İbrahim UYSAL, yakın dostlarınız evde molehiya ve bamya ayıklamaktan kendilerine eskisi gibi zaman ayırmadığınızdan şikayetçi olmaya başladılar. Yani bizde sizi yıllardan beridir taş fırın bilirdik yanıldık mı acaba?