Rum basınında yer alan bir haberde, Rum hükümeti ile muhalefeti arasında, Kıbrıs sorunuyla ilgili var olan görüş ayrılıklarının, iki taraf arasındaki ilişkiler bulmacasının yalnızca bir parçası olduğu yorumu yapıldı. “Gerilim ve Şüphecilik” başlıklı haberinde, var olan gerilimin haricinde, iki tarafın ilişkilerinde kamuoyu önündeki diyalogu da etkilediği görülen bir şüphecilik bulunduğunu yazan Fileleftheros gazetesi, Rum hükümetinin, AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun Anastasiadis aleyhindeki eleştirilerinde, sadece “Kıbrıs topraklarıyla” sınırlı olmadığını düşündüğünü kaydetti. Gazete, müzakerelerin yeniden başlamasının Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in öncelikleri arasında bulunmadığı konusunda, AKEL içerisinde yaygın bir izlenim bulunduğunu da belirtti. AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun, Ağrotur İngiliz Üssü bölgesinde dün gerçekleştirilen iki toplumlu Barış Yürüyüşü’nde yaptığı konuşmada, Rum hükümeti ile Anastasiadis aleyhindeki eleştirel söylemlerini sürdürdüğünü yazan gazete, Kiprianu’nun gerek Kıbrıs sorunu, gerekse bölgesel meselelerle alakalı olarak Anastasiadis’i eleştirdiğini belirtti. Hükümete ve Anastasiadis’e yönelik eleştirilerde bulunduğu konuşmasında “ne yazık ki müzakerelerin nasıl yeniden başlayacağına odaklanmak yerine, yalnızca içe yönelik açıklamalarda bulunduklarını ve Türk tezlerini benimsemesine ilişkin olarak AKEL’i suçladıklarını” ifade eden Kiprianu, Türkiye’nin Kıbrıs sorunundaki tezinin, bölünme olduğunu iddia etti. Kendilerinin hiçbir zaman bu senaryoyla uzlaşmayacaklarını ifade eden Kiprianu, eğer başkaları bununla uzlaşıyorsa ve/veya akıllarının bir köşesinde iki devlet fikriyle hemfikirseler, bunu Rum halkına dürüst ve net olarak söylemeleri gerektiğini ifade etti. AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun yurt dışına, ana tartışma konusunun, Türkiye’deki seçim sonuçları ışığında Kıbrıs sorununun olacağı bir dizi seyahat gerçekleştirmeyi planladığını da kaydeden gazete, Kiprianu’nun Türkiye’deki seçimlerden hemen sonra, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’la görüşmek için Atina’ya gitmeyi planladığını haber verdi. Kiprianu’nun, Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu yetkilileriyle bir araya gelmek için, 26-28 Haziran tarihlerinde Brüksel’e gitmesinin beklendiğini de belirten gazete, Brüksel seyahatinin, Türkiye’de 24 Haziran’da yapılacak seçimlerden birkaç gün sonraki Avrupa Konseyi toplantısına denk düşeceğini ifade etti. Kiprianu’nun Atina ve Brüksel’e yönelik hareketliliğinin, hükümet kanadında soru işaretlerine yol açtığını yazan gazete, Andros Kiprianu’nun ülke içinde yaptığı açıklamaları ölçüp biçen Rum hükümetinin, Kiprianu’nun benzer açıklamaları yurt dışında da yapmasını ihtimal dışında bırakmadıklarına işaret etti. PRODROMU Gazeteye göre Rum Hükümeti Sözcüsü Prodromos Prodromu da dün Sigma’ya yaptığı açıklamada, Rum siyasi partilerinin, yer almakta oldukları siyasi gruplar içerisinde, Rum tarafının tezlerini ortaya koymalarının yararlı olduğunu söyleyerek, AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun da Avrupa Solu çerçevesinde, bunu yapabileceğini dile getirdi. Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, 27–29 Temmuz tarihlerinde Zirve Toplantısı için Brüksel’de bulunacağını ifade eden Prodromu, Anastasiadis’in Güney Kıbrıs için Avrupa Konseyi’nde destek bulduğunun bilindiğini kaydetti. Prodromu, “Avrupa Konseyi’nin kısa zaman önce, Türkiye’nin yasa dışı müdahalelerini kınadığını, kendisini Kıbrıs Cumhuriyeti aleyhindeki tahrik ve saldırganlıklarından kaçınmaya çağırdığını ve Kıbrıs sorununun çözümüne katkıda bulunmaya çağırdığını” ileri sürdü. AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun dün Rum basınındaki demecinde yer alan iki devlet çözümü konusundaki ifadelerine de yanıt veren Prodromu, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Rum hükümetinin “bu tarz Türk yaklaşımlarını reddettiğini söyleyerek, istikrarlı tezlerinin, garantiler ve ordu olmadan, BM kararları temelinde bir anlaşma olduğunu” ifade etti. “Herkesin çabasının Türkiye’ye yönelmesi gerektiğini” de öne süren Prodromu, “Türkiye’nin şu ana kadar ne müzakere istediğini, ne de BM Genel Sekreteri danışmanının atanmasına rıza gösterdiğini” savundu. NEOFİTU HAREKETLİLİK BEKLİYOR Gazeteye göre, DİSİ Başkanı Averof Neofitu ise açıklamasında, Türkiye’deki seçimlerden sonra Kıbrıs sorununda yeni bir hareketlilik beklediğini söyledi. AKEL’in ifadelerini de yorumlayan Neofitu, AKEL’e, Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’e yönelik gündelik aşırı eleştirilerle, yeniden birleşmenin ne derece başarılabileceğini düşündüğünü sordu. Keskin eleştirilerin yardımcı olmadığını belirten Neofitu, BM Genel Sekreterinin 2006–2008 yılları arasındaki Kıbrıs Özel Temsilcisi Michael Möller’in Atina-Makedonyta Haber Ajansına verdiği demeçte “garantör güçlerin çekilmesinin Kıbrıs sorununun çözümünün bir parçası olduğu, çünkü garantör güç olmalarının sebeplerinin artık var olmayacağı” şeklindeki söylemini de yorumladı. “Bu ulusal çabanın herkes tarafından desteklenmesi gerektiğini” ifade eden Neofitu, Kıbrıs sorunundaki durgunluğun sebebinin Türk tarafı olduğunu iddialarına ekledi. Haber Haravgi’de “Bölünmeyle Uzlaşmıyoruz- Andros Kiprianu: Hükümet Başka Söylüyor, Başka Yapıyor, Başka Kastediyor- Averof Hareketlilik Bekliyor”, Alithia’da “AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’dan Başkana Yeni Keskin Eleştiri”, Politis’te ise “Averof: Kıbrıs Sorununda Hareketlilik” başlıklarıyla yer aldı.