Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın!

Yaşasın yaşamasına da dokundukları nasıl yaşayacak peki?

Filmlerde ya da dizilerde gördüğümüz gibi önce yılanın soktuğu yeri kesici bir alet yardımıyla kanatıp, emdikten sonra, bez parçasıyla saracak kadar kolay mı zehirden kurtulmak!

Maalesef hayır!

Yılanın dokunduğu bir vatandaş olarak, temel ihtiyacım olan elektrik konusundan bahsediyorum!

KKTC’de yaşayan her vatandaş bu konudan muzdarip…

Her fatura kesim tarihi geldiğinde durumu orta halli olanlardan bahsediyorum;

yoksulluk sınırının altında olanlar zaten 2019 yılında yaşam tarzlarına çok lüks gelen bu ihtiyaçtan kısıtlı imkanlar doğrultusunda yararlandıkları için onlar hiç üstüne dahi alınmasın, faturalarına aynı Haziran ayındaki dersleri kötü olan öğrencinin karnesini eline alıp notlarına baktığı heyecanla bakıyor olması manidardır…

Uzun uzadıya önceki haftalarda yaşanan polemiklerden bahsetmek istemiyorum…

Özelleştirme yok dendikçe EL-SEN neden grev yaptı!

Neyin gövde gösterisiydi!

Devletin kalbi olan Maliye Bakanlığı’nın elektriğini neden kesti!

Bunu da anlamış değilim! Vatandaş, Maliye’den daha mı güçlü ekonomiye sahip de elektrik borcunu ödüyor da maliye ödemiyor, bu durumda ayrı trajedi

De…

Sayın Taçoy

“Aman kardeşim”

“Böyle iyi”

“Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın”

mantığıyla hareket etmeyin lütfen…

Enerji ihtiyacının karşılanması adına rüzgar, güneş ve jeotermal gibi bir takım farklı seçeneklerin, fikir ve düşüncelerinizin arasında olduğunu daha önce de açıkladınız…

Enerji ve Ekonomi Bakanı olarak ülkenin en büyük sorunu olan “pahalı elektrik” konusunu çözüp halkı bu yağmacılıktan kurtarırsanız  bu halkta sizi bağrına basacaktır…

Garibanın parasıyla okul mu yapacaksınız?

HP Milletvekili Gülşah Manavaoğlu, İhtiyat Sandığı’na yatırılan “Yerli İş Gücü Destekleme Fonu”nda biriken paranın okul inşaasında kullanılması önerisinde bulundu…

Sayın Manavoğlu, devlet olarak üç kuruş kenara koyamayıp bir okul yapamayacaksanız kapatın o devleti derler adama!

Ayrıca siz o paranın nerden geldiğini biliyor musunuz?

2007 yılında CTP hükümetinin ilk icraatı olarak KKTC sınırları içerisinde çalışan yabancı vatandaşlara her ay ödenen, zor günlerde kullanılması için Sosyal Sigortalar Dairesi’ne, adına yatırılan özlük hakkı olan paranın “Yerli İş Gücü Destekleme Fonu” adı altında garibanın üç kuruşunu devletin yağmalamasıdır…

Bu tutum insan haklarına aykırıdır!

Sosyalist geçinen CTP için de bir utanç yasasıdır…

Siz bu ayrımcılığı düzelteceğinize fakir fukaranın emeğini, hakkını okul inşaa etmek için kullanmaktan bahsediyorsunuz!

Şener Elcil utanmalıdır!

Çıkıyorsun açıklama yapıyorsun!

Devlet okullarında okuyan Türkiye Vatandaşı şu kadar!

3. ülke vatandaşları şu kadar!

KKTC vatandaşı şu kadar!

Neymiş efendim Türkiyeli ailelerin çocuğu devlet okullarında yüzde olarak fazlaymış!

Özel okulların oranlarına hiç baktın mı sayın Elcil!

Orada neden KKTC’li ailelerin oranı %90’larda…

Seni neden tercih etmiyorlar diye utanacağına çıkmışsın daha sorunlardan bahsediyorsun!

Üşenmeyip bir de çocukları sınıflandırmış…

Yok şuralı yok buralı diye…

Siz önce kendi kapınızın önünü temizleyin!

Canınız sıkılınca grev yaparsanız, öğretmen sıkıntımız var diye dert yanarsanız, okullar yıkılıyor, bakımsız vb. sorunlardan bahsederseniz halkta özel okulları tercih eder…

Çünkü Kıbrıslı Aileler sizin verdiğiniz eğitimin kalitesinin farkında bunu basına karşı hava atarcasına açıklamak yerine ben sizin yerinizde olsam ört pas etmeye çalışırdım…

Size ne imamdan!

25 yıldır neredeyse münhal açılmıyor…

40 yılda bir istihdam yapılacak

Bu konu da her konuda olduğu gibi bilgi sahibi olmayanlar bilgi sahibiymişçesine karışır oldu…

Konu basit neden öğretmen alınmıyor da İmam alınıyor!

Neden okullar onarılmıyor da Camilere müezzin alınıyor…

Bu konuya saygı duyup karışmayanlara da ayrı parantez açmak isterim de

Hiçbir din bilgisi olmayan, dini inançlara saygısı olmayan kesimin çıkıp hırgür çıkartmasını da anlamış değilim…

Kardeşim karışma ya! Sanane imamdan, müezzinden…

Senin evine almıyor İMAMI!

Ortak kullanım alanı olan camilere alıyorlar…

Parasını gönderen ödeyecek!

İsteyen de bu hizmetten yararlanacak!

Sana yararlan diye baskı yapan da yok!

Neyin tribi bu anlamış değilim…