Kılıçlar çekildi, hodri meydan nidaları yankılandı…

Aslında hodri meydan filan çekmeye hiç gerek yoktu ki!

Ocak, Şubat, Mart ya da Nisan…

Bu tarihlerde olacak bir seçim erken seçim olarak nitelendirilebilir mi?

Birçoğuna göre olabilir…

Bize göre ise olmaz!

Hoş erken ya da geç…

Alınması gereken bir karardı bu!

DP dışında herkes seçimin öne alınmasını istiyordu…

Özgürgün biraz da kamuoyunun duygularına tercüman oldu!

Ak koyun kara koyunun belirlenmesi için önemlidir…

Hem iktidar hem de muhalefet için önemlidir çünkü artık hepsi de boylarının ölçüsünü almalıdır!

Başbakan’ın erken seçim kararının en önemli sebebi, bazı bakanların artık tel tel dökülmeye başlaması, doğal olarak da UBP’nin bir yıpranma sürecine girmesidir!

Özgürgün bunu dost sohbetlerinde dile getirse de görevden alma gibi bir eyleme başvurmamış, parti içi dengeleri ön planda tutmuştur…

Böyle bir tavır bir siyasetçi için belki normal karşılanabilir ama kamuoyu artık siyasileri öyle baskı altına almıştır ki, seçimin geciktirilmesi iktidar partileri için tehlike sinyalleri vermeye başlamıştır!

Peki, Özgürgün aynı isimlerle seçime girer mi?

Girerse siyasi hayatının en büyük hatasını yapar…

Seçim sonuçları açıklandığın da pişmanlığı fayda etmez!

Erken genel seçim isteminin başka nedenleri de var…

Hani şu sıklıkla bahsedilen 12 bin UBP üyesi var ya!

Normalde adayları onlar belirleyecek ama…

Tüzüğe göre erken genel seçim olunca, UBP Genel Başkanı’na bazı öncelikler veriliyor!

Aday belirleme tamamen Hüseyin Özgürgün’ün elinde olacak…

Buna göre içerideki çürük elmaları temizleyebilirse ki eğer siyasete devam etmek istiyorsa temizlemek zorunda, işte bu tüzük maddesi onun için tam da bir fırsat teşkil edecek!

Kendi de çok iyi biliyor ki UBP tabanı artık kaşarlanmış siyasetçiden bıktı usandı…

Temiz siyasetçi, yeni yüzler, proje üreten kafalar istiyor!

Bir iki bakanın yanlış icraatları ya da şaibeli işleri partinin tümünü etkileyecek noktaya geldi…

Aslında UBP’li olan, ama DP’den seçim kazanıp sonra istifa eden 4 bağımsız konusu da çok önemli…

Bu arkadaşlar sözde bağımsız ama UBP parti merkezi ya da ilçelerden dışarı çıkmıyorlar!

Şu anda çok da güçlüler çünkü istesinler hükümeti yıkacak, UBP’yi iktidarda değil muhalefette seçime sokacak güçleri var…

Belli ki hükümetin kurulmasına destek verirken, kendileriyle görüşüldü, bir takım sözler verildi ve hatta bunlar dağıtılan istihdamlardan bile kontenjan sahibi oldular!

Artık seçime girmeden mi aday olurlar, ya da üst sıralarda mı aday gösterilirler bu bilinmez ama Özgürgün’ün erken genel seçim kararının ardında biraz da tüzüğe göre daha fazla inisiyatif sahibi olma gibi bir düşüncesi vardır!

Bu arada;

Seçim olacaksa, Özgürgün-Erhürman restleşmesinden daha ziyade halkın iradesinin belirlenmesi çabası amaçlanmalıdır!

 Kirli çamaşırlar ne olacak?

Taksicilerin epey ses getiren eylemi dün askıya alındı…

Bakanlık bir takım taahhütlerde bulundu taksiciler de bugün yapacakları eylemden vazgeçtiler!

Uzlaşma sağlandı demek ki…

Bu defteri kapatalım gitsin mi?

Kapatmayalım lütfen…

Eyleme katılan hangi taksicilerin bakandan ne gibi kişisel isteklerde bulunduğunu, bunlardan hangilerinin yerine getirildiğini bilmek herkesin haklıdır!

Kirli çamaşırlardan bahsediyoruz yani…

 80 öğrenci kimin umurunda?

KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil açıkladı dehşete düştük…

Yaptığı açıklamaya göre sadece Girne’de 80 öğrenci okullara kayıt yaptırmamış!

Çünkü okullar tıklım tıklım ve buralarda sağlıklı bir eğitim almak mümkün değil…

Bu açıklama doğru ise dün gün boyunca Milli Eğitim Bakanlığı’ndan niçin karşı bir açıklama yapılmadı?

Ya da 80 öğrenci kimin umurunda kimin umurunda değil!

Sadece merak işte?

Özel okullar denetleniyor mu?

40 okulun su deposunda tespit edilen koli basili bakterisi…

Çok daha önce önlem alınması gerekirdi ama yine de belli ki denetim yapıldı ve ortaya çıktı!

Hepsi de devletin kontrolünde olan okullar…

Peki ya diğerleri?

Yani onlarca özel okul!

Bunların denetimi yapılıyor mu?

Özel okullarda çocukları okuyan veliler merak ediyor…

Halılar ne oldu?

Cumhuriyet Meclisi’nde tadilat çalışmaları devam ederken 3 adet tarihi avize kayıplara karışmış…

Hırsızlık da olabilir ihmalkarlık ta!

Haliyle akla hemen şu soru geliyor;

Yıllar önce Vakıflarda kaybolan tarihi halılar ne oldu?

