Dün kaleme aldığımız “Kar-İş aslında neyin kavgasında” başlıklı yazımız…

Konuşla ilgili çok sayıda telefon ve mesaj aldık!

Memnun da olduk…

En fazla da Kar-İş Başkanı Fuat Topaloğlu arayınca memnun olduk!

Telefonda kısa bir görüşme yaptık, bugünlerde muhakkak ofisinde kendisini ziyaret edip bir kahvesini içeceğiz, çünkü söz verdik…

Çünkü onun da bize detaylı olarak söyleyecekleri vardı!

Ama en çok da şuna vurgu yapması kayda değerdi…

Madem ki bazı öğrenci taşıyan şirketler yasal olmayan yollardan devletin kasasından para tırtıklıyordu…

O zaman niye bakanlık bu konuyu yargıya taşımadı!

Gayet yerinde bir soruydu bu…

Bu arada Bakanlığın bu konuda sessiz kalması da manidardır…

Ombudsman raporu ortada!

Bazı işletmeler öğrencileri fazla taşıdığını beyan ederek haksız kazanç elde etmişler…

Bazıları hiç taşımamış!

Bazılarının işletme izni bile yok…

Rapor hazırlanıp bakanlık dahil ilgili yerle de gönderilmiş!

Açık ve seçikçe şeyle deniliyor;

Bu işletmeler devletin parasını çalmış zimmetlerine geçirmişler…

Devletin parası öncelikle halkın parasıdır!

Hem de böyle ciddi sıkıntılar yaşanan bir süreçte…

Bakanlık hesap sormayacak da kim soracak?

Devleti çalanların yanına mı kalacak yani!

Bakanlıktan bu konuda ayrıntılı bir açıklama beklemek bu toplumun hakkı değil midir?

Yok konuşmayacaklarsa bu demektir ki devletin ensesinden haksız kazanç elde edenler bakanlık tarafından korunup kollanıyor…

Bunu başka bir açıklaması da olamaz ki!

Doğal olarak konu yargıya taşınmalı iddialar ispatlandıktan sonra da kim devleti kandırıp söğüşlediyse bunun hesabını vermeli, bedelini de ödemelidir…

Dahası;

Konuya Sayıştay da müdahil olmalı, devleti bu konuda kimlerin ne kadar zarara soktukları da araştırılarak deşifre edilmelidir…

Vatandaşın vergileriyle ödenen bu paralar kimseye de yar edilmemelidir!

Daha adli yılın açılışında iki gün önce konuşanların yaptıkları söylemleri unutmadık…

İlla ki adalet dediler!

Kimsenin hakkının kimse de kalmamasının altını çizdiler…

Çünkü doğru olan buydu!

Ama bizde genelde hep konuşulur, edebiyat yapılır sonra unutulur…

Ta ki bir daha ki adli yıl açılışına kadar!

İşte bunun için çok iyi bir fırsattır bu…

Gelin devleti çalanlardan başlayın!

Kar-İş yetkilileri bile konunun yargıya taşınıp kimin suçlu kimin olmadığını öğrenmek için bu konuda çağrı yaparken daha neyi bekliyorsunuz ki…

Sayın Özyiğit;

Hadi görev başına!

Muhalefette gösterdiğiniz cesaret ve söylemleri asıl şimdi görmek istiyoruz…

Susmayın ki sıra size gelmesin!

Okur Mektubu

“Türkiye’den daha çok para koparmak için mi?”

“Bütün veriler aksini gösterirken Eğitim Bakanının Devlet okullarına kayıtlarda yüzde 20 artış oldu açıklaması sadece Türkiye'den daha çok para koparma amacıyla yapılmıştır.

Güya sizin buradaki nüfusunuza da biz bakıyoruz algısı yaratmaya çalışmaktadır.

Oysa günlerdir Özel okullara kayıt oranında bir değişiklik olmadığını medyadan okumaktayız. İlaveten ülkeden çıkan insan sayısının giren insan sayısından fazla olduğunu da.

