Başbakan Özkan Yorgancıoğlu ile Cuma günü Radyo Vatan’da çok keyifli bir 45 dakika geçirdik.
Canlı yayında bir sorduk o cevapladı o söyledi biz dinledik ve not ettik…
Şunu öncelikle vurgulayalım;
Zaman zaman ağır eleştirilerde bulunduğumuz Özkan beyi diğer birçok siyasiden ayıran özelliği, küsmemesi, gücenmemesi, gönül koymaması ve eleştirilere açık olması.
Zira bazı siyasetçiler küçücük bir eleştiri karşısında bile çoğu kez küserler gücenirler…
Umarız Özkan bey hep böyle kalır.

Hoş bir sohbet oldu ama aklımıza takılanlar da olmadı değil!
Örneğin son yapılan istihdamlar konusunda;
Karpaz bölgesinde 11 kişinin daha doğru 11 CTP’linin istihdamı konusunda kamuoyunda epey tartışma yaşanmıştı.
İşte konuyu getirdik gündeme bire bir sorduk;
“Ne kadar etik oldu” diye!
Biz biraz yuvarlak kelimelerle geçiştireceğini beklerken hiç tereddütsüz şöyle dedi:
“İyi ki istihdam etmişiz…”

Sonra şöyle devam etti;
“Bir kere biz kimseyi durdurup berine istihdam yapmadık. Sonra bu arkadaşlar UBP döneminde durdurulan insanlardı ve mahkemeye gitseler kazanıp işlerine geri dönerlerdi!”
Çok şaşırdım doğrusu!
“Mahkemeye gitseler kazanırlardı!”
İyi de mademki kazanırlardı niçin gitmediler?
Ya da Başbakan kazanacaklarına niçin bu kadar inandırmıştı kendisini?
Başbakan şöyle söyleseydi hiç yadırgamayacaktım aslında;
“Bu insanlar günlerce kapımıza geldi ve işlerine geri alınmazlarsa partiden istifa edeceklerdi…”
Çünkü işin gerçeği bu…
Daha önceleri birçok kez yazdık!
CTP-MYK’sı karar verdi ve 11 CTP’li devlete istihdam edildi…
Niçin bunu açıkça söylemezlerde kıvırdıkça kıvırırlar ben işte ona şaşarım…


Varsa yoksa hükümet programı!

Başbakan’a önce bozulan UBP-DP ittifakını sonra da DP ile ne kadar uyumlu olduğunu sorduk.
Anladık ki ittifak konusu çok umurlarında olmamış.
Zira CTP tüm bölgelerde adaylarını açıklarken UBP ve DP hala şaşkın ördek gibi aday arayışlarını sürdürüyor.
DP ile uyum konusuna gelince;
“Bizim için önemli olan DP değil, hükümet programıdır” diyor…
Zira hükümet programı Anayasa değişikliğini, kamu reformunu, siyasi partiler yasasını ve yeni seçim ve halk oylaması yasasını içeriyor.
Belli ki bu hükümet öyle kolay kolay bozulacak gibi gözükmüyor.
DP bazen mızıkçı çocuklar gibi yaramazlık yapsa da CTH hükümetin bozulmaması için belli bir süre daha göz yumacak!


Sahte gübre davası geri çekilmeyecek!

Yine manşetlere düşen ve kamuoyunda tartışma yaratan sahte gübre davası.
Bu dava geri çekilecek mi çekilmeyecek mi?
Kooperatif Merkez Bankası’ndan istifa eden üç üyenin gerekçesi neydi?
Başbakan bu konuda bir kez daha kararlılıkla cevap verdi;
“Devleti zarara uğratan hiçbir dava geri çekilmez, çekilmesine de göz yummayız, zaten davalardan biri kesinleşti, bu dava nasıl geri çekilir ki…”
Peki ya üç üye niçin istifa etti?
“Sendika ile toplu sözleşme konusunda ikilem yaşadıkları için istifa ettiklerini zannediyorum…”
Umarız da öyledir!



Camilerin elektriği artık kesilmeyecek!

Malum son bir yıldır toplamda 7 milyon TL’lik borç nedeniyle camilerin elektriği kesiliyor ve bu da kamuoyunda epey tartışılıyor.
Başbakan’ın bu konuda sıkıntı yaşadığı belli!
Ama iyi niyetli oldukları da gözden kaçmıyor…
“Borcun 1 milyon TL’lik kısmı için bütçe yarattık, umarız gerisini de öder ve sorun kökünden çözülür” diyor…
Ama bu konuda Vakıflar İdaresi ile Din İşleri Dairesi için de artık düğmeye basılmalı ve her ikisi de gerekirse yeniden yapılandırılmalı!



“Yeni bir KTHY çok kolay değil”

Malum hükümetin küçük ortağı sürekli olarak yeni bir milli havayolundan dem vuruyor.
Allah duysun da KTHY geri gelsin!
Ama bunun çok kolay bir mesele olmadığını da herkes biliyor.
Özkan bey de bunun farkında ve bu konuda endişelerimiz var diye konuşuyor.
Bir kere bu konuda kaynak yok!
Sonra hadi KTHY yeniden hayata geçirildi, peki uçuş haklarını nasıl geri alacaklar?
Yani ayağı yere basan bir açıklama yapıyor.
Peki KTHY eski çalışanlarının alacakları?
O konuda da çok fazla vaat veremiyor;
“8 milyon TL’lik ödeme yaptık kaynak bulursak diğer kısmını da öderiz…”
Hadi bakalım duaya!


MESAJ KUTUSU


Sayın Taşer AYBAR, Belediyeler Birliği genel sekreteri olarak belediyeler için satın aldınız ihalesiz haşere ilaçlarının piyasa değerinden çok fazla olduğu yönünde şikayetler alıyoruz. İhale yoksa her zaman şaibeye davetiye vardır bilesiniz!

Sayın Kemal Deniz DANA, durum gösteriyor ki DP Lefkoşa’da aday göstermeyecek ve siz de bir adım daha Kadri beye yakınlaşacaksınız. Bu konuda DP’den çıkacak kararı beklerken aman heyecan yapmayın olur mu?

Sayın Zorlu TÖRE, Cumartesi günü UBP Mağusa ilçe binasında sizi görenler bunun ilk mesaj olduğunu ve bu hafta içinde beklenen transferin gerçekleşeceği yorumunda bulundular. 500 bin TL meselesini hiç takmayın kafaya, Serdar bey o kadar da insafsız değil ya!

Sayın Mustafa EMİROĞLULARI, Mağusa’da sizin gibi bir şahsiyet varken partinizin başka adaya yönelmesine ne gerek var ki? Hadi naz yapmayı bırakın da partilinizi sevindirecek kararı bir an önce açıklayıp kolları sıvayın bakalım…

Sayın Yücel ATAKARA, çalışanlarınıza 1 Mayıs pikniği düzenlemeniz kadar normal bir şey olamaz ama katılanlara 250’şer TL verip katılmayanların avuçlarını yalaması da kabul edilebilecek bir şey değil! Belediyenin parasıyla bu ne cömertlik böyle!

Sayın Mustafa ŞENER, TDP Girne belediye başkan adayı olarak kendinize Kurtuluş Savaşı’ndaki Mustafa Kemal Atatürk’ü örnek aldığınızı Girne’nin kurtuluşunu da bu şekilde gerçekleştirmeyi planladığınızı duyduk. Hadi bakalım hayırlısı!

Sayın Hasan SADIKOĞLU, bölgede size verilen destek her geçen gün biraz daha artmaya başladı. Ancak geçen hafta yapılan ankette dördüncü sırada çıktınız. Çok daha yoğun performans göstermeniz gerekiyor…

Sayın Hamit BAKIRCI, Ankara ziyaretinin epey verimli geçtiğini ve AK Parti hükümeti ile dirsek teması yaptığınızı öğrendik. Başka türlüsünü de beklemezdik zaten. Bu arada artık kendinize yeni bir müsteşar atamanın zamanı gelmedi mi?

Sayın Erdinç KÜÇÜKUNCULAR, Başbakan Yorgancıoğlu ile aynı kareler içinde fazla sıkı fıkı görülünce İrsen Küçük’ün sitem ettiği ve gönül koyduğu söyleniyor. Valla onun yerine ben olsam aynısını yapardım. Bakalım nasıl gönlünü alacaksınız?

Sayın Hüseyin KOZE, yılların eğitimcisi olarak eğer siz bir öğrenciyi okuldan uzaklaştırmışsanız boşuna değildir. Okul yönetimi ve öğretmenlerinin size güveni tamdır, yolunuzdan hiç şaşmayın…

Sayın Beyazıt ADALIER, şaka bir yana ama yıllardır oturduğunuz koltuk yavaş yavaş sallanmaya başladı. Çok ciddi projelerle seçmenin önüne çıkmazsınız eşyalarınızı şimdiden toplamaya başlayın deriz…

Sayın Rıfat SİBER, emekli olduktan sonra kendinizi bahçe işlerine adadığınızı ve dört gözle Türkiye’den gelecek olan suyu beklediğinizi duyduk. Bu arada yüzünüze de kan gelmiş diyorlar.

Sayın Fahri ARABACIOĞLU, Gönyeli’de CTP’den birinci sıradan belediye meclis üyesi adayı gösterilmeniz epey manidar kabul edildi. Siz yine intikamın soğuk yenen bir yemek olduğunu aklınızdan hiç çıkarmayın olur mu?

Sayın Cezar EKİNCİ, Alsancak’ta en büyük şansınız dinamik parti gençliği. Onların bitmek bilmeyen enerjileri böyle devam ederse Yücel beyin en büyük rakibisiniz. Umarız bu şansı iyi değerlendirirsiniz…

Sayın Alihan PEHLİVAN, Diyalog Gazetesi’ne transferiniz hayırlara vesile olsun. Yerel seçimler öncesi hayli düşündürücü bir karardı. Allah utandırmasın artık…


GÜNÜN FOTOĞRAFI