Bunun peşine kimse düştü mü?

Alan mutlu satan mutlu mu?

Devlet malı deniz meselesi anlayacağınız!

Kıb-Tek’de münhal var mı?

Telefon açıp bize bile soruyorlar…

Onlarcası sormaya başlayınca kaleme alalım dedik!

Kıb-Tek de torpilin var mı diye soruyorlar…

“Hayırdır” deyince de;

“Bizim kızı ya da oğlanı oraya sokalım” cevabını alıyoruz…

Seçimler de yakın ya!

Devlette istihdamlar daha bir ön plana çıkmaya başladı…

Birileri açıklasın da herkes bilsin bari!

Yerli kanallar niye kalitesiz?

Kalitesiz derken yayınlardan bahsediyoruz…

Biz de birkaç kez rast geldik!

Yerli kanallar aynı uydu frekansından yayın yaptığı için aynı anda hepsi birden devre dışı kalıyorlar…

Ayrıca renk ve parlaklık kalitesi de ayrı bir sorun!

Siz bunu devlete yakıştırıyor musunuz?

Öyleyse sorun yok…

MESAJ KUTUSU

Sayın Hasan SADIKOĞLU, İskele’de ahşap çardak ihalesinde 120 bin TL’lik teklif yerine 160 bin TL teklif veren işletmeyi seçmeniz bölgede tartışma konusu oldu. Bir de bölge esnafı varken niye Lefkoşa’dan yeni gelen bir şirkete öncelik tanıdınız bu da ayrı bir tartışma konusu!

Sayın Serdar DENKTAŞ, erken genel seçim için sanki de 7 Ocak 2018 tarihi kesinleşti gibi bir şey! Seçim tarihi konusunda yapacağınız yorumlar merakla bekleniyor. Anlaşılan hükümet ortağınız tüm karşı duruşunuza rağmen bildiğini yapacak gibi!

Sayın Gökay KARAGİL, polisteki terfiler belli ki daha çok konuşulup tartışılacak ama nedense en fazla da sizin atamanız çok daha fazla merak konusu oldu! Ortada bir haksızlık mı var yoksa perde gerisinde başka gelişmeler mi yaşanıyor!

Sayın Necdet OSAM, DAÜ kampüsü içine süpermarket yapılmaması için avukatlarını devreye soktuğunuz ve bunu engelleme kararı aldığınızı duyduk. Doğru olanı yaptınız zira dışarıdaki esnafı da düşünmek gerek değil mi?

Sayın Ahmet SAVAŞAN, tamam UBP’den milletvekili adaylığınız kesin gibi bir şey ama bunun için Başbakan ile yanak yanağa resim çektirmeye hiç gerek var mıydı? Bir de bu tür pozların geri tepmesini de düşünmekte yarar var!

Sayın Gürkan KARA, şu sıralar hayli gergin ve streslisiniz ama sabreden derviş muradına ermiş sözünü de unutmamak gerek değil mi? Sabır taşı çatlasa bile siz ayakta durmak durumundasınız, tespih çekmeye devam anlayacağınız…

Sayın Tevfik GÖREN, seçim tarihi de öne çekildiğine göre artık hangi partiden aday olacağınıza karar vermek durumundasınız. Üç partiden teklif geldiğine göre elinizi yüreğinize götürüp nihai kararı verin deriz…

Sayın Murat GEZİCİ, nefesler tutuldu herkes genel seçim anket sonuçlarını açıklamanızı bekliyor. Daha fazla gecikmeyin deriz zira bu nedenle kalbi duracak olanlar bile var diye duyduk. Önümüzdeki 3 ay size çok iş düşecek…

Sayın Reşat AKAR, gazete dağıtım şirketlerinden illallah edince çok yakında kendi dağıtım şirketinizi kuracağınız konuşuluyor. Doğru bir karar zira mevcut şirketler gazetelere resmen Çin işkencesi çektirmeye başladı. Hayırlı olsun!

Sayın Barış BURCU, Saray adına yaptığınız açıklamalarda barış dilini kullanmadığınızdan şikayetler gelmeye başladı. Yani herkesten beklerdik ama sizinki haya kırıklığı yaşattı. Daha fazla ezilip büzülebilecek misiniz bakalım?

Sayın Dursun OĞUZ, önümüzdeki seçim sürecinde parti genel sekreteri olarak en büyük sorumluluk sizin boynunuzda olacak. Özellikle aday belirleme yönteminde vereceğiniz kararlar hayati önem taşıyor. Allah sabırlar versin…

Sayın İrsen KÜÇÜK, eski sağlığınıza hızla kavuştuğunuza göre genel seçimlerde taraf olup olmayacağınız merak konusu olmuş. Hatta sizin ekipten bazıları işaret beklediklerini söylüyorlar. Tamam mı devam mı?

Sayın Damla DABİŞ, kısa bir süre sonra Kanal T’deki görevinizden ayrılıp başka bir kanalda görev yapacağınızı öğrendik. Hayırlı uğurlu olsun, kolunuzda bilezik olduğu müddetçe her kanalın kapısı size açıktır…

Sayın İlkay DİREN, uzun bir talihsizlik döneminden sonra balıkta şansınız iyice açılmış hatta çarşıda satacak kadar çok balık avlamaya başlamışsınız. Acaba bunda şu balık bulan radar aletinizin bir payı mı oldu dersiniz? Afiyetler olsun artık…

Sayın Meral EROĞLU, UBP’nin kuruluş yıldönümü gecesinde ilgi görenlerin en başında geldiğiniz gözlemlenmiş. Seçimler yakındır ya daha durun bakalım kimler kapınıza gelip ellerinizi öpecek…