Bir iş insanı ile kahve içiyoruz…

Moral motivasyonunun çok da iyi olmadığı yüzünden belli!

Oysa bir reform hükümeti bekliyorduk diye söze başlıyor…

İş dünyasının genelinin ruh hali böyle!

Kimse önünü göremediği için ticaret de yeteri kadar yürümüyor…

Vatandaş iş dünyasından daha beter!

Kimi işi deliliğe vursa da çoğunluk eğer varsa elindekini de kaybetmemek için kıstıkça kısmaya başladı…

Herkes kendine göre bir takım önlemler almaya çalışsa da hesaplar bir türlü tutmuyor!

Başbakan da aritmetiği tutturamadı ya aynen öyle…

Sessiz bir beklenti var ortada!

Ama fırtına öncesi bir sessizlik gibi…

Bu sessizlik bizi iyi yerlere götürmediği aşikar!

İnsanların içinde büyük bir huzursuzluk var…

Yarının ne olacağını bilememek!

En kötüsü de bu değil mi zaten…

Başbakan dedi ya, mızırlık yapıyorsak istikrarlı bir hükümet içindir…

Mantıklı olabilir!

Ama zaman da mızırlık zamanı değil ki…

Ülke insanı top yekün sorunlara çözüm bekliyor!

Çözülmedikçe de battıkça batıyor…

Toplum olarak bataklığın içinde debeleniyoruz!

Sonucu tahmin etmek bire ürkütücü!

Kesin olan şu var;

Perde gerisinde ciddi pazarlıklar yapılıyor…

Hangi bakanlık hangi daireler paylaşılacak!

Tamamen siyasi rant meselesi anlayacağımız…

Saçma sapan bir gövde gösteri var ortada!

Kimsenin elini taşın altına koyacağı filan da ufukta gözükmüyor…

Ne kadar çok bakanlık o kadar çok istihdam!

Ne kadar çok kurum ve daire o kadar çok iş takibi…

Aksini bize kimse inandıramaz bundan sonra!

İş adamı ile sohbete dönelim;

Hala reform hükümeti diye sayıklıyor…

Ben de diyorum ki, bunlardan reform hükümeti filan çıkmaz!

Bu kez söyledikleri karşısında fikirlerimiz örtüşüyor…

Bu ülkeyi siyasiler doğru dürüst yönetemedi bundan böyle hiç yönetemezler!

Zaten toplumun geneli de böyle düşünmüyor mu?

Ama çare de yok değil…

Her işi uzmanına bırakırsak niye olmasın ki!

Teknokrat hükümetten bahsediyoruz tabi ki…

Çok daha önceden olması gereken!

Siyasetin kirletemediği ve kirletemeyeceği tamamen teknik donanımlı bir hükümet…

Onlar plan ve proje üretecek meclisteki vekiller de bunlarla ilgili yasaları hazırlayacak!

Doğru söze ne denir ki!

Siyaset olmayacak, partizanlık olmayacak, arka kapıdan istihdamlar hiç olmayacak, çok dikenli bir yol olsa da sonu iyi olacak…

Başbakan Sucuoğlu, dostumuzdur, sevdiğimiz insandır…

Elbette başarılı olmasını da yürekten isteriz!

Ama artık bu saatten sonra şu anki aritmetik ne olursa olsun başarı şansı çok yüksek değildir…

Şu anda da bakanlık ve dairelerin paylaşımı konusunda başı fena halde dertte olduğu için, görevi devretmeyi filan değil, teknokrat hükümet için girişim başlatmalıdır!

Bunu yaparsa şöyle diyebilir;

Bakanlık bekleyen bir sürü vekil var, beni yerler bitirirler…

Belki de öyle olacaktır ama eğer maksat vekillerin bakan olma savaşı değil de toplumu ayağa kaldırma mücadelesi vermek isterse artık bu yöntem kaçınılmaz olmuştur!

Sucuoğlu pek ala devrim niteliğinde bir karar ile ülkenin gidişatında olumlu katkılar yapabilir…

Bunun içinde kendini de içine katarsak 11 babayiğit, tek bir çıkar beklemeyen ülke sevdalısına en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemdir şimdi!

Yalansız, çıkarsız ve yüreği sadece ülke insanı için atan…

Çok mu zor bunu yapmak!