Bu saatten sonra bu ülkeye bırakın Türkiye’den işçi gelmesini 3. Dünya ülkelerinden bile kimse gelmez artık bu ülkeye.

Yani kısacası Cemal hocam sizin bu açıklamanıza Kadir İnanır bile inanmaz artık.

(N.K.)

Okur Mektubu

Lokmacı kapısı da…

“Sayın Levent Özadam, 
Ben sade bir vatandaş olarak size bir düşüncemi açmak istedim, çünkü biz sürekli olarak sınır kapılarını kullanan bireyler olarak sürekli sıkıntı çekiyoruz. .
Geçiş noktalarındaki tıkanıklığı gidermek için Ledra Palace kapısını da devreye neden sokulmuyor?

Hatta Çağlayan bölgesi de direk geçiş noktası açılabilir...

Çünkü burası da geçişe çok kolay bir konumda.

Hem bölge canlanır, hem de Metehan’ın yükü hafifler..
Bunu bir gazeteci olarak dile getirebilirseniz. .
Lokmacı kapısının da kapasitesi bir şekilde artırılmalıdır. .
İlginiz için teşekkür ederim…”

(Ali Evren ALPAY)

Sadece Merak İşte?

Gazeteler ne olacak?

Günlük 20 tane gazete…

Tüm sektörler gibi onlar da etkilendi dövizin uçuşundan!

Son çare olarak geçen haftalarda bir çoğu fiyat arttırdı…

Ama belli ki bu da fayda etmeyecek!

Dün sabah bir bayideydim sohbette…

Arayanların çoğu genelde aboneliklerini iptal ettiriyorlar diye sitem etti!

Tirajlar felaket yani…

Haklı olarak vatandaş zamlar altında ezilirken gazete almaya da çekiniyorlar!

Peki ne olacak gazetelerimizin ve meslektaşlarımızın sonu?

Gariban niye mutlu?

Bizim ülkede her kesim var…

Zengini de orta hallisi de garibanı da!

Bu tespit benimdir:

Çok parası olan çok şikayet ediyor!

Çünkü gelecek endişesi var…

Standartlar da hep yüksek oldu!

Ama gariban kesim öyle değil ki…

Zaten elde avuçta yoktu yine yok!

Onun için de çok dert etmiyorlar kriz günlerini…

Açıkgöz bankalar…

Gazete ilanlarını takip ediyor musunuz?

Yılı devirmeye 3.5 ay var ama…

Bankalar hareketlendi bile!

Göçleri çalışanın ve emeklinin 13. maaşında çünkü…

Türlü kampanyalar düzenlemeye başladılar bile!

Acaba şunu da akıllarına getiriyorlar mı dersiniz;

13. maaşın ödenememe ihtimalini!

Narin hanıma güvenmiyorlar mı?

Lefke Barosu avukatları eylem yapmış…

Lefke’deki mahkeme binasını bir daha açılmayacağını iddia ediyorlar!

Bizim bilmediğimiz ama onların bildiği bir şey mi var acaba diye düşünmeye başladık artık…

Daha birkaç gün önce Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Şefik binadaki tamirat işlerinden sonra binanın hizmet vermeye başlayacağını açıklamıştı…

Onun sözüne de mi güvenmiyorlar yoksa?

MESAJ KUTUSU

Sayın Fuat TOPALOĞLU, Kar-İş olarak devletin ensesinden haksız kazanç sağlayan işletmelerin yargıya havalesi konusunda istekli olduğunuza epey memnun olduk. Bu arada top artık tamamen bakanlıktadır, bakalım ne zaman o cesur kararı alacak!

Sayın Faiz SUCUOĞLU, dün apar topar günü birliğine Ankara’ya gidip geldiğinizi ve orada ciddi temaslar yaptığınızı öğrendik. Hayırdır operasyon başladı mı, siz bunun neresindesiniz, bir açıklama yaparsınız artık değil mi?

