Ercan’da büyük vurgun (2)

(Kıbrıs Time-ÖZEL)

Ercan Havalimanı’nı 25 yıllığına devralan Taşyapı İnşaat’ın büyük ortağı olduğu KKTC’de kurulan şirket, T&T Havalimanı İşletmeciliği İnşaat Sanayi ve Ticaret Şirketi Limited, KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı ve KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanlığı arasında 10.12.2012’de imzalanan “İşletme Hakkı Devri Sözleşmesi’nin bazı maddelerinde, 26.12.2012’de imzalanan Ek Sözleşme ile değişiklik yapılarak ihaleyi alan şirkete eşi görülmemiş avantajlar sağlandı.

Esas Sözleşme’de Sözleşmenin Feshi’ne ilişkin olarak düzenlenmiş Madde 23’ün “Görevli Şirket Kusuru Dışında Fesih” başlıklı bölümünde “Görevli şirket kusuru dışında İdare tarafından Sözleşmenin fesih edilmesi durumunda , Görevli Şirketin Ercan Havaalanı dahilinde yaptığı yatırımlarda kullandığı ancak Havaalanı gelirlerinden geri alamadığını belgelediği özsermayesi ve yatırımlarda kullandığı ve fesih tarihine kadar gerek yatırımdan gerekse işletme hakkı devir bedeli ödemesinde kullanılan ancak havaalından elde edilen gelirlerle ödenemediğini belgelendirdiği kredi tutarları İdare tarafından Görevli Şirkete ödenir, kesin teminat iade edilir” deniliyordu.

Hükümet sonradan imzaladığı Ek Sözleşme No:1’in “Fesih” başlıklı 22. Maddesi’nde ise şu yönde bir değişiklik yaptı: “Esas Sözleşme’nin “Sözleşmenin Feshi” başlıklı 23’üncü maddesinde düzenlenen Görevli Şirket Kusuru Dışında Fesih, aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir. İdare, devletin ve milletin ulusal güvenliği ile ilgili zorunlu kalınması durumunda Esas Sözleşme ve Eklerini fesih etme hakkına sahip olacaktır. İdare, bu nedene bağlı olarak vereceği fesih kararını Bakanlar Kurulu’nda onaylattıktan sonra yürürlüğe koyacaktır. Böyle bir fesih durumunda İdare, Görevli Şirket’in bu fesih nedeniyle uğradığı her türlü zarar ziyanı KKTC Yasalarına göre tazmin etmekle yükümlüdür.”

Dünkü Cumhuriyet Meclisi oturumunda konuyla ilgili söz alan ve sözleşmede yapılan değişikliği gündeme getiren CTP Mağusa milletvekili Teberrüken Uluçay ile görüştüm. Sorularım üzerine Teberrüken Uluçay, “Başsavcılığa Ek Sözleşme’de Fesih maddesine eklenen paragrafın ne anlama geldiğini sordum. Başsavcılık bana ‘Bunun bedeli 1 milyar Euro’dur’ dedi. Zaten Taşyapı İnşaat Şirketi’nin yetkilisi de basına verdiği bir demeçte 25 yılda toplam ciro ve yatırım hedeflerinin 1 milyar Euro olduğunu ifade etmişti. Dünkü oturumda Ek Sözleşme’deki detaylardan UBP milletvekillerinin çoğunun haberdar olmadığı ortaya çıktı. UBP’nin yaratmış olduğu güvensizlik ortamından dolayı işletme Ek Sözleşme’de kendini daha garantiye alacak hükümleri UBP’ye kabul ettirmiştir. Bu da ülkenin geleceğini ipotek altına almaktır” dedi.