Zaten özellikle milliyetçi kesim demez mi hep;

Söz konusu vatansa gerisi teferruattır, diye…

Hadi buyurun bakalım!

Bundan daha iyi bir fırsat daha bulamazsınız…

MESAJ KUTUSU

Sayın Ersin TATAR, eliniz ve kolunuzdan bir süredir rahatsızlık yaşadığınızı üzüntü ile öğrendik. Bazı hekimler bu konuda toplantı üstüne toplantı yapıyor da bu işin asıl uzmanları Ankara’dadır hatırlatma ihtiyacı hissettik. Acil şifalar dileriz, ihmal etmeye hiç gelmez…

Sayın Şener ELCİL, bazı okulların para karşılığı akademik unvan verdiği konusundaki iddianız çok ciddi bir ihbar olarak değerlendirilmeli ve gereken de yapılmalıdır. Bu arada herkes zan altında kalmasın diye bunların isimlerini deşifre etmek istemez miydiniz? Bu sizin için aynı zamanda vatan görevidir!

Sayın Cafer GÜRCAFER, yıllar öncesinden söz verdiğiniz Lapta Huzurevi’nin yarım kalan inşaatının tamamlanması için birkaç hafta içinde ihaleye çıkacağınızı memnuniyetle öğrendik. Umarız en kısa zamanda yaşlı insanlarımız çağdaş yaşam koşullarında yaşamaya başlarlar…

Sayın Sunat ATUN, eğer elektrikte tarihi zamlar için düğmeye basarsanız hem kendinizi hem de partinizin büyük değer kaybetmesine neden olacaksınız. Vatandaş eğer gerçekleşirse çok iyi şeyler düşünmüyor, başka bir formül bulmanızda yarar görüyoruz…

Sayın Mustafa KALFAOĞLU, G. Mağusa Hastanesinde çalışan temizlik işçilerinin maaş sorunlarını Maliye Bakanlığı Müsteşarı ile birlikte çözdüğünüzü ve maaşların ödenmeye başladığını memnuniyetle öğrendik. Bunun formülünü diğer meslektaşlarınıza da vermek gerek değil mi?

Sayın Deren OYGAR, Devlet Hastanelerinin hemen tümünde ilaç eksikliği hastaları bezdirdi. En azından bu konuda resmi bir açıklama yapın ki hastalar eczane veznelerinin önünde uzun kuyruklar oluşturmasın…İyi de bu yokluk nereye kadar gidecek, doğrusu çok merak ediyoruz!..

Sayın Devrim BARÇIN, taşeron çalışanların maaşlarının ödenmesi için siz en azından maaşınızı bağışlama kararı alıp çağrıda bulundunuz da kaç tane vekil arkadaşınız buna destek olup maaşlarını gözden çıkardı var mı bir tane yürekli vekil…Daha çok bekleriz değil mi?

Sayın Sibel TATAR, Aile Çalıştayı için yaptığınız girişimler yine siyasete kurban edildi ve muhakkak ki moral ve motivasyonunuzda dip yaptı. Ne yazık ki bizde ne zaman hayırlı bir iş yapılsa kötü siyaset ve kötü siyasetçiler hep kendilerini gösterirler…En iyisi kulakları tıkayıp başladığınız şeyi bitirmek…

Sayın Süleyman TODS, uzun bir siyaset döneminden sonra bundan böyle kendinizi sanat ve kültür işlerine adamanız geç de olsa doğru bur karar oldu. Bu arada tarihi Mısırlızade Sinemasının yeniden hayat bulması da azımsanacak bir başarı değil, tebrik eder başarılarınızın devamını dileriz…

Sayın MİLLETVEKİLİ, acemilik yapıp panik havasına girmek doğru bir yöntem değil. Siz hiç merak etmeyin bizde bel altı vuruş ve kalleşlik olmaz, sadece hiçbir şeyi bilinmiyor zannetmeyin istedik. Sonsuza kadar bizde kalacağınızdan emin olabilirsiniz…

Sayın Hasan TAÇOY, pek muhterem babanızın vefatını üzüntü ile öğrendik. Merhuma tanrıdan rahmet siz ve tüm aileye sabırlar dileriz. Allah geride kalanlar sağlıklı uzun ömürler nasip etsin inşallah.