Sayın Murat GEZİCİ, bugün açıklayacağınız genel seçim ve UBP kurultay anket sonuçlarının ortalığı fena halde karıştıracağı iddiaları yapılmaya başlandı! Sizin şu KKTC sevdanız hiç bitmeyecek değil mi?

Sayın Ahmet SERDAROĞLU, Kamu-İş başkanlınız hayırlı ve uğurlu olsun. Ancak bazı iddialara göre yönetime giren arkadaşlardan bir tanesinin sabıkalı olduğu ifade ediliyor. Bir araştırıp soruşturun bakalım doğruluk payı var mıymış?

Sayın Cemal ÖZYİĞİT, Kar-İş de artık ak koyun kara koyun belli olsun dediğine göre devleti kazıklayan işletmelerin durumu yargıya taşımak için bir engel kalmamıştır değil mi? Hadi artık bu konuda bari farklı olduğunuzu gösterin millete…

Sayın Tolga ATAKAN, Metehan sınır kapısındaki üçüncü şerit hizmete açıldı ve epey de girişlerde rahatlık sağlandı. Bu arada kapıya Türk tarafından giden yolun da köstebek yuvasına döndüğü yönünde şikayetler geliyor, hadi bakalım sıvayın kolları!

Sayın Oğuzhan HASİPOĞLU, UBP İlçe Başkan adaylığı konusunda epey hevessiz olduğunuz konuşulmaya başlandı. Yani daha yolun başındasınız böyle bir görevi kabul etmemek kariyerinize zarar verebilir, bir daha düşünün deriz…

Sayın Ayşe ÖZTABAY, Parti MYK kararına rağmen sizin müsteşarlık görevi sanki de biraz uzadı gibi geldi bize! Hayırdır yoksa partiniz bu konuda karar mi değiştirdi dersiniz acaba? Yoksa siz mi bir geri adım attınız!

Sayın Emrah YEŞİLIRMAK, daha dün bir bugün iki başkan seçileli daha ne kadar oldunuz ki? Şimdiden isyan bayrağını açtığınıza göre bölgedeki durum görünenden daha mı kötü acaba? Bölge halkını sizden çok şeyler beklediğini unutmayın deriz!

Sayın Adnan ERASLAN, okulların açılmasına sayılı günler kala müsteşar kapağı başka bir okula atınca bakanlıkta şimdi bütün işler sizin omuzlarınıza yıkıldı. Hadi bakalım şimdi yılların bilgi ve birikimini gösterme zamanıdır…

Sayın Mehmet SEYİS, evdeki görünmez kazanın hastanede sonlandığını üzülerek öğrendik, büyük geçmiş olsun. Ben de daha iki gün önce balkonu yıkarken tepe taklak oldum, bize gazi maaşı bağlarlar mı acaba?

Sayın Hasan Yılmaz IŞIK, marketlerdeki etiket fiyatlarını denetlemeye çıkacak olmanız derneğinizin son yıllardaki en hayırlı işlerinden biri olacak gibi gözüküyor. Umarız market sahipleriyle denetimlerde papaz olmazsınız, aman dikkat!

Sayın İsmet ESENYEL, kardeşinizin düğün gecesinde söylediğiniz şarkılarla ziyaretçileri resmen büyülemişsiniz yine. Yani artık siz bu kriz önemlerinde ikinci iş olarak solistlik de yapabilir ve ekmeğinizi çıkarabilirsiniz değil mi?

Sayın Serdar DENKTAŞ, siyasi partilere yapılan devlet katkısının en azından bir kısmını okullardaki araç gereç eksikliklerine yapılması yönünde yoğun mesajlar gelmeye başladı. Bir düşünün deriz zira artık tuvalet kağıtlarını bile çocuklardan istiyorlar!

Sayın Akın AKTUNÇ, son zamanlarda tavlada hezimet sayısı arttıkça artık tavla maçı bitmeden oyunu yarıda bırakıp ortalıktan kaybolduğunuz yönünde şikayetler geliyor. Hele de çıraklar yenilince çok kötü oluyor değil mi?