Kıbrıs’ın kuzeyine sıkıştırılmış, her var olan platform da sözü dahi edilmekten sakınılmış, var olması elzem olan, halkları bir ara da tutma güçü tartışılmaz, tüm duyguların ortak dilinin eşsiz çeviricileri sanatçılar.
Sevgili okur; bu coğrafya da sanatçı olmak inanın ki çok zor ve kaygılı bir gerçeklik, bu da yetmezmiş gibi son iki yıldır yaşanan pandemi süreci, hükümetler tarafından alınan yanlış ve de düşüncesiz kararlar ve akabin de geliştirilen tavırlar emekçiyi nasıl vuruyorsa, sanatçıyı sosyal ekonomik ve de mental olarak vuruyor anlaması ve de anlatılması zor bir yaşamsal yıkıma götürüyor.
Sanatçı duygu ve de halkların yaşadığı tüm sıkıntıları en içeri de onlarla birlikte yaşayıp kendi duygu, düşünce ve bilgisiyle harmanlayıp halkların ortak dilini var eden bu bağlam da üreten, halkların yaşamsal faktörü olan kanadı olan bir olgudur. Vardır ve gerçektir ancak tüm gelmiş geçmiş yönetimler sermaye güdümün de kararlar alırken emekçiyi ve sanatçıyı en geniş kapsam da halkların varlığını hiçe sayan politikalar üretmiş ve üretmeye devam etmektedir.
Müzisyen, aktör, ressam, heykeltıraş vs sanatı birinci elden sunandır ve halklar bu gösterim ve ya dinleti karşısın da manevi yükselişi sağlarken sermayenin çarkları arasından sıyrılıp düşünmeye, sevdiği şeylere emek harcarken, bir sanatçı edasın da yapmaya başlar onlar külfet değil halkların manevi egemenleri ve dilleridir. Bu sebeple yönetimlerin hep görmezden geldiği en güçlü muhalifleridirler.
Bu ekonomik sıkıntılar içerisin de bir çıkış var mı?
Evet var sanata ve sanatçıya gerçek değerlerini verecek, emekçinin sırtından o sermayenin dişlerini çekecek yöntemler vardır, dışarıya sırf tanınma gailesi içerisin de 69000 paund ayıracak o akılların, fonlar da birikimler sağlayarak bunu yapabilirler.
Servet vergisi, özelde sendikalaşma, üretim de kooperatifleşme bunların başlıca başlangıçlarını sağlar. Asgari ücretin en düşük kamu maaşına endekslenmesi bile bir başlangıç. Sermayenin güçlü kanadı hoteller gazinolar doğru sistem ve yasaya dayatılan vergilendirme ve gelir düzeylerinin, çalışma sistem ve disiplinlerinin devlet denetimine alınması bile bu fonları sağlar. Bunlar ütopik değil yapılması ira de ve menfaat kaygısı taşımayan fikirlerle mümkündür….
