Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne ilişkin politikaları çerçevesinde, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nintescilli uçaklar ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nden kargo taşıyan uçaklara, Türkiye’nin üzerinden üst uçuş ve havaalanlarına iniş/kalkış izni verilmediğine dikkati çeken Aksoy, hasta taşıyan ambulans uçaklar, tahliye uçuşları veya sağlık malzemesi taşıyan uçaklara ise, başvurulması halinde, insani mülahazalarla istisna tanınarak olumlu yanıt verildiğini dile getirdi. Aksoy, bayrağına bakılmaksızın, buna teknik ve zorunlu iniş talep eden uçakların da dahil olduğunu kaydederek, son olarak, Çin’den Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne tıbbi malzeme taşıyan bir uçağa üst uçuş izni verilmediği konusunda basına dün yansıyan haberlere işaret etti. “Çin’den havalanan uçak, kalkış öncesinde üst uçuş izni başvurusunda bulunmamıştır. Söz konusu uçak, ancak Türk hava sahasına geldiğinde Larnaka’ya ineceğini bildirerek üst uçuş izni istemiştir.” ifadelerini kullanan Aksoy, bu durumda, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile ilgili uçuşlara yönelik standart kısıtlamalar kapsamında, uçağın Türkiye hava sahasını kullanmasına izin verilmediğini aktardı. Aksoy, bu uçağa istisna tanınmasını teminen eş güdüm yapılması için gerekli zamanın da bulunmadığının altını çizerek, şunları kaydetti: “Söz konusu uçuş için zamanında başvuru yapılmış olsaydı, insani mülahazalarla istisna tanınması mümkün olabilirdi. Nitekim, geçmişte bu tip uçuşlara izin verilmiş, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi tescilli uçakların ülkemizdeki bir havaalanına inmesine dahi müsaade edilmiştir. Bu uygulamayı bilen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, uçağın zamanında başvurmasını sağlamayarak, bilahare ülkemizin bu insani tutumunu suistimal etmesi, kendi insanlarının çıkarı hilafına belli konuları siyasi amaçla kullanma çabalarının bir tezahürüdür.”