KKTC tarihinde ilk kez oluyor…

Cumhuriyet Meclisi’nde temsi edilen 6 siyasi parti var!

Çok büyük ihtimalle 24 Haziran’da yapılacak olan yerel seçimlerde hiçbirisi bütün belediyelerde kendi adayını göstermiyor…

UBP birkaç yerde bağımsız adayları desteklerken çoğunda kendi adaylarını ilk açıklayan parti oldu!

Zaten kamuoyundaki algı da şudur;

UBP yerel seçimlere hazır ama…

Diğerlerinin kafası hayli karışık!

Yani hazır değiller…

Oysa sadece iki ay kadar çok kısa bir süre kalmasına rağmen, hala karar veremediler!

Onun için de UBP dışındaki 5 parti çoğunlukla kendi adaylarından daha ziyade ortak adaylara destek verecekler…

Bu konuda en fazla eleştirilen CTP oluyor…

Özellikle de Amiral gemisi diye bilinen Lefkoşa’da!

İlk kez kendi adaylarını göstermeyerek öncelikle kendi tabanlarından tepki aldılar…

Bunu niye yaptılar bilemeyiz de!

Büyük ihtimalle de diğer zayıf oldukları bölgede başka partilerden destek bulsunlar diye olabilir…

Güzelyurt ve Mağusa gibi!

CTP-TDP dayanışması anlayacağınız…

Ve tabi ki diğer patiler de aynı havada!

UBP’li belediye başkanları olmasın da kim olursa olsun mantığı…

Sanki de genel seçimler sonrası hükümet kurma çalışmalarının bir benzeri sergileniyor!

CTP genele baktığınızda ülkenin en disiplinli partisidir…

Partide demokrasi vardır ama yine de partisel çıkarlar ön planda tutulduğu için tartışmalar pek fazla dışarıya sızdırılmamaya çalışılır!

Hoş son birkaç seçimdir bunu da gördük, büyük intikamlar yaşandı ama…

Tufan hoca döneminde de bir toparlanma dönemine girildiğini kabul etmek gerek!

Yine de partilinin özellikle Lefkoşa’da ada göstermeyecek olması ciddi bir yanlış olarak yorumlanıyor…

CTP’liler Lefkoşa’da başka bir partinin adayını desteklemeyi kendilerine zul olarak görüyorlar!

CTP eğer Lefkoşa’da ‘Harmancı’ derse  ve önemli bir kesim Harmancı’ya oy vermezse kimse şaşırmasın, zaten sürpriz de olmaz…

Elbette CTP’nin yerel seçimler için ürettiği politikalara karışacak değiliz çünkü haddimiz değil!

Ama işte geçen yerel seçimlerde ‘yıldızlı belediyeler’ sloganı ile yola çıkan ama üç büyük belediyede kaybeden CTP için zaten şimdi bizden daha ziyade kendi parti kurmayları muhalefet yapmaya başladı…

CTP tüm bölgelerde kendi adaylarını çıkarmalı diyorlar!

Dün partide çok önemli görevler yapmış bir kişi ile de kahve sohbetinde hep bu konular gündeme getirildi..

Olaya çok fazla girmek istemesek de sanki de özellikle ‘ben söyleyeyim sen yaz’ düşüncesi hakimdi!

Ha keşke bu konularda bizi kullanmaktan daha ziyade kendi parti yöneticilerini karşılarına alıp olumsuz sonuçları masaya yatırsalar…

Zira, partili olup da partinin işaret edeceği adaylara oy vermeyeceğini söyleyenler bunu öncelikle bize değil kendi partilerine hissettirmeliydiler!

Konuyu ucundan da olsa paylaşalım dedik…

Ne maçmış yani!

Geçen hafta oynanan olaylı Fenerbahçe-Beşiktaş maçı…

Öyle bir gündem haline getirildi ki KKTC’de hemen herkes bu konuda yorum yapıyor!

