Olay aslında çok vahim…

Tamamen insan hayatıyla ilgili!

Şimdi sizlerle dünkü bir polis bültenini paylaşayım:

“27.08.2017 tarihine, ülke genelinde gerçekleştirilen rutin avcı kontrolleri sonucu; Güneşköy’de, 53 numaralı ava açık bölgede, A.C.(E-48) avlanma ruhsatı olmaksızın, A.A.(E-16) dedesi A.A.(E-59) adına kayıtlı av tüfeği ile, G.B. (E-18) babası Ü.B.(E-44) adına kayıtlı av tüfeği ile kanunsuz avlanmıştır. Güzelyurt’ta 50 numaralı ava kapalı bölgede, H.Ö. (E-24), İ.E.G.(E-25) ve H.Ö.(E-24) kanunsuz avlanmıştır. Ö.A.(E-62), H.A.(E-30), T.A.(E-64), F.E.(E-22), H.U.(E-29), H.K.(E-21), O.E.(E-23) ve Z.G.(E-57) ise avlanmaya yasak bölge olan Mersinlik göletlinin 500 m yakınında kanunsuz avlanmışlardır. Bahse konu şahıslar hakkında yasal işlem başlatılmış olup, soruşturma devam etmektedir…”

Bültenin başında ‘kanunsuz avlanma’ yazıyor…

Açık ve net!

Birileri kanunları hiçe saydı ve bu polis kayıtlarına geçti…

Ama dikkat ediniz, bültenin sonunda diyor ki;

“Bahse konu şahıslar hakkında yasal işlem başlatılmış olup, soruşturma devam etmektedir…”

Yasal işlem ve soruşturma!

Tutuklama yok…

Konu hayati ama sadece soruşturma!

Oysa bültende diyor ki;

Adamın avlanma ruhsatı yok ama avlanıyor!

16 Yaşındaki çocuk dedesinin üzerine kayıtlı tüfekle avlanıyor!

18 Yaşındaki başka bir genç yine başka adının üstünde olan tüfekle avlanıyor!

8 kişi de avlanmaya kapalı bir bölgede avlanıyor…

Yani kanunları takmıyorlar!

Takmıyorlar ama haklarında sadece soruşturma başlatılıyor…

Oysa gidin bu sabah marketten bir ekmek çalın tutuklanıp ellerinizde kelepçelerle önce polise sonra cezaevine konulursunuz…

Bu da yetmek gazetelerin ön sayfalarında çarşaf çarşaf fotoğraflarınız yayınlanır, hem de ellerinizde kelepçelerle…

Çünkü 1 ekmek çalmak kanunsuzluktur!

Hapsi boylarsınız…

Kanunsuz avlanmak da suç ama…

Tutuklama yok!

Hatta bültende isimlerinin sadece baş harfleri yazılı…

Deşifre olmasınlar!

Peki 16 yaşındaki genç dedesinin tüfeğiyle avlanırken birinin canına mal olsa ne olacaktı?

Bunun hesabını kim verecekti?

Çalınan bir ekmek mi değerli?

Yoksa bir insanın canı mı?

Bu işte bir terslik vardır…

Ekmek çalan, kavga edip çene kıran, uyuşturucu kullanırken yakalananlar tutuklanıp cezaevine gönderilirken, adı üstünde kanunsuz avlananlar için sadece soruşturma!

Kimsenin içeri tıkılmasının peşinde değiliz…

Ama bu yaklaşım adil değildir!

Ekmek çalan tutuklanıyorsa, kanunsuz avlananlar da tutuklanacak…

18 yaşından küçük mü?

O zaman ister anasını ister babasını tutuklayın, evladına kanunların ne olduğunu öğretmedikleri için…


Çağın-Pavlos kadar olamadılar…

Müzakereler bitti gitti artık…

Bir daha olur mu bilinmez!

Herkes kendini bir yana çekti, ipler koptu…

Ama öyle işbirlikleri var ki insan parmağını ısırıyor!

Çağın ve Pavlos;

Güney’den Kuzey’e geçerken aynı araç içinde uyuşturucu ile yakalandılar…

Tabi ki ekip işi bunlar!

Kanunsuzluk ve para, milliyet filan tanımıyor…

Müzakereciler anlaşamıyor ama…

Yasal olmayan yollardan ceplerini doldurmak için Kıbrıslı Türk ve Rum pek ala çete bile kuruyor!

Demek ki bu işler organize işler…

Çözüm umudu yok ama bari iki tarafından polisi olsun uyuşturucu konusunda işbirliğine gitsinler!

Öyle bir Mevlit’e katıldım ki…

Geçen hafta Girne’de tanınmış bir ailenin anneleri için okuttukları Mevlit vardı, ben de katıldım…

Öyle hoşuma gitti ki!

Büyük bir salonda başları örtülü kadınlar ön sıralarda…

Arkada erkekler!

Hafızlar Kur’an okudu eller dua için havaya kalktı…

İçlerinde inanmayanlar da vardı, dua etmediler!

Ama kimse de karışmadı, niye dua etmiyorsun diye!

Kıbrıs Türkü adına gurur duydum…

Böyle bir medeni toplum oldukları için!

Herkesin inancı kendine çünkü…

Umarız kulağımıza küpe olur!

Fasıl 96 iptal edilmeli…

Lefke’deki çarpık yapılaşma olayı…

İsteyenin istediği kadar kat çıkması!

Dünkü yazıdan sonra epey kişi aradı buna artık bir son verilmesini istedi…

Meğerse fasıl 96’ya göre isteyen istediği kadar kat çıkabiliyormuş…

Hem de Cittaslow bir ilçede!

Bir kez daha vurgulamakta yarar görüyoruz;

Gelin kıymayın Lefke’ye…

Girne gibi çok geç olmadan, bütün yasaları bir kez daha gözden geçirin!

Siyasiler sözümüz size…

MESAJ KUTUSU

Sayın Sunat ATUN, kablo ile gelecek olan elektriğin vatandaşa 25 kuruşa mal olacak açıklaması özellikle bazı örgütler tarafından kabul görmedi. En iyisi onları alın karşınıza ve medeni bir tartışma ortamı ile kalem açıklayın lütfen. Zira tartışmalar vatandaşın sadece kafasını karıştırıyor…

Sayın Kutlu EVREN, yasak avlanmaların da tutukluluk gerektiren suçlar içinde yer alması için gerekli çalışmaları yapmanız bekleniyor. Umarız bu konuda bayram sonrası gerekli tedbirleri alırsınız…

Sayın Halil ÇORBA, Lefke Kaymakamı olarak bölgede izinsiz olarak yapılmaya başlayan arıtma tesisi için sorumluluk almanız bekleniyor. Bu sorumluluk göreve yeni başlayan birisi olarak da büyük fırsat olacaktır. Partilisi partisiz tüm insanlar yasalar karşısında eşit olmak zorundadır değil mi?

Sayın Kemal AYKUTLU, TDP’den ayrılıp, TKP Yeni Güçler’e katılmanız belli ki iki parti arasındaki ipleri daha da gerdi! Özellikle sosyal medyadaki paylaşımlarınızda eskisine göre çok daha hassas olmanız bekleniyor, zira eski dostlar düşman olmaz değil mi ama!

Sayın Zorlu TÖRE, yapılan kamuoyu yoklamasında Lefkoşa’daki diğer vekil arkadaşlarınıza göre biraz daha alt sıralarda çıktınız. Onu için bu konuda yeni bir strateji beliremekte yarar görüyoruz, şimdiden önleminizi alın deriz…

Sayın Kemal DÜRÜST, Gönyeli çemberindeki yeniden düzenleme sizin için büyük bir imtihan niteliğinde olacak gibi görülüyor. Zaten bu sıralar ağzınızla kuş tutsanız yaranamıyorsunuz, aman bu projeye dikkat…

Sayın Sıla USAR, bu hükümet ve eski hükümetler sağlıkta bir politika belirleyemedikleri için artık gelecekte iş yine sizin başınıza düşecek gibi görülüyor. Önce vekil ardından bakan olursanız bakalım neler yapacaksınız! Üst sıralarda yer almaya bakın önceki seçime benzemesin!

Sayın Hakan ORAN, Lefke’deki izinsiz arıtma tesisi için size ve örgütünüze de önemli görevler düşüyor. Zira o tesis yapılır ve ciddi bir arıza baş gösterirse sizin ofisin bie ne hale geleceğini düşünebiliyor musunuz?

Sayın Ahmet ÇALUDA, heyecanı bir bekleyişten sonra nihayet yıllar sonra basının önüne çıktınız ve içinizi döktünüz. Kendinizi ne kadar çok iyi anlatabilirseniz o kadar çok başarılı olursunuz. Yeter ki ekipman sağlam olsun değil mi?

Sayın Cemil SARIÇİZMELİ, organik pazar ile ülkede bir ilki gerçekleştirirken bazıları sevindi ama Geçitkale ve Akdoğan Belediyeleri kıskandı diye duyduk. Bir operasyon filan düzenleyebilirler önleminizi şimdiden alın deriz…

Sayın Remzi GARDİYANOĞLU, bayramın hemen ertesine ülkede şok yaratacak sürprizlere hazırlık yaptığınızı duyduk. Bir kere kafaya kattınız ya artık peşini hiç bırakmayacaksınız değil mi? Merakla bekleyeceğiz…

Sayın Fikri TOROS, hellimci kesim devletten ciddi teşvikler aldığı için keyfi yerinde de hayvancı arkadaşın sıkıntılarını bir onlar bir de Allah bilir. Yüzeysel açıklamalar yerine onlarla konuştuktan sonra bazı açıklamalar yapmanızda yarar var…

Sayın Ahmet SENNAROĞLU, yüzde 59 oyum var diyerek rehavete girerseniz seçim zamanı zor anlar yaşayabilirsiniz onun için sağlam basmakta yarar görüyoruz. Bu arada bayramda çocukları sevindirmeniz bölgede memnuniyetle karşılanıyor. Allah size daha fazla versin…

Sayın Sefa KARAHASAN, magazin basınına doğru hızla kaydığınız gözlerden kaçmıyor. Hele de Kıbrıs gibi bir yerde magazinden daha faza ne olabilir ki? Ara sıra kulvar değiştirmek her zaman iyi gelir değil mi?

Sayın Fırat ATASER, özlemle beklediğiniz batık geminiz nihayet adaya demir atmış. Turizm açısından KKTC’de bir ilki gerçekleştireceğinizden hayli önemlidir. Bu arada artık dalma kurslarını da fazla gecikmeden başlamak gerek…  

Sayın Tayfun ZABİT, küçükler çabuk büyüyor ve biz bunu fark edemiyoruz değil mi/ Çok yakında kız istemeye gelecekler diye duyduk, biraz nazlanmak her zaman iyidir. Şimdiden sağlıklı ve mutlu birliktelik dileriz…