Başkanlar suçlanıyor, antrenörler suçlanıyor, verilen cezalar tartışılıyor…

Kimin bileklerini kesseniz kanın rengi takımının renkleri akacak mübarek!

Türkiye’nin takımlarını konuşup tartışanlar, hatta küsüp bozuşanlar bizim yerli takımlar konusunda neden bu kadar duyarsız anlamak çok güç…

Varsa yoksa 4 büyükler!

Hadi bizim takımları bir yana koyun;

Türkiye’nin büyük kulüplerindeki yabancı futbolcuları da konuşun bari…

Maça çıkan kadrolara bakıyorsunuz, bir iki tane Türk futbolcu ya var ya da yok!

Onlar parayı götürüyor biz burada kavga ediyoruz…

Sadece Merak İşte?

TÜK niye özelleştirilmiyor?

Az buz bir rakam değil…

Toprak Ürünleri Kurumu son iki yılda tam 50 Milyon TL zarar etmiş!

Halkın cebinden çıkan paradır bu…

Hatırlarsanız bir aralar TÜK’ün de özelleştirilmesi gündemdeydi!

Şimdi vaz mı geçtiler?

Milletten alıp bilmek başkalarını kalkındıracaksın…

Bunun da ceremesini vatandaş çekecek!

Yok öyle bir şey…

Kimin eli kimin cebinde?

Vatandaşın kafası iyice karıştı…

24 Haziran’da yapılacak olan yerel seçimlerde siyasi partiler genelde ortak adaylara destek verecek!

Bir vatandaş mesajında aynen şunları dile getirmiş, paylaşıyorum;

“İnanılacak gibi değil, sanki de siyasi partilerimizin bu seçimlere katılmak istemiyorlar ve işin kolayına kaçıyorlar…Kimin eli kimin cebinde belli olmayan bir komedidir bu…”

Başı ağrıyan acile giderse!

Sadece 2 hekim ve 4 hemşire…

Acil serviste her gün 600 hastaya bakmak zorunda kalıyorlarmış!

Eğer rakamlar doğruysa bu sağlık çalışanlarına hemen bugün en büyüğünden birer madalya verilmesi gerek…

Hasta haklarına tamam da!

Sağlık çalışanlarının da muhakkak bir takım hakları vardır değil mi?

Bu arada asıl konu başı ağrıyanın eczaneye değil de acillere müracaat etmesidir…

Askeri bölge askeri bölgedir…

Güney’den geçip Maraş’ta askeri bölgede yakalanan üç yabancı öğrenci konusu…

Ne olmuş yani sadece birer resimcik çekmişler!

Bazılarına göre olay bu kadar basitleştiriliyor…

Kimse orada ne işleri var demiyor!

Askeri kötülemenin moda olduğu bir dönem ya…

Vurun abalıya misali!

Arkadaş adı üstünde askeri bölge burası…

Sivilin ne işi var insan onu da sorar bari!



MESAJ KUTUSU

Sayın Serdar DENKTAŞ, devletten alacağı olanlar çeki aldıktan sonra ‘aman şu tarihte bankaya yatır’ uyarısını alınca sinir krizi geçirdiklerini belirten mesajlar göndermeye başladılar. Tamam önce memur maaşları ama esnaf ve iş insanlarının da durumu şu sıralar pek parlak değil, haberiniz olsun istedik!

Sayın Filiz BESİM, Ankara’nın önerdiği şehir hastanesi modeline çok sıcak bakmadığınız söyleniyor ama deriz ki fırsat varken hiçbir şeyi elinizin tersi ile itmeyin! Sonuçta bu konuda sırtımızı dayayacağımız başka bir memleket yok, ilahları kızdırmayın deriz!

Sayın Erhan ARIKLI, partililerinizin büyük bir çoğunluğu 28 belediyede de aday çıkarmanız gerektiği görüşünde birleşiyorlar! Kolaycılığa kaçmayıp ilik yerel seçimlerde muhakkak kendi partilinizle halkın önüne çıkmanız öneriliyor, bizden iletmesi!

Sayın Cemal ÖZYİĞİT, uzun bir aradan sonra çok hızlı bir tempoyla çalışmaya başlayınca bazı teklemeler normal karşılanabilir ama yine deriz ki iki günlük dünyada fazla da sıkıntıya girmeye hiç gerek var mı? Bırakın da biraz genç ekibiniz mücadele etsin! Bu arada din dersleri konusunda doğru bir karar verdiniz tebrikler…

Sayın Kudret ÖZERSAY, devletin tepesinde olup da ‘devlet çöktü’ diye sitem etmek en azından bir devlet adamına yakışacak olan sözler değil! Acaba o sivri uçlarınızı biraz törpüleseniz mi diyoruz! Hadi bakalım çöken binayı ayağa kaldırmaya!

Sayın İsmail ARTER, yerel seçimlere yönelik anket sonuçları elinize ulaşınca derin bir nefes aldığınız söyleniyor. Sonuçları sır gibi saklasanız da dışarıya çoktan sızdırıldı bile haberiniz olsun. Keyfini çıkarın deriz…

Sayın Bertan ZAROĞLU, bir aralar çok konuşuyordunuz eleştiriliyordunuz, şimdi neredeyse hiç konuşmuyorsunuz yine eleştiriliyorsunuz! Demek ki ikisini ortasını bulmanız gerekiyor artık değil mi? Özellikle de meclis kürsüsünde görülmek isteniyorsunuz!

Sayın Hüseyin EKMEKÇİ, kayınpeder artık LTB meclis üyeliğine aday olduğu için bu iki aylık sürede sizin de gece gündüz demeden seçimlerde çalışmanız şart oldu değil mi? Kim bilir belki de günü gelince sıra size de gelir ve iyi bir tecrübe olur…

Sayın Hasan Ulaş ALTIOAK, yani Zambiya’da bile rahat durmayıp memleket meselelerini oralara taşıyorsunuz ya ciddi de ses getiriyorsunuz doğrusu! Ha keşke bir de şansınızı yerel seçimlerde deneseydiniz fena mı olurdu yani?

Sayın Hakan ORAN, bölge insanı olarak CMS meselesini kitap haline getirmeniz nedeniyle hassasiyetinizden ötürü tebrik ederiz! Ha keşke tüm çevre örgütleri böyle menfaatten uzak çalışmalar yürütse de ortak paydalarda buluşulsa ne iyi olurdu değil mi?

Sayın Remzi GARDİYANOĞLU, hekimlerin ikinci iş konusunda Anayasa Mahkemesi kararından sonra zafer sarhoşluğu yaşadığınız gözleniyormuş! Ha keşke çok önceden söyledikleriniz kaale alınsaydı da bu kriz yaşanmasaydı…

Sayın Devrim BARÇIN, bir takım sağlık sorunları yaşadığınızı üzülerek öğrendik, büyük geçmiş olsun diyoruz. İnatçı ve mücadeleci kişiliğinizle bu vartayı da atlatacağınızdan hiç kuşkumuz yoktur, Allah en erken zamanda şifanızı versin inşallah…

Sayın Hayri ORÇAN, yerel seçimlerde en rahat başkan adayları arısında olduğunuzdan dolayı propaganda yerine yeni projeler üzerine çalıştığınız söyleniyor. En zorlu rakibiniz de aday olmaktan vazgeçtiğine göre şimdiden hayırlı olsun diyoruz…

Sayın Melih KARAVELİOĞLU, pek muhterem babanızın vefatını üzülerek öğrendik. Merhuma Tanrı’dan rahmet, tüm aileye sabır ve başsağlığı dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin…

Sayın Fuat NAMSOY, seçim çalışmalarına epey hızlı başladınız ve sahil yolu projesini de zaman ve zemin olarak iyi seçtiniz. Tecrübe böyle bir şey olsa gerek değil mi? Yine de rakibinizi sakın küçük görmeyin, o da derinden ve sessiz olarak çalışmaya